Adolesanlarda Ahlaki Gelişim
Ahlaki Gelişim Teorileri
Aşama ve Alan Teorileri
Adolesanlarda ahlaki gelişimle ilgili teorilerin ilki, aşama ve alan teorileridir. Aşama teorileri; ahlaki gelişimi, ahlaki konular hakkında niteliksel olarak farklı düşünme biçimlerinin gelişimini, aşamalar halinde kavramsallaştırır.
Ahlaki gelişim ile ilgili en eski psikolojik teori, Jean Piaget'nin (1932) gençlerin bilişsel gelişimi üzerine yaptığı çalışmanın bir sonucuydu. Piaget, ahlaki gelişimi üç aşamaya ayırdı. Piaget'e göre ahlaki olgunluğa adolesan döneminde ulaşılır.
Kohlberg'in teorisine göre çocuk ve adolesanların Heinz'ın ne yapması gerektiği hakkında ne düşündüğü önemli değil gerekçesi önemlidir. Kohlberg’in ahlaki gelişim teorisi, üç düzeyli hiyerarşik bir yapıdadır.
Kohlberg'in çalışmasından ilham alan diğer bir teori, Turiel'in (1983) sosyal alan teorisidir. Turiel ahlakın üç farklı (ahlaki, kişisel ve sosyal alanlar) gelişim alanından oluştuğunu öne sürer.
Ahlaki Kimlik ve Ahlaki Kişilik Teorisi
Aşama ve alan teorileri, ahlaki gelişimin bilişsel yönünü sunmalarına rağmen ahlaki karar vermede benlik, kimlik ve kişiliğin rolü büyük ölçüde görmezden gelinmiştir.
Blasi'nin (1984) ahlaki kimlik teorisinde ahlaki davranış ve düşünceler, bireyin kimliğinin merkezinde yer alan inancından kaynaklanmaktadır. Bu teoriye göre ahlaki eylem süreci, ahlaki bir durumun ortaya çıkmasıyla başlar.
Ahlaki Seçime Karşı Ahlaki Sezgi
Aşama ve alan teorileri, ahlaki kimlik ve ahlaki kişilik teorileri ile birlikte, ahlaki karar vermenin kasıtlı, rasyonel bir düşünce sürecinin sonucu olduğunu varsayar. Bireyler bilinçli olarak farklı durumlarda ahlakını göz önünde bulundurur, rolleri hakkında düşünür ve nasıl hareket edeceklerini belirler.
Haidt (2001), ahlaki karar vermede duygunun ahlaki akıl yürütmeden çok daha önemli rol oynadığı bir sosyal sezgici model önerdi.
Ahlaki Benlik/Kimlik
Agusto Blasi ve Daniel Hart gibi teorisyenler, bireysel davranışı ve ahlaki motivasyonu kimlik veya kendini anlama açısından anlamaya çalışmışlardır. Ahlaki motivasyonun (iyi yapma arzusunun), kişinin ahlaki benliği ile yasalaştırılmış davranışları arasındaki tutarlılık ihtiyacından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu nedenle, bir bireyin 'ahlaki bir insan' olma arzusu belirli davranışları etkileyebilir.
Ahlaki Akıl Yürütme
Ahlaki akıl yürütme, bireylerin ahlaki kararları nasıl haklı çıkardıklarını yansıtır ve bireyin gerçek hayat veya varsayımsal ahlaki ikilemler hakkındaki akıl yürütmesinin yapısını ve/veya içeriğini içerir. Genel olarak, ahlaki akıl yürütme adolesan döneminde ve yetişkinlikte olgunlaşmaya devam eder.
Sosyal Bilişsel Yaklaşım
Ahlaki gelişimin sosyal bilişsel teorisi, öğrenme teorisinden kaynaklanır ve ahlaki gelişimin gözlem, modelleme ve sonuçta ortaya çıkan bilişler yoluyla gerçekleştiğini savunur. Albert Bandura, bu bakış açısıyla en çok ilişkilendirilen teorisyendir.
Ahlak Gelişimi Etkileyen Kavramlar
Prososyal Davranış ve Gönüllülük
Prososyal davranış, bir başkasına fayda sağlamaya yönelik gönüllü davranış olarak tanımlanır.
Prososyal davranış, gençlikte akademik, sosyo -duygusal ve sosyo -bilişsel alanlarla olumlu; saldırganlık ve suçluluk ile olumsuz ilişkilendirilmiştir.
Ahlaki Duygular
Empati, bir başkasının duygusal durumunu kavradığı için bir kişinin diğer kişinin belirli bir durumda hissettiği veya hissetmesi beklenen duyguya benzer duygusal bir tepki göstermesi olarak tanımlanır.
Ahlaki Kimlik
Adolesan dönem genellikle gençlerin ebeveynlerinden ayrı olarak kendi kimliklerini oluşturmak için mücadele ettikleri bir gelişim dönemi olarak görülür. Ahlaki kimlik, ahlaki değerler, davranışlar ve roller açısından kişinin kendine bakışıdır.
Sosyalleşme Etkileri
Çoklu etkileşimli sistemler (örneğin, aile, ebeveynler, okul, akranlar ve dini kurumlar) adolesanlarda ahlaki akıl yürütmenin gelişimini şekillendirmede rol oynar. Araştırmaların çoğu, adolesanların ahlaki akıl yürütmelerinin sosyalleşmesinde ebeveynlerin rolüne odaklanmıştır. Bununla birlikte, geleneksel bilişsel yaklaşımlar, akran etkileşimlerinde eşit statü nedeniyle, adolesan dönemde ahlaki akıl yürütmeyi sosyalleştirmede akranların daha büyük bir rolü olduğunu varsaymaktadır.
Ebeveyn Davranışları Ve Stilleri/Diğer Ailesel Etkiler
Adolesanları eleştirel düşünmeyi kullanmaya teşvik eden ve destekleyen ebeveyn davranışları, daha yüksek ahlaki akıl yürütme düzeyiyle ilişkilidir.
Akranlar
Adolesan döneme geçiş, ebeveynlerden uzaklaşarak özerklik kurmayı ve akranlarla daha fazla zaman geçirmeyi içerir. Böylece akranlar, adolesanların ahlaki gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahip olurlar.
Din
Genel olarak din, adolesan dönemdeki olumlu ahlaki sonuçlarla ilişkilendirilmiştir.
Kültür
Adolesanların içinde geliştiği kültür, ahlaki yargılarında önemli bir rol oynar. Ahlaki muhakeme, kültürel normlara ve beklentilere göre farklı anlamlar alabilir.
Bağlamsal Etkiler
Kültür, ahlaki akıl yürütmeyi etkileyen kritik bir gelişimsel bağlamı temsil eder. Diğer bağlamlar, adolesanın ailesi, arkadaşları ve düzenli olarak etkileşimde bulunduğu kişilerdir.