Üreme Sistemi Fizyolojisi

Erkek üreme sistemi testisler, spermatozoonları ileten kanallar, bu kanallara açılan eklenti bezleri ve penisten oluşur.

Testislerin yaklaşık % 90’ını oluşturan seminifer tübüller spermatozoonların oluşum yeridir. Spermatozoonlar seminifer tübüllerde sertoli hücrelerinde üretilirler. Testislerde ayrıca testosteron hormonunu üreten Leydig hücreleri bulunur.

Epididim, spermatozoonları testislerden dış ortama ileten yolun önemli bir parçasıdır. Epididim baş, gövde ve kuyruk olmak üzere üç bölümden oluşur. Spermatozoonlar epididimde olgunlaşırlar ve dişi eşey hücresini dölleme yeteneği kazanırlar. Epididimyukarı doğru bükülerek kalınlaşır ve düzleşir uzanır.

Erkeklerde veziküla seminalis, prostat ve bulbouretral bez olmak üzere üç adet eklenti bezi bulunmaktadır. Bu bezlerin salgıları üretraya akıtılır ve salgılarının içeriğinde bulunun çok sayıda farklı madde çeşitli görevlere sahiptir.

Erkeklerde üremenin fizyolojik kontrolü, hipotalamustan gonadotropin salıcı hormonun (GnRH) salınması ve bu hormonun adenohipofizden FSH ve LH hormonlarının salınımını uyarmasıyla olmaktadır. FSH sertoli hücrelerine etkiyerek burada spermatojenezi uyarır. LH ise Leydig hücrelerinden testosteron salınımını aktive eder.

Dişi üreme sistemi, ovaryumlar, uterus tüpü, uterus, serviks uteri, vajina ve vulvadan oluşur.

Ovaryumların şekil ve büyüklükleri hayvan türüne göre farklıdır. Ovaryumların dişi eşey hücresini üretmek (oojenez) ve dişi eşey hormonlarını salgılamak gibi iki önemli görevi vardır. Ovaryumlarda primordial folikül denilen ilkel foliküllerden olgun yumurta hücresi (ovum) gelişmektedir ki bu olaya oojenez denir.

Ovaryumlarda farklı gelişim evresinde bulunan primordial, primer, sekonder, tersiyer ve graaf folikülü olmak üzere beş tip folikül vardır. Folüküllerin gelişimi FSH ve LH hormonlarının etkileri ile olurken, olgun folikülün ovulasyonu LH'nın etkisi ile olmaktadır.

Ovaryum üzerinde ovulasyonun meydana geldiği bölgede korpus luteum denilen bir yapı şekillenir. Bu yapı gebeliği devam ettiren hormon olan progesteronun oluşum yeridir.

Uterus tüpüne atılan ovum, çiftleşme veya tohumlama olmuşsa ampulla bölgesinde döllenir ve utarusa doğru iletilir.

Uterus, tuba uterinalar ile serviks uteri arasında yer alır. Uterus perimetrium (seroza), miyometrium (düz kas katmanı) ve endometrium (mukoza) katmanlarından oluşur.

Serviks uteri uterus ile vajina arasında yer alır. Kızgınlık evresi ve doğum dışında serviks utteri kapalıdır.

Kas ve zarlardan oluşan boru biçiminde bir organ olan vajina çiftleşme esnasında sperm kütlesinin bırakıldığı yerdir.

Ovaryumların ovumu üretmenin yanı sıra, bazı hormonları salma görevi bulunur. Ovaryumlar steroit yapıda ve steroit yapıda olmayan iki tür hormon salarlar. Steroid yapıda olanlar östrojenler ve progesteron, steroid yapıda olmayanlar ise prostaglandinlerdir.

Dişilerin bir takım belirtiler göstererek çiftleşmeyi kabul etme durumlarına kızgınlık veya östrus denir. Hayvanların bazıları yılın belli dönemlerinde bir veya birden fazla östrus gösterirken, bazıları ise tüm yıl boyunca östrus gösterebilmektedirler.

Kızgınlık siklusu proöstrus, östrus, metöstrus ve diöstrus evrelerinden oluşmaktadır. Mevsimsel östrus gösteren hayvanlarda ayrıca cinsel aktivitenin olmadığı anöstrus evresi vardır.

Östrus siklusunun evreleri hayvan türlerine göre farklı zaman dilimleri içinde gerçekleşir ve bu evrelerde ovaryumlarda ilkel folikülden olgun yumurta hücresi oluşumu, ovulasyon ve döllenme şekillenmişse zigotun uterusa tutunması olayları gerçekleşir. Eğer döllenme şekillenmemişse diöstrus evresinin sonuna doğru ovum dejenere olur ve yeni bir siklus başlar.