Ruhsal Sorunlara Sahip Ebeveynleri Olan Çocuklar

Ebeveynin ruhsal hastalığının olması aile sistemi içindeki dinamikleri değiştirecek ve bir takım olumsuzlukların yaşanmasına sebep olacaktır.

Ebeveynin yaşadığı ruhsal hastalığın türü ve belirtilerin şiddeti yaşanacak tabloyu değiştirecektir.

Ebeveynin her ikisinin de hastalığı çocuğu etkileyecektir ancak hasta olan kişinin anne olması sistemi daha fazla sarsar, çünkü anne çocuğun dünyayı tanımasında bir köprüdür ve anneyle kurulan ilişki diğerleriyle kurulacak ilişkileri de belirler.

Tüm dünyada en sık görülen ruhsal hastalık türü major depresif bozukluktur.

Major depresif bozukluk kadınlarda daha sık görülür.

Major depresif bozukluk depresif duygulanım dışında anhedoni, iştah değişiklikleri, uyku değişiklikleri, halsizlik, dikkat dağınıklığı, psikomotor retardasyon, suçluluk veya değersizlik düşünceleri ve suisidal düşünceler gibi farklı belirtilerin bir arada görülebildiği bir hastalıktır.

Major depresif bozukluk işlevselliğin belirgin bozulduğu bir hastalıktır.

Bipolar bozukluk mani ve depresif atakların görüldüğü, remisyon ve atak dönemleri ile giden kronik bir hastalıktır.

Hastalık dönemlerinde kişinin işlevselliği kötüdür. İyik dönemlerinde ise remisyon olarak adlandırılan tam iyilşeme hali ya da belirtilerin belli bir oranda kaybolduğu kısmi remisyon hali görülebilir.

Mani döneminde depresyonun aksine tam bir neşelilik hali, aşırı coşkululuk, büyüklenmecilik ve her alanda hızlanma vardır. Ancak bu hızlanma ya da hareketlerdeki artış hali çoğunlukla dezorganize olduğu için başlanılan eylemler sonuçlandırılamaz. Dolayısıyla işlevsellik oldukça kötüdür.

Mani dönemlerine çoğunlukla gerçeği değerlendirme yetisinin bozulması anlamına gelen psikotik belirtiler eklenir.

Mani dönemlerinde yapılanlar ve yaşanılanlar atak sonrasında çoğunlukla hatırlanmaz.

Hem depresyon dönemi hem de manik dönemde çocuğa yönelik ihmal ya da istismar riski yüksek oranda artar.

Şizofreni farklı psikotik belirtilerin varlığıyla süren kronik bir hastalıktır.

Şizofreni atak dönemi sonrasında iyilik halinin görülebileceği bir hastalıktır. Ancak hem klinik belirtiler hem de kullanılan ilaçların uzun dönem etkileri sebebiyle kognitif yıkım beklenir.

Şizofreni belirtileri içinde sanrılar, halüsinasyonlar, dezorganize konuşma, dezorganize davranışlar ve negatif psikotik belirtiler bulunmaktadır.

Negatif psikotik belirtiler, anhedoni, asosyallik, aloji gibi yaşamsal alanlarda geri çekilmenin belirgin olduğu belirtilerdir.

Anksiyete (kaygı) bozuklukları temel belirtinin kaygı olduğu 5 farklı hastalıktan oluşur. Bunlar özgül fobi, sosyal kaygı bozukluğu, agorafobi, panik bozukluk ve yaygın anksiyete bozukluğudur.

Özgül fobide semptomlar fobik nesne ya da durumla karşılaşılınca ortaya çıkar.

Sosyal kaygı bozukluğu, kişinin eleştirileceği veya olumsuz değerlendiriliceğine yönelik kaygılar beslediği ve bu kaygısı sebebiyle de çoğu zaman korktuğu her şeyi yaşadığı bir patolojidir.

Agorafobi kişinin yardım alamamaktan korktuğu durumlara karşı korku ve kaygı beslemesidir.

Panik bozukluk spontan panik ataklarla seyreden, beklenti anksiyetesi ve kaçınma davranışlarının eşlik ettiği bir hastalıktır. Kişi yoğun kaygı yaşadığı için işlevselliği olumsuz etkilenir.

Yaygın anksiyete bozukluğu serbest yüzen anksiyetenin olduğu, kişinin sürekli kaygı yaşadığı, kaygı nesnesinin değişebildiği ancak kaygının hep kaldığı bir patolojidir.

Bütün psikopatolojilerde etkilenen sadece birey değil aynı zamanda birlikte yaşadığı kişilerdir. Mevcut semptomlar sebebiyle tüm ailenin yaşam kalitesi bozulur.

Ebeveynin psikiyatrik hastalığa sahip olması çocuğun ihmal veya istismar yaşaması açısından büyük risktir.

Ebeveynin ruhsal hastalığı öfke, korku ve kaygı başta olmak üzere çocukta olumsuz duygulanıma sebep olur.