Organ Nakli Sosyal Hizmeti
Organ nakli teknolojisinin son yıllarda oldukça gelişmesi nedeniyle, organ nakline başvurulan hastalarda yaşam süresi ve yaşam kalitesi açısından başarı oranı artmıştır. Nakil teknolojisinin gelişimi, son dönem organ yetmezliğine sahip hastalara ölüm dışında ikinci bir seçenek sunmuştur. Bu seçenek, başarılı bir organ nakli olasılığı için yaşamın tıbbi müdahaleler aracılığı ile uzatılmasıdır.
Uygun organın bulunması için bekleyiş hem tıbbi açıdan hem de psikososyal açıdan zor bir süreçtir. Verici sayısından daha fazla sayıda alıcı olduğundan alıcı için birtakım kriterler söz konusudur.
Bununla birlikte uygun organın bulunması durumunda her şey bitmiş değildir. Örneğin bazen alıcının vücudu, bağışlanan organı kabul etmeyebilmektedir. Organ nakli başarılı bir biçimde gerçekleştirilse dahi nakledilen organın hiçbir zaman kişinin fonksiyonunu yitirmiş organı kadar etkili olamayacağı ve nakil sonrası sıklıkla yoğun tıbbi kaygıların, rejimlerin, takibin, acil durumların ve belirsizliklerin söz konusu olduğu unutulmamalıdır.
Organ ve Doku Nakli Nedir?
Organ ve doku nakli, son dönem organ yetmezliği için oldukça ideal ancak bir o kadar komplike bir tedavi şeklidir. Nakledilebilen organlar arasında böbrek, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas ve bağırsak bulunur. Nakledilebilen dokular arasında ise kemik, tendon, kornea, deri, kalp kapakçıkları, sinir ve damarlar bulunur.
Canlı bağışçılarda, bağışçı nakil sonrası hayatta kalır ve yenilenebilir bir doku, hücre ya da sıvı (örneğin, kan, cilt) bağışlar ya da kalan organın yeniden üretilebileceği ya da geri kalanın iş yükünü alabileceği bir organ ya da organın bir kısmını (böbreğin birinin bağışı ve karaciğerin bir kısmının bağışı gibi) bağışlar.
Kadavra ya da ölmüş donörler, beyin ölümü bildirilmiş ve organları organ nakli için çıkarılana kadar vantilatörler veya diğer tıbbi mekanizmalar aracılığıyla canlı tutulan kişilerdir.
Organ Naklinin Hastalar Üzerindeki Psikososyal Etkileri
Organ naklinin hastalar üzerindeki etkileri üç dönemde ele alınmaktadır. Bu dönemler; nakil öncesi dönem, nakil dönemi ve nakil sonrası dönemdir.
Nakil Öncesi Dönem
Nakil öncesi dönem için bekleme dönemi de denebilir. Artan organ nakli talebi ve buna paralel olarak artmayan organ bağışı sayısı bu dönemi kaygılı bir süreç hâline getirmektedir. Bekleme listesinde organ bekleyen hastalar, uygun organın bulunmasının gecikmesi durumunda yaşamlarını kaybedebilmektedir.
Nakil Dönemi
İhtiyaç duyulan organın bulunduğu dönemde hastalarda ilk olarak iyileşeceğine ilişkin coşku ve umut, sonrasında ise cerrahi operasyona, operasyonun başarılı olma ihtimaline ve nakil yapılan organın hastanın vücuduna uyum sağlayıp sağlamayacağına ilişkin kaygı ön plandadır.
Nakil Sonrası Dönem
Nakil sonrası dönemde hastaların düzenli olarak kontrolü, ilaç kullanımı, diyet ve egzersizi de içeren birtakım değişikliklere uyum sağlamaları gerekmektedir. Hastalar bu dönemde vücutlarının nakledilen organı reddetmesine ilişkin kaygılar yaşamaktadır.
Organ Nakli Alanında Çalışan Sosyal Hizmet Uzmanlarının Rol ve Sorumlulukları
Dünya genelinde sosyal hizmet uzmanlarının organ nakli alanında çalışma deneyiminin 30 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır.
Organ nakli alanında çalışan sosyal hizmet uzmanları, hastaneye yatış yoluyla ilk başvuru tarihinden başlayarak nakil sonrası süreç boyunca organ naklinin tüm aşamalarında hasta ve ailelerine kapsamlı nakil hizmetleri sunmaktadır.
Psikososyal değerlendirme; hastanın fiziksel, davranışsal, psikolojik, sosyal ve ruhsal işlevlerini içeren ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla, hastanın genel yaşam kalitesinin yapılandırılmış, kapsamlı, kanıta dayalı bir değerlendirmesini içerir.
Nakil Öncesi Rol ve Sorumluluklar
Sosyal hizmet uzmanlarının gerçekleştirdikleri psikososyal değerlendirme sonrasındaki nakil öncesi sorumlulukları; duygusal destek sağlamak için hasta ve aile üyeleri ile düzenli olarak görüşme. Hasta ve ailesinin bekleme süresi ile başa çıkmasına, kötüye giden sağlık ve ölümle ilgili konuların üstesinden gelmesine veya uzun süreli yatışlara yardımcı olmak için destekleyici danışmanlık sunma, barınma, ulaşım ve göç gibi konularda somut yardım hizmetlerinin sağlanması, engellilik ve emeklilik maaşı, sağlık sigortası kapsamı ve diğer mali konular için bilgilendirme ve havale, fon yaratma ve sosyal yardım vakıfları gibi toplum kaynaklarını değerlendirme, hasta ve bakım verenlerine yönelik destek grupları düzenleme ve rehberlik programlarını koordine etme, gerekli görüldüğü takdirde psikiyatrik / nöropsikiyatrik / psikolojik hizmetlere havale. multidisipliner ekip üyeleri ile sürekli iletişimin sürdürülmesi, tıbbi rejime uyumu sürdürmeye devam eden, nikotin yokluğu, alkol, yasa dışı madde kullanımı olan hasta ve aile üyeleriyle davranışsal anlaşmalar yapma, hastaları yaşam sonu sorunları ile ilgili olarak destekleme. Bu konularda hasta ve aile üyelerinin eğitilmesi ve ihtiyaç duyulduğu takdirde palyatif bakıma başvurudur.
Nakil Sonrası Rol ve Sorumluluklar
Sosyal hizmet uzmanlarının nakil sonrası rol ve sorumlulukları ise; hastaların tıbbi kontrollerine düzenli olarak gelmelerini sağlamak ve bunun için hasta ve ailesiyle iletişim kurmak, barınma ve ulaşımla ilgili ihtiyaçların değerlendirilmesi ve sağlık sigortasının sürdürülmesi, ilaçların alınması ve bakım verene destek verilmesi konularında sürekli yardım sağlanması, organ nakli sonrası uyumu engelleyen psikososyal sorunların takibi. (Örneğin depresyon, evlilik veya aile sorunları, madde kötüye kullanımı, sosyal dışlanma veya vücut imajıyla ilgili kaygılar), ihtiyaç duyulduğu takdirde var olan hizmetlere havale, iş yaşamına dönüş konularına yardım, organ alıcılarına donörlerine karşı duydukları duyguları keşfederken destek sağlama ve arzu edildiğinde organ veren aile ile iletişim kurmalarında yardım, ihtiyaçlarının karşılandığından emin olmak için tüm ameliyat sonrası organ alıcılarını ve canlı donörleri değerlendirmek ve gerektiğinde multidisipliner ekip üyeleriyle iş birliği yapmaktır.