Egzersizin Fizyolojik Etkileri (Dolaşım Sistemi ve Hormonal Sistemi)
İnsan vücudu organize şekilde çalışan mükemmel bir makinedir. Bu makinenin parçaları içerisinde kalp ve damarların yer aldığı dolaşım ve insan organizmasının biyokimyasal aktivitelerin sürdürüldüğü endokrin sistemleri yer almaktadır. Dolaşım sistemi kan, kalp ve damarlardan oluşmaktadır. Kanın kalp tarafından damarlar aracılığı ile dokulara taşınması, hücrelerin iç ortamlarında gerekli olan madde alış verişin sağlanması, beslenmesi, onarımı, sıcaklığı vücuda dağılmasını ve hormonlarla birlikte çeşitli maddelerin ve oksijenin taşınmasını sağlar. Hormonlar ise kanda dolaşan ve çeşitli streslerle savaşmaya yardımcı olmak için vücuttaki organlarla etkileşime giren kimyasal maddeler olarak ifade edilebilir. Asıl görevleri iç dengeyi (homeostazı) sağlamaktır. İnsan vücudundaki çoğu hormon endokrin bezlerde sentezlenmektedir. Gelen uyarılara cevap olarak endokrin bezler hücre dışı boşluğa hormonlarını salgılamaktadırlar. Hormonlar daha sonra dolaşım sistemi aracılığıyla işlevlerini yerine getirmek için ilgili hedef bölgelerine taşınırlar. Düzenli yapılan egzersiz hem dolaşım hem de endokrin sisteme olumlu etkileri vardır. Egzersizle insan kendisini daha dinç ve sağlıklı hissederken, kalp ve damar rahatsızlıklarında önleyici bir yol izlemiş olur. Ancak zararlı alışkanlıklar ve yanlış beslenme şekli bireyde bazı problemlere neden olmaktadır. Örneğin sigara kullanan bireylerde görülen ve nikotin maddesinin dolaşım sistemindeki damarların iç çeperlerine tutunmasıyla dolaşımın rahat yapılmasını engelleyen yapıların oluşmasının yanı sıra yine sigara ile birlikte alınan karbondioksitin hemoglobin ile tepkimeye girerek dokulara yeterli oksijen taşıyamaz duruma getirmesidir. Başka bir örnekte alınan gıdalardaki yağlı besinlerin damar çeperlerine tutunarak damar sertliğine neden olması ya da alkol tüketildiğinde damarların esnekliğini bozulması, genişlemesine neden olması ve kan dolaşımının yavaşlaması söylenebilir. Bu tür zararlı alışkanlıkların beraberinde hareketsiz yaşam tarzı ise fazla kilolara ve çeşitli dolaşım rahatsızlıklarına neden olmaktadır. Egzersizle birlikte kan dolaşımı hızlanarak dokulara giden kan miktarının artması sağlanır. Kalp damar rahatsızlıklarının önlenmesinin yanı sıra kilo alınımın azaltılmasını ve vücutta biriken zararlı maddelerin uzaklaştırılması kolaylaştırır. Kaslar daha kuvvetli, eklem ve bağlar daha güçlü hale gelir. Özellikle damar sertliği gibi durumların önüne geçer ve koroner damarlar arasında yeni ve ek damarlar açılmasını sağlar. Böylece kalbin daha iyi beslenmesi ve çalışması gerçekleşir.
Yaşam boyu spor, dolaşım sistemi üzerinde olumlu etkileri olan önemli bir faktördür. Kısaca tanımlayacak olursak; Yaşam boyu spor, kalbin sağlıklı bir şekilde çalışmasını destekler. Egzersiz, kalp kasılma hızını ve kalp debisinin artmasını sağlar, bu da dolaşım sistemine daha fazla oksijen ve besinlerin ulaşmasını sağlar. Ayrıca, egzersiz, kalp kasılma hızını azaltır ve kalp kapasitesini artırır, bu da kalp hastalıkları riskini azaltır. Yaşam boyu spor, damar sistemini sağlıklı bir şekilde çalışmasını destekler. Egzersiz, damar genişlemesine neden olur ve kan basıncını düşürür, bu da damar sertliğini azaltır ve damar hastalıkları riskini azaltır. Yaşam boyu spor, kan şekeri düzeylerini düzenler ve insülin direncini azaltır. Bu, şeker hastalığı riskini azaltır ve vücuttaki şeker düzeylerini dengede tutar. Yaşam boyu spor, kan lipidleri düzeylerini düzenler ve kötü kolesterol düzeylerini azaltır. Bu, kalp hastalıkları riskini azaltır ve koroner arter hastalığı riskini azaltır.
Spor yapmak, vücudun endokrin sistemini olumlu yönde etkileyebilir. Endokrin sistem, vücutta hormonların üretimini ve salınımını kontrol eden bir sistemdir. İnsan vücudunda birçok farklı hormon bulunur ve bunlar, vücuttaki birçok farklı fonksiyonu düzenlerler. Spor yaparak, vücuttaki hormon düzeyleri değişebilir ve bu değişiklikler, insanların sağlık durumlarını olumlu yönde etkileyebilir. Örneğin, egzersiz yaptıktan sonra vücutta endorfinlerin salınımı artar.
Endorfinler, "mutluluk" hormonları olarak bilinen kimyasallardır ve stresi azaltmaya yardımcı olurlar. Ayrıca, egzersiz yaparken vücutta testosterone veya östrojen gibi cinsiyet hormonlarının düzeyleri de artabilir. Testosterone, kas büyümesine yardımcı olan bir hormonken, östrojen, kemik yoğunluğunu artıran ve kalp sağlığını destekleyen bir hormon. Egzersiz yapmak ayrıca, vücuttaki bazal metabolizma hızını artırabilir. Bazal metabolizma, vücuttaki enerji ihtiyacını karşılamak için harcanan enerjinin miktarıdır ve egzersiz yaparak bu miktarı artırabilirsiniz. Bu da, kilo vermeyi kolaylaştırabilir ve vücuttaki yağ oranını azaltmaya yardımcı olabilir.
İnaktif yaşam tarzı beraberinde hareketsizlik, yüksek kan kolesterolü, sigara kullanımı, hipertansiyon kalp hastalığı risklerini artıran sebepler arasında gösterilmektedir. Yapılan araştırmalar aerobik fitness düzeyinin yüksek seviye olması, ailede koroner risk faktörleri ve kalp rahatsızlıkları bile olsa bu faktörlere bağlı ölüm risklerini azalttığını belirtmektedir. Egzersiz doğru planlanıp gerekli tedbirler alınarak yapılır ise sağlık açısından yararlıdır. Ancak bilinçsizce yapılan egzersizlerin insanı ölüme kadar götürecek bir boyuta gelebileceği de göz ardı edilmemelidir.
Sonuç olarak spor yapmak, vücuttaki hormon düzeylerini olumlu yönde etkileyebilir ve bu da insanların sağlık durumlarını olumlu yönde etkileyebilir. Bu nedenle, düzenli olarak egzersiz yapmak, insanların yaşam boyu sağlıklarını koruma ve iyileştirme konusunda önemli bir rol oynayabilir.