Hormonal Sistem Fizyolojisi
Hormonlar, bir hücre ya da hücre grubu tarafından doğrudan hücreler arası sıvıya salınan ve buradan kan ve lenf dolaşımına geçerek kanla tüm bedene taşınarak belirli doku ve organları etkileyen özel kimyasal maddelerdir.
Etkilerini salındıkları yerde veya salındıkları yerin yakınında gösteren hormonlara yerel (lokal) hormon denir. Hormonların etkilediği hücrelere hedef hücre, organlar ise hedef organ denir. Hedef hücrelere veya organlara etki eden hormona trofik ya da tropik hormon adı verilir.
Hormonların oluşum yerleri, yapıları ve fonksiyonları çok farklı olduğundan hormonlar kimyasal yapılarına ve etki şekillerine göre sınıflandırılırlar.
Hipotalamus, merkezi sinir sisteminin bir parçası olup, endokrin sisteminde çok önemli bir elemanıdır. Hipotalamustan salınan hormonlar ön hipofizden altı adet önemli hormonun sentezini uyarır veya baskılar. Ayrıca hipotalamustan salınan antidiüretik hormon (ADH) ve oksitosin arka hipofizde depo edilir ve buradan kana salınır.
Büyüme hormonu diğer hormonların aksine, tek bir hedef doku veya hücre üzerine etki etmez. Vücutta büyüme yeteneğine sahip olan neredeyse tüm dokularda büyümeye neden olur. Büyüme hormonunun en belirgin etkisi ise iskelet sistemi üzerinde görülür.
Adrenokortikotropik hormon (ACTH), adenohipofizin kortikotrop hücrelerinde oluşur.Salınımı gün ışığı varlığında artmaktadır. Hipotalamustan salınan CRH hormonu ACTH’nin salınımını uyarır. Kortizol ve diğer glikokortikoitlerin kandaki düzeyleri yükseldiği zaman CRH salınımı azalır. CRH salınımının azalmasına bağlı olarak ACTH salınımını azalır. ACTH’nin en önemli etkisi böbreküstü bezinin korteksi üzerinedir ve buradan glikokortikoid salınımını uyarır.
Folikül uyarıcı hormon (FSH) ve lüteinleştirici hormon (LH) , gonodotropin salgılatıcı hormon (GnRH)'un uyarısı ile adenohipofizden salınırlar. FSH dişilerin ovaryumlarında folikül gelişimini uyarırken, erkeklerde testislerde sprmatozoon oluşumunu sağlar. LH ise dişilerde ovaryum gelişimini, ovulasyonu ve korpus luteum gelişimini sağlar. LH erkeklerde ise testislerde testosteron üretimini uyarır.
Tiroit uyarıcı hormon (TSH), bir hipotalamus hormonu olan tirotropin salgılatıcı hormonunun (TRH) uyarısı ile adenohipofizden salınır ve tiroit bezinde iyodür pompasını aktifleştirerek tiroit bezi hormonlarının sentezini sağlar.
Prolaktin iki hipotalamus hormonunun kontrolünde adenohipofizden salınır. Gebelik ilerledikçe prolaktinin kandaki seviyesi artar, gebeliğin sonunda en yüksek düzeye ulaşır ve doğumdan sonra gebelik öncesi seviyeye gelir. Yavrunun anne memesini emmesi, uyku, egzersiz vekızgınlık prolaktin salınımını artırır. Prolaktinin en önemli işlevi süt salınımını sağlamaktır.
Oksitosin ve ADH hipotalamusta sagılanır ve arka hipofizde depo edilir. Oksitosin doğumda rahim düz kaslarının kasılımlarını sağlar ve ayrıca sütün indirilmesi denilen meme alveol hücrelerinden sütün kanallar vasıtasıyla süt haznesine indirilmesi olayını uyarır. ADH ise böbreklerden ve bağırsaklardan suyun ger emilimi artırır.
Plazma kalsiyum iyonunu dengesi ve kemik metabolizması temel olarak parathormon, kalsitonin ve D hormon salınımı tarafından düzenlenmektedir. Parathormon paratiroit bezinden salınır ve salınımını plazma kalsiyum seviyesinin normalin altına düşmesi uyarır ve parathormon plazma kalsiyum seviyesini yükseltir. Kalsitonin ise tirot bezinden ve farklı dokulardan salınır ve parathormonun tersine plazma kalsiyum düzeyini düşürür. D hormon ise özellikle bağırsaklardan kalsiyumun geri emilimini artırarak kalsiyumu vücuda kazandırır.
Böbrek üstü bezinin korteks ve medulla olmak üzere iki bölümü vardır. Medullasından epinefrin ve norepinefrin gibi hormonlar salınmaktadır. Korteksinden ise aldosteron, kortizol ve az miktarda östrojen ve androjen salınımı olmaktadır.
Pankreas bezinden ise insülin, glukagon ve somatostatin hormonları salınmaktadır. İnsülin kan şekerini düşürürken glukagon kan şekerini atırıcı etki göstermektedir.