Egzersizin Fizyolojik Etkileri (Kas, İskelet, Solunum)
İnsanlığın tarihi süreci içerisinde farklı boyutlarıyla gelişerek yaşantısının vazgeçilmez uygulama alanlarından biri haline gelen egzersiz; sağlıklı bir yaşam için oldukça önemlidir. İnsanoğlu var olduğu günden beri fiziksel özelliklerinden faydalanmış, hayatta kalabilmek ve ihtiyaçlarını giderebilmek bedenini geliştirmeye çalışmıştır. Bunun yanı sıra yapmakta zorlandığı işlerde kendi geliştirdiği teknolojiden faydalanması büyük kolaylıklar sağlamış ancak hareketliliğini büyük ölçüde sınırlandırmıştır. Bu durum insanların fiziksel aktivite seviyelerinin azalmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Gün geçtikçe hareketsiz yaşam tarzını benimsemesi onu sağlıklı yaşamdan uzaklaştırmakta, organizmasının daha az enerji harcamasına neden olmakta, dengesiz beslenme ile beraber de yaşam koşullarını risk altına sokacak obezite, kalp damar, solunum hastalıkları gibi birçok sağlık problemine zemin hazırlamaktadır. Bu tür sağlık problemlerini gidermek adına tıbbi yöntem ve uygulanan tedavilere ciddi maliyet, zaman ve enerji harcatmaktadır. Bunun yanı sıra sağlığın korunmasında ve iyileştirilmesinde egzersizin rolü birçok insan tarafından göz ardı da edilmektedir. Bu durumu düzeltmek için bugün birçok ülkede hareketliliği tekrar kazanmak ve getirdiği olumsuzluklardan kurtulmak için önlemler alınmaya çalışılmaktadır.
Egzersizin, sağlık için öneminin ortaya çıkması ile egzersize ayrılan süreler arttırılarak ve spor alanlarının yaygınlaşması ve kitlelerin bu alanları kullanmaları arzu edilmektedir. Ayrıca yapılan bilimsel çalışmalarla egzersizin insan metabolizmasındaki etkileri araştırılmakta ve her geçen gün yeni metotlar ve yaklaşımlarla hareketsiz yaşamın olumsuzluklarını ortadan kaldırmaya, hastalıklardan ve rahatsızlıklardan korunmaya yönelik uygulamalar yapılmaktadır. Bu amaçla Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) sağlıklı bir yaşam için yeşil ve mavinin birleştiği alanlarda ya da okullarda, evlerde bahçelerde vb. yerlerde yetişkinlikten itibaren her hafta en az 150 dakikalık orta şiddette, çocuk ve gençlerde ise her gün en az 60 dakikalık fiziksel aktiviteyi önermektedir.
Yaşam boyu spor yapıldığında, vücuttaki kaslar, iskelet ve solunum sistemleri çalışır ve bu sistemlerin birbirleriyle ilişkisi nedeniyle birbirlerine etki ederler. Kasların çalışması sonucunda hücreleri yenileşir ve yeniden inşa edilir. Bu süreç, kas hücrelerinin büyümesine ve gelişmesine yardımcı olur. Düzenli olarak egzersiz yapıldığında, kaslar daha güçlü ve dayanıklı hale gelebilir. Ayrıca vücut yağ oranı azalabilir ve kemikler daha güçlü hale gelebilir. Kemikler de güçlenerek osteoporoz riskini azaltabilir ve kemikler arasındaki bağlantıların güçlenmesiyle vücudun esnekliği ve dayanıklılığı artırabilir. Bunların yanı sıra solunum sistemi çalışmaya başlar ve daha fazla oksijen alınır. Bu, vücut sıvısı dolaşımını ve oksijen dağılımını artırır ve kalp sağlığını ve kardiyovasküler sistemi güçlendirir. Solunum sisteminin çalışması ile de nefes darlığı gibi solunum problemlerini azalabilir.
Sonuç olarak, yaşam boyu spor, vücuttaki kas, iskelet ve solunum sistemleri üzerinde önemli etkilere sahiptir. Egzersiz yapıldığında kasların ve kemiklerin güçlenmesine, solunum sisteminin daha verimli çalışmasına yardımcı olabilir. Bu nedenle, yaşam boyu spor yapmak vücudun genel sağlığını ve gücünü artırabilir.