Üstün Zekâlı ve Yetenekli Öğrencilerin Tanılanması
Üstün zekâlı ve yetenekliler eğitiminde tanılama, öğrenciler hakkında kapsamlı bilgilerin toplandığı ve eğitsel kararların alındığı bir değerlendirme sürecidir.
Tanılama sürecindeki uygulamaların üstün zekâ tanımları bağlamında şekillendiği görülmektedir. Geleneksel yaklaşımlara göre üstün zekâ tek boyutlu ve zekâ ile ilişkilendirmektedir. Dolayısıyla geleneksel yaklaşımı benimseyen tanılama uygulamaları, zekâ testlerinden elde edilen IQ puanları ile sınırlıdır. Çağdaş yaklaşımlarda ise üstün zekâ çok boyutlu, farklı yetenek alanlarını kapsayan esnek ve dinamik yapıdadır. Bu nedenle çağdaş yaklaşımları benimseyen tanılama uygulamalarında, zekâ testleri, yatatıcılık testleri, yetenek testleri, performans ve ürün değerlendirme yaklaşımları birlikte kullanılmaktadır.
Üstün zekâlı ve yetenekli öğrencilerin tanılanma süreci bir değerlendirme sürecidir ve bu süreçteki en önemli amaç, üstün zekâlı ve yetenekli çocukların ihtiyaçlarını anlamak ve çocuklarla ilgili eğitsel kararlar almaktır. Bu amaç üstün zekâl ve yetenekli öğrencileri tanılamanın birincil amacı olmalıdır. Aksi takdirde sadece merak gidermek amacıyla yapılan tanılamalar öğrenciye herhangi bir fayda sağlamadığı gibi zararlı sonuçlar doğurabilir.
Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Üstün Zekalı Çocuklar Derneği (NAGC) program standartları arasında, tanılamayla doğrudan ilişkili üç adet standarda yer verilmektedir.
1. Tüm öğrencilerin kendilerine özgü özellikleri ve davranışları yansıtabilecekleri kapsamlı değerlendirmelere katılım hakları vardır
2. Öğrenciler potansiyellerini farklı şekillerde sergileyebileceklerinden, tanılama farklı araçların ve yöntemlerin kullanıldığı çoklu ölçme yaklaşımına göre yapılmalıdır.
3. Tanılanan öğrenciler arasında egemen kültürden gelen öğrencilerin yanı sıra farklı kültür ve sosyo -ekonomik çevreye sahip öğrencilerde yer almalıdır ve farklı kesimlerden gelen öğrenciler programda eğitim bölgesindeki popülasyondakine benzer oranlarda temsil edilmelidir. Bu standartların gerçekleştirilmesi için genel bilişsel testlerin yanında öğrencinin potansiyeli ile ilgili olan diğer tüm ölçümlere ve değerlendirmelere başvurulmalıdır. Karar verme aşamasında tüm değerlendirmelere eşit düzeyde önem verilmeli ve karar vermek için test puanlarının yanı sıra tecrübeli uzmanların görüşleri de kullanılmalıdır.
Ayrım gözetmeme, çocuğun yüksek yararı, yaşama ve gelişme hakkı Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin üç temel ilkesidir.
Tanılama ilkeleri, tanılama sisteminin kalitesini arttırmayı amaçlar.Bu ilkeler; yarar, ilkesi, blimsellik ilkesi, kapsamlılık ilkesi, eşitlik ilkesi, erken tanı ilkesi, süreklilik ilkesi, uygun araç ilkesi ve ortak karar ilkesi olmak üzere toplamda sekiz adettir.
Tanılama yöntemleri ise norm tabanlı, örneklem tabanlı ve ölçüt tabanlı tanılamadır.
Tanılama yaklaşımları bireye dayalı tanılama ve programa dayalı tanılama olmak üzere iki adettir.
Tanılama süreci tarama/aday gösterme, test/ölçme ve karar verme olmak üzere üç aşamadan oluşur.
Tanılama sürecinde dikkat edilmesi gereken unsurlar: Üstün zekâ tanımı net ve detaylı olarak ortaya konmalıdır.Karar verme sürecinde tek bir puana bağlı değerlendirme yapılmamalıdır. Geçerliği ve güvenirliği kanıtlanmış ölçme araçları kullanılmalıdır. Çok ölçütlü tanılama kullanılmalıdır.Performansa dayalı değerlendirme v.b gibi alternatif tanılama yöntemleri kullanılabilmeli.Tanılama ile program arasında uyum olmalıdır.Tanılama belirli aralıklarla tekrar edilmeli ve tanılama süreci de belirli aralıklarla değerlendirilmelidir.