Yönetici Asistanlığında Yaratıcılık

Çalışanların yaratıcı düşünebilmesi günümüz iş dünyasında örgütlerin yaşamlarını sürdürebilmesi ve büyüyebilmesi için önemli bir güçtür. Yaratıcı düşünme yönetici asistanları için de önemli bir nitelik haline gelmiştir. Yönetici asistanları artık bürolarında sadece yazışmalar yapma, evrak imzalatma, evrakları arşivleme, yönetici randevularını ayarlama ve ziyaretçileri karşılama gibi faaliyetler yapmamakta, bunların ötesinde görevler üstlenmektedir. Onlar işletmelerinin geleceğini belirleyen kararlar alan temsili yöneticilerdir. Bu nedenle yaratıcılık yönetici asistanlarında bulunması gereken önemli bir yetenek olmuştur.

Yaratıcılık yeni düşünce ve fikirler ortaya atmaktır; yenilik ise ortaya atılan bu fikirleri kullanarak yeni bir çıktı üretmektir. Dolayısıyla yaratıcılık yeniliğin ortaya çıkmasında bir ön koşuldur. Yenilik yapabilmek için öncelikle yaratıcı fikirlere ihtiyaç vardır.

Yönetici asistanlarının yaratıcı davranışlar sergileyebilmesi için bazı unsurların bir araya gelmesi gerekmektedir. Bu bileşenler uzmanlık, yaratıcı düşünme yeteneği ve motivasyondur . Bunların üçü bir arada bulunduğunda yaratıcılık ortaya çıkar. Birinin eksikliği yaratıcılığın ortaya çıkmasını engeller.

Yaratıcılık belirli aşamalar sonucunda ortaya çıkan bir süreçtir. Bu süreç hazırlık, kuluçka, aydınlanma ve doğrulama (gerçekleşme) aşamalarından oluşur. Hazırlık; belirli bir alanda veya konuda ön hazırlığı ifade eden bilgi toplama aşamasıdır. Kuluçka; belirli bir soruna veya konuya ilişkin çözümlere ulaşılmaya çalışılan hazırlık ve aydınlanma arasındaki aşamadır. Aydınlanma; soruna veya konuya ilişkin çözümün ortaya çıktığı aşamadır. Son olarak doğrulama/gerçekleşme; ortaya çıkan fikirlerin gerçekten çözüme ulaştırıp ulaştırmadığının veya yeni bir çıktıya ulaşmak için yeterli olup olmadığının değerlendirildiği aşamadır.

Yaratıcı yönetici asistanları diğer asistanlardan farklı bazı özelliklere sahiptir. Onlar örgütteki sorunlara karşı duyarlı, risk almaya istekli, meraklı ve esnek, bağımsız çalışabilen, belirsizliğe karşı tahammülü olan, sezgi yetenekleri güçlü, beynin her iki tarafını da kullanabilen ve öz güven sahibi kişilerdir.

Yönetici asistanlarının yaratıcılığını doğuştan gelen yeteneklerinin yanında kişilik, aile, eğitim, sosyal çevre ve toplumun kültürü gibi faktörler etkilemektedir. Bununla birlikte yaratıcılığın bazı düşünme teknikleriyle geliştirilmesi mümkündür. Bu tekniklerden biri Edward de Bono tarafından ortaya atılmış olan Altı Şapka Düşünme'dir. Bu düşünme şeklindeki şapkalar beyaz, kırmızı, siyah, sarı, yeşil ve mavi renklerinden oluşur. Her bir şapka bireyin belirli bir konuda farklı düşünebilmesini ifade eder.

Beyaz şapka ile asistanlar belirli bir konuda verileri bir araya toplar ve bunu yaparken tarafsız ve objektif değerlendirmeler yapar. Kırmızı şapka ile işiyle ilgili konulara duygusal yaklaşır ve hisleriyle değerlendirme yapar. Siyah şapka ile belirli bir durumla ilgili riskleri ve gelecekte ortaya çıkabilecek sorunları dile getirir. Asistanlar sarı şapka ile belirli bir konu veya durumun avantajlarını ortaya koyarak hem mantıkla hem de hayallerle desteklerler. Yeşil şapka ile eski fikirleri olabildiğince yıkıp saçma da olsa yeni fikirler üretirken; mavi şapka ile diğer şapkaları düşünür, yani artık konuyu düşünmez, daha ziyade belirli bir konu veya durumla ilgili düşünme sürecini analiz eder.