Kan Dokusu ve Dolaşım Sistem Histolojisi

Kan Dokusu

Kan, kardiyovasküler sistemde dolaşan sıvı haldeki bir bağ dokusudur. Diğer bağ dokular gibi kan, hücrelerden ve ekstraselüler yapılardan oluşur. Kalbin pompalama işlevi kanı kardiyovasküler sistemden tüm vücut dokularına doğru iletir.

Plazma

Kan hücreleri ve plazma denilen proteinden zengin bir sıvı kanın yapısını oluşturmaktadır. Plazma, kana akışkanlık özelliği kazandıran sıvı ekstraselüler materyaldir. Plazmanin esasını %91 -92 oranında su oluştururken, yapısında %7-8 oranında proteinler (albümin, globulinler ve fibrinojen) ve %1 -2 oranında diğer çözünen maddeler (elektrolitler, besinler, hormonlar, enzimler ve protein olmayan nitrojen maddeleri) bulunmaktadır.

Eritrositler (Alyuvarlar)

Memelilerde yuvarlak (deve ve lamada oval), çekirdeksiz ve bikonkav olan eritrositler balık, kurbağa, sürüngen ve kuşlarda oval, çekirdekli ve bikonveks yapıda hücrelerdir. Kan kırmızı rengini veren eritrositlerdir. Kemik iliğindeki eritrositleri oluşturma yönünde özelleşmiş olan hücreler çekirdekli olmalarına karşın olgun akyuvarlar memelilerde çekirdeksizdir. Oksijen ve karbondioksit taşınmasından sorumlu olan hücrelerdir.

Lökositler (Akyuvarlar)

Organizmada akyuvarların sayısı alyuvarlara göre oldukça azdır Lökositler genel olarak vücudu yabancı maddelere karşı hücresel ve humoral yolla korurlar. Granüllerin boyanma özelliklerine göre üç tip granülosit belirlenmiştir. Bunlar, nötrofil granülosit, eozinofil granülosit ve bazofil granülositlerdir.

Nötrofil Granülositler

Nötrofiller, kan frotilerinde en fazla rastlanılan granülositlerdir. Tüm lökositlerin %60 -70’ini oluşturan bu hücreler 9 -12 µm çapında ve çekirdeklerinin çok loplu olmasıyla karakterizedir. Ömürleri oldukça kısa olup, dolaşımdan bağ dokuya geçen nötrofil granülositler 1 -4 gün yaşarlar ve ölürler.

Eozinofil Granülositler

Tüm lökositlerin %2 -4’ünü oluşturan eozinofil en iri granülositlerdir. Bu hücrelerin çekirdekleri iki loplu olup, organel yönünden fakirdir. Eozinofil granülositlerde spesifik ve azurofilik granüller bulunur.

Bazofil Granülositler

Granülositler içerisinde kan da en az sayıda olan hücreler bazofil granülositlerdir. Memelilerde tüm lökositlerin %0.5 -1’ini oluştururlar. Kanatlılarda bu oran %2’ye kadar çıkar. Bazofiller içerdikleri heparin ve histaminden dolayı kan mastositleri olarak da anılırlar.

Monositler

Lökositlerin en büyük hücreleri olan monositler 12 -15 µm çapındadır. Bu hücreler tüm lökositlerin %3 -8’ini oluştururlar. Monositlerin, oldukça büyük, böbrek veya at nalı şeklinde bir çekirdeği vardır. Monositler sitoplazmik uzantılara sahip kemik iliği kökenli hücrelerdir. Bu hücreler kan dolaşımında birkaç gün kalır ve çeşitli organların bağ dokularına göç ederek makrofajlara farklılaşırlar.

Lenfositler

Lenfositler, kan dolaşımındaki lökositlerin %20 -25’ini oluştururlar. Lenfositler mikroskop altında birbirlerine benzer görünseler de fonksiyon yönünden T lenfositler, B lenfositler ve doğal katil hücreleri olmak üzere üç ana gruba ayrılırlar.

Trombositler

Balık, kurbağa, sürüngen ve kuşlarda çekirdekli olan trombositler, memelilerde çekirdeksizdirler. Memelilerde çekirdek taşımadıkları için gerçek bir hücre sayılmazlar ve sitoplazma parçacıkları şeklindedirler. Bu nedenle memelilerde bu yapılara kan pulcukları veya platelet’ler denilmektedir.

Kan Yapımı (Hemapoez)

Tüm kan hücrelerinin sınırlı bir yaşam süresi olduğundan, bu hücrelerin sürekli olarak yenilenmesi gerekir. Kan hücrelerinin oluşumuna hemapoez adı verilir.

Dolaşım Sistemi Histolojisi

Dolaşım sistemi, vücut sıvılarının devamlı olarak hareketliliğini sağlayan bir ortamdır. Temel fonksiyonu sistem içinde dolaşan kan ile oksijen ve besin maddelerinin dokulara taşınması, karbondioksit ve diğer atık maddelerin dokulardan uzaklaştırılmasıdır. Memelilerde dolaşım sistemi, kardiyovasküler sistem ve lenfatik vasküler sistem olmak üzere iki fonksiyonel bölümden oluşur.

Kardiyovasküler Sistem

Kardiyovasküler sistem, kanın pompalanması ve taşınması görevlerini yürütmek üzere; kalp, büyük arterler, arteriyoller, kılcallar, venüller ve venlerden oluşan kapalı bir sistemdir.

Arterler

Vücutta elastik arterler (büyük arterler), müsküler arterler (orta -dağıtıcı arterler), küçük arterler ve arteriyoller olmak üzere dört tip arter yapısı bulunmaktadır.

Venler

Kılcallar birleşmek suretiyle venülleri oluştururlar ve venüller çoğunlukla arteriyollerle birlikte seyrederler. Venöz dönüş oldukça küçük boyuttaki postkapillar venüllerden başlar ve ilerledikçe boyutu artan ven yapılarında devam eder.

Kılcal Damarlar

Kılcal damarlar, yaklaşık çapları 8 µm olan arteriyal sistemin en küçük elemanlarıdır. Kılcallar için verilen çap değeri olan 8 µm, yaklaşık bir eritrositin çapına eşittir.

Lenfatik Vasküler Sistem

Lenfatik damar sistemi, ekstrasellüler dokuda bulunan lenf sıvısı olarak nitelendirilen doku sıvısını drene eden kanallardan oluşan ve vücutta arteriyovenöz damar sistemi ile yakında ilişkisi olan bir diğer damar sistemidir. Lenfatik kılcallar kan damarlarına yakın bir yerleşim gösterirler ve dokulardaki fazla intersitisyel sıvının toplanarak kan verilmesinde rol oynarlar.

Kalp

Kalp, ritmik kontraksiyonlar yapabilen kalp kası dokusundan yapılmış, kanın tek yönlü akışını sağlayan valvülleri (kapakçıklar) ile pompa gibi çalışan bir organdır. Kalbin 4 odacığından 2’si kanı alan atriyumlar, 2’si de kanı kalpten dolaşıma gönderen ventrikuluslardır. Kalp duvarı atriyum ve ventriküllerde esas olarak aynı yapıya sahiptir, ancak fonksiyonel aktivitedeki farklılıklar nedeniyle katmanları oluşturan unsurların yoğunluklarında farklılıklar görülmektedir. Kalp duvarı endokardiyum, miyokardiyum ve perikardiyum olmak üzere 3 ana katmandan oluşmuştur.