Vergi Hukukunda-Terkin-Takas-İspat

Vergi hukukunda vergi borçlarını ortadan kaldıran durumlar arasında yer alan terkin, kelime olarak silme anlamına gelmektedir. Takas iki taraf karşılıklı olarak aralarındaki muaccel alacakların ortadan kalkmasını amaçlar. İspat, maddi ve manevi olayların doğruluğu hakkında hâkimde kanaat uyandırmak için gerekli delillerin arz edilmesidir.

Vergi Hukukunda Terkin

Verginin terkini, tahakkuk etmiş ya da tahsil edilmiş bir verginin tahakkuk kaydının iptal edilmesi ya da tahakkuk ve tahsil edilen bir verginin yükümlüye geri verilmesi yoluyla vergi alacağını ortadan kaldıran bir işlemdir.

Terkin Çeşitleri

1. Doğal afetler sebebiyle terkin: VUK; yangın, su baskını, yer kayması, kuraklık, don, zararlı hayvan ve haşerat istilası gibi doğal afetlerden zarar gören yükümlülerin durumunu daha fazla ağırlaştırmamak amacıyla, vergi borçlarının silinmesini öngörmektedir.

2. Tahsil imkânsızlığı sebebiyle terkin: AATUHK’nın 106’ncı maddesine göre, takip sonunda tahsili imkânsız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan ve VUK kapsamına giren amme alacaklarında 10 TL’ye, diğer amme alacaklarında 20 TL’ye kadar amme alacakları, amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenmeksizin terkin edilebilir.

3. Tahakkuktan vazgeçme: VUK’a göre, ikmâlen, resen ya da idarece tarh edilen vergi ve bunlara ilişkin cezaların toplam miktarının 33 TL’yi aşmaması ve tahakkukları için yapılacak giderlerin bu miktardan fazla olacağının belirlenmesi hâlinde Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslar dâhilinde, bunların tahakkukundan vazgeçilir.

4. Yargı kararlarına dayanan terkin: Tahakkuk etmiş bir vergi borcunun tamamen ya da kısmen bulunmadığı yolunda bir yargı kararının ortaya çıkarsa, vergi alacağı VUK’a uygun olarak terkin edilir.

5. Vergi hatalarının düzeltilmesi sebebiyle terkin: Vergi kanunları ile öngörülen vergi hatalarının ortaya çıkmasından sonra bunların düzeltilmesi hâlinde; tahakkuk etmiş bulunan vergiler de terkin edilir.

Vergi Hukukunda Takas

Takas, aynı cinsten olan karşılıklı ve muaccel iki borcu daha küçük olan borç oranında sona erdiren hukuki bir işlemdir. Mahsup ve takas birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Takasta iki taraf karşılıklı olarak aralarındaki muaccel alacakların ortadan kalkmasını amaçlar. Mahsup ise belli bir alacaktan bazı kalemlerin indirilmesi ile o alacağın azalmasını ifade eder.

Takasın Şartları

Vergi hukukunda takasa başvurulabilmesi için karşılıklı iki kamu alacağının bulunması, alacakların her ikisinin de muaccel olması ve alacakların idari anlamda kesinlik kazanmış olması şartları gerçekleşmelidir.

Takasın Sonuçları

Takas, vergi idaresi tarafından istenebileceği gibi, yükümlü tarafından da istenebilecektir. Takasın yapılması sonucunda yükümlü bakımından vergi borcu sona ermiş olur.

Vergi Hukukunda İspat

Vergi hukukunda ispat bir vergi ilişkisinin temelindeki maddi olayın ya da vergi suçlarında manevi unsurun delillerden faydalanmak suretiyle ortaya çıkarılmasıdır.

Vergi hukukunda, vergilendirme işlemleri bakımından sadece VUK’un ispat ve delile ilişkin kuralları; vergi yargısı bakımından ise yukarıda sözü edilen üç ayrı kanunun (VUK, İYUK, HUMK) ilgili hükümleri uygulanacaktır.

İspat Yükü

İspat yüküne ilişkin olarak ortaya konulan genel kural, iddia sahibinin iddiasını ispatla yükümlü olmasıdır. Ancak vergi hukukuna hâkim olan ekonomik yaklaşım ilkesinin bir sonucu olarak, VUK’da özel ispat kurallarına yer verilmiştir.

VUK’un ispat yükü bakımından kıstas olarak benimsediği ekonomik icaplar, içinde bulunulan ekonomik ortam ve şartları; ticari icaplar, ticari örf ve âdetleri; teknik icaplar ise herhangi bir faaliyette bulunması gereken unsurları ve özellikleri ifade eder.

Vergi yükümlülüğü vergiyi doğuran olayın doğması ile başlar. Uyuşmazlık çıkması hâlinde vergiyi doğuran olayı ispatlama külfeti vergi dairesine düşer.

Peçeleme işlem ve sözleşmelerinde, olayın gerçek niteliğinin ispatı vergi dairesine aittir. Ancak vergi kanunları peçeleme konusunda bir adi karineye yer vermişse, bu durumda olayın peçeleme oluşturmadığını yükümlü ispat edecektir.

Deliller

1. Delil serbestisi ilkesi: Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti, yemin hariç, her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz. VUK bu düzenlemesi ile kural olarak delil serbestisi ilkesini kabul etmiştir. Buna göre, vergi hukukunda vergi doğurucu olayların ve bütün muamelelerin ispatlanması için yemin dışındaki bütün deliller kullanılabilecektir.

2. Delil çeşitleri: VUK açık bir şekilde yeminin delil olarak kullanılamayacağını belirtmektedir. Şahit ifadesi kural olarak vergi hukukunda geçerli bir delil olarak kabul edilmiş, ancak bunun uyuşmazlık konusu vergiyi doğuran olayla tabii ve açık bir ilgisinin bulunması şart koşulmuştur. Vergi kanunları ile belge ve kayıtlara bağlanması zorunlu tutulan muamele, fiil ve vakıalarla ilgili olarak yükümlü tarafından ileri sürülen iddiaların ispatı, kural olarak ancak bu belgelerle yapılabilir. Yükümlü bu tür iddialarında bu belgelere dayanmak zorundadır. Yükümlünün yapmış olduğu çeşitli bildirimler, verilen beyannameler, yükümlüye ait defter, kayıt ve belgeler, aramada ele geçirilen özel notlar, mektuplar, yazışmalar delil olarak kullanılabilecek vasıtalardır.

3. Resen araştırma ilkesi: Vergi hukukunda gerek vergilendirme işlemleri safhasında, gerekse vergi uyuşmazlıklarının yargısal çözümü safhasında resen araştırma ilkesi geçerlidir. Resen araştırma ilkesi sadece vergi yargısına mahsus değildir. Resen araştırma ilkesi vergi yargısında daha geniş bir uygulama alanına sahiptir.