Kardiyovasküler Sistem Acilleri: Hipertansiyon ve Koroner Arter Hastalıkları
Kalp hastalığına bağlı ölüm sebepleri incelendiğinde en sık nedenler iskemik kalp hastalığı, hipertansif ve pulmoner hipertansif kalp hastalığı, kongenital kalp hastalıkları ve bazı kapak hastalıklarıdır.
Hipertansiyon yani yüksek tansiyon, kan dolaşımı için damarlarımızda gerekli olan kan basıncının normalden fazla olmasıdır. Kan basıncı düzeyindeki artış, risk faktörleri hipertansiyon tanım, tedavi ve takibinde önem taşımaktadır.
Kan basıncı ölçümümün mutlaka kalibre ve valide cihazla ve oskültatuar yöntem ile en az 2 ölçümün oturarak ve en az 10 dk. dinlendikten sonra yapılması gerekir. Kolun en az %80’ini çevreleyecek manşon boyutu olmalıdır. Kan basıncı her iki koldan ölçülmelidir. Hastalarda nabız düzensizliği olabileceği için bilekten yapılan ve pulsasyonla değerlendiren cihazlar güvenilir olmayabilir. Hastanın yorgun olması, egzersiz sonrası ölçümler, aşırı soğuk -sıcak hava ortamı, kahve vb. uyarı alımı kan basıncını etkiler. Bunun yanı sıra hastane /muayene ortamının da kan basıncına etkisi olabilir. Hastanın evde en az 1 hafta boyunca günde 2 kez kan basıncı takibi yapması gerekir.
Hipertansiyon Nedenleri: Hipertansiyonlu hastaların büyük bir çoğunluğunun etyolojisi bilinmemektedir. Primer veya esansiyel hipertansiyonun patogenezinde yaşamsal, çevresel ve genetik faktörler ciddi rol oynamaktadır. Hastaların büyük çoğunluğunda damar yapılarında ateroskleroz vardır. Sekonder hipertansiyona en sık sebep olan hastalık grubu ise renal hastalıklardır.
Hipertansif Acil Durumlar: Uzun süreli hipertansif olgular kan basıncı oldukça yüksek olmasına rağmen (SP >200 mmHg, DP>150 mmHg) organ hasarının klinik semptom ve bulguları gelişmeksizin bu değerleri tolere edebilirler.
KB’nın ani yükselmesi ile seyreden bazı durumlarda ise (Eklampsi,akut glomerulonefrit vb.) bu değerlerden daha düşük KB varlığında (160/100 mmHg) hipertansif acil durum gelişebilir.
Kan basıncının kontrolünde, takibinde ve tedavi protokollerinin belirlenmesinde kılavuzlar kullanılır. Acil HT durumunda hastanın mutlaka hospitalize ve monitorize edilmesi ve damar yolunun açılması önemlidir.
Kan basıncının düşürülmesinde; diüretikler, beta blokerler, kalsiyum kanal blokörleri, renin anjiotensinojen enzim (ACE) inhibitörleri, anjiotensinojen II reseptör blokörleri, nitratlar sıklıkla monoterapi veya kombine edilerek kullanılmaktadır.
Ateroskleroz, kardiyovasküler hastalıklar gelişmiş toplumlarda ölüm ve sakatlığın en önemli ve en sık nedenidir. Ateroskleroz patogenezinde kontrol edilebilinen 4 temel risk faktörü tanımlanmıştır:
- Edinsel hiperlipidemi
- Hipertansiyon
- Sigara içme
- Diabet
Koroner arter hastalığının (KAH) en sık nedeni koroner arterlerin aterosklerotik plakla tıkanmasıdır.
İskemik kalp hastalığı genellikle aterosklerotik koroner arter hastalığından dolayı gelişen miyokardiyal iskemi belirtileri ile karakterize bir kalp hastalığı tipidir. Bu terim, asemptomatik preklinik fazdan akut miyokardial iskemiye kadar geniş bir spektrumu ve ani kalp ölümünü kapsar. Kalıcı kalp kası hasarı meydana gelmeden oluşan durum anjina pektoristir. Myokard infarktüsünde (MI) ise kalp kasında iskemik hasar vardır.
Kalp krizi tanısı CK_MB, troponin, AST, ALT, LDH ve CRP serum düzeylerinin ölçümüyle konulur. Etkilenen arter koroner anjiografi ile belirlenir.
Hem egzersiz hem de dinlenim durumunda; kalbin vücudun metabolik ihtiyaçlarını karşılayabilecek kanı pompalayamaması hâlinde kalp yetmezliği meydana gelir. kalp yetmezlikleri; sistolik veya diastolik; yüksek debili veya düşük debili; sol taraflı veya sağ taraflı; akut veya kronik olarak da sınıflandırılır.
Sağ kalp yetmezliğinde bacaklarda gode bırakan ödem gözlenir. Aşırı tuz alımında ödem artar. Hipertansiyon gelişimi sıklıkla gözlenir. Hastada yorgunluk hâli artmıştır. Solunum sıkıntısı vardır. Karaciğer ve dalak büyümüştür.
Sol kalp yetmezliği sıklıkla KAH bağlı ventriküler hasara sekonder ortaya çıkar. Ayrıca hipertansiyon, kapak hastalıkları da sol kalp yetmezliğine sebep olabilir. Hastalarda akciğer bulguları daha belirgindir, pulmoner yetmezlik, akciğer ödemi, solunum sıkıntısı vardır.