Türkiye’nin Nüfus ve Coğrafyası

Dünya Nüfusu ve Türkiye'nin Dünya Nüfusu İçindeki Payı

Türkiye’de Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı

Nüfusun büyüklüğünden öte ülkelerin sosyo -ekonomik durumunu yansıtan önemli göstergelerden biri nüfusun yaş gruplarına göre dağılımıdır. Ülke nüfusunun yaş gruplarına göre dağılımını ölçmede farklı yöntemler uygulanmaktadır. Bunlar; nüfus piramitleri, bağımlılık oranları ve genç- aktif - yaşlı nüfustur.

Dünya Nüfusunun Gelişimi

Dünya nüfusu son 30 yılda yaklaşık 2,7 milyar kişi arttı. Dünya nüfusu 1800’lü yılların başında 1 milyar; 1900 yılında 1,6 milyar; 1950 yılında 2,4 milyara ulaştı. 1980 yılında 4,4; 1989 yılında 5 milyar olan dünya nüfusu 2000 yılında 6,4 milyara; 2020 yılında ise 7,7 milyara yükseldi. Bu artışın %90'dan fazlası gelişmekte olan ekonomilerde gerçekleşti. Dünya 100 kişinin yaşadığı bir köy olsaydı bu kişilerin 59'u Asya; 17'si Afrika; 10'u Avrupa; 8'i Latin Amerika; 5'i Kuzey Amerika ve 1'i Okyanusya'da yaşayacaktı. Yakın bir tarihte Güney Asya’da en fazla yüz ölçüme sahip Hindistan’ın nüfusu Çin’i geçeceği ve 2050 yılında Sahra Altı Afrika nüfusunun iki katına çıkacağı tahmin edilmektedir. Birleşmiş Milletler bu yüzyılın sonunda dünya nüfusunun 11 milyarı geçeceğini öngörmektedir. Günümüzde dünyada her 5 kişiden 4’ü ekonominin itici gücü olarak orta sınıfın giderek yükseldiği gelişmekte olan ülkelerde yaşıyor. Türkiye, nüfus büyüklüğü açısından 235 ülke arasında 19. sırada yer alıyor .

Türkiye'nin Nüfus Yapısı ve Gelişimi

Nüfus bir ülkede gelir düzeyini, sosyal güvenlik ve sağlık sistemini, sermaye birikimini, tasarrufları, yatırımları, ekonominin talep ve harcama düzeyini, sağlık sistemini, kamu harcamalarını, en çok da işgücü piyasasını yakından ilgilendiriyor. Bir ülke nüfusunun ekonomik kalkınmadaki önemi ile ilgili farklı görüşler ileri sürülse de nüfusun az veya çok olmasından daha önemli olan nüfusun yapısı ve özellikleridir. Son yıllarda G. Kore, Çin, Finlandiya gibi yüksek düzeyde büyümüş ülkelerin ortak özellikleri iyi eğitim almış nüfusa sahip olmalarıdır.

Cumhuriyet Sonrası Nüfus Sayımları

Yeni Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulurken ülke nüfusu tam olarak bilinmemektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk resmi nüfus sayımı Cumhuriyetin ilanından dört yıl sonra, 1927'de yapılmıştır. O zaman ülke sınırları dışında kalan Hatay hariç, yapılan bu nüfus sayımına göre Türkiye'nin nüfusu 13.6 milyon olarak belirlenmiştir. Bu eksisklikler dikkate alındığında gerçek nüfusun 14 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Bu ilk nüfus sayım sonuçlarına göre I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı gibi yıllar süren harplerin sonucu olarak verilen kayıplar nedeniyle erkek nüfus kadın nüfustan daha az çıkmıştı. Üstelik erkek nüfus, kadın nüfustan %7 oranında daha az iken üretken yaşta bu oran %18’e kadar yükselmişti. Bu nüfus sayım sonuçlarına göre 100.000’i aşan iki il İstanbul (680.857) ve İzmir (153.845) olmuştur.

Türkiye’de Nüfusun Yerleşim Bölgelerine Göre Dağılımı

Türkiye’de 81 il, 922 ilçe, 386 belde ve 18.287 köy bulunmaktadır (2020 yılı verileri). Bir ülkenin nüfusu, yerleşim alanları bakımından kır -kent nüfus olmak üzere iki gruba ayrılır. Bilindiği gibi sanayileşmenin gelişmesi ile birlikte nüfusun köyden kente göçü yaygın bir hal almış, daha fazla istihdam olanakları nedeniyle büyük kentlere göçler yaşanmıştır. Kentleşme hızının yükselmesi ile birlikte alt yapı, hava, su ve çevre kirliliği, çarpık kentleşme, gecekondulaşma ve kent yoksulluğu gibi sorunlar artarak devam etmektedir. Nüfusun köy ve kent nüfusu olarak dağılışı başta kadınların işgücüne katılımı olmak üzere bir ülkenin sosyal, ekonomik ve demografik yapısını yansıtması bakımından önemlidir.

Nüfus Yoğunluğu ve Nüfus Artış Hızı

Ülke coğrafi sınırlarında bir değişme olmadığı için Türkiye’de nüfus artışından kaynaklanan “bir kilometrekareye düşen kişi sayısı" anlamına gelen nüfus yoğunluğu giderek yükselmektedir. 2020 yılı itibariyle Türkiye’de nüfus yoğunluğu 109’dur. Nüfus yoğunluğunda iller arası büyük farklar olup en fazla nüfus toğunluğuna sahip İstanbul’da kilometrekareye düşen kişi sayısı 2 bin 976 kişi iken en düşük nüfus yoğunluğuna sahip olan Tunceli’de 11 kişidir. Yine yüz ölçümü büyüklüğünde ilk sırada yer alan Konya'nın nüfus yoğunluğu 58 iken en küçük yüz ölçümüne sahip Yalova'nın nüfus yoğunluğu 326’dır .

Türkiye'nin Yüz Ölçümü ve Coğrafi Konumu

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde kapladığı alana coğrafi konum denir. Bir ülkenin coğrafi konumu, paralel ve meridiyenlere göre dünyadaki yerinin belirleyen matematik konum; kıtalara, denizlere, boğazlara, karayollarına ve dünyanın önemli ticaret merkezlerine göre belirlenmesine ise özel konum deniliyor. Türkiye matematik konum olarak Ekvator’a göre kuzey, başlangıç meridiyenine (Greenwich) göre doğu yarımkürededir. 36 -42 kuzey enlemleri ile 26- 45 doğu boylamları arasında yer almaktadır. Türkiye’nin en uç noktaları esas alındığında 6 derecelik enlem ve 19 derecelik boylam farkı görülür. Dikdörtgeni andıran şekli ile doğu -batı arasında 1 saat 16 dakika yerel saat farkı bulunmaktadır.

Türkiye’nin Sınır Komşuları ve Sınır Kapıları

Ülkelerin egemenlik haklarını siyasi sınırları belirler. Coğrafi konum itibariyle farklı özelliklere sahip Türkiye’nin, kara sınırlarının uzunluğu 2.949 km; kıyı sınırlarının uzunluğu ise 7.816 km’dir. Toplam sınır uzunluğu 10.765 km olan Türkiye’nin deniz ve kara sınırları olmak üzere 8 adet sınır komşusu bulunmaktadır. Dünyada tek komşu ve iki komşulu ülkeler de vardır. Norveç sadece İsveç ile Kanada sadece ABD ile karadan komşudur. ABD ise Kanada ve Meksika gibi iki ülke ile komşudur.