Üstün Zekâlı ve Yetenekli Çocukların Özellikleri

Üstün zekâlı bireylere ilişkin tanımlar yapılırken bu bireylerin diğerlerinden ayırıcı özellikleri ön plana çıkarılmaktadır. Her ne kadar özellikler üzerinden yapılan sınıflamalara yönelik eleştiriler olsa da üstün zekâlılar eğitimi alanı büyük ölçüde bu bireylerin özellikleri ve eğitsel ihtiyaçları üzerine yapılan araştırmalara dayanmaktadır. Üstün zekâlıların tanılanması ve aday gösterilme süreçlerinde kullanılan araçların geliştirilmesinde, bu çocuklara atfedilen, yaşıtlarından farklılaşan davranışları temel alınmaktadır. Ayrıca bu çocuklara yönelik uygun eğitime ilişkin karar alma süreçlerinde de üstün zekâlıların özellikleri önemli bir yer tutmaktadır.

Okul Öncesi Dönemde Üstün Zekâ Belirtileri

Üstün zekânın erken belirtileri olarak uzun dikkat süresi, merak, erken ve hızlı dil gelişimi, az uyku süresi, güçlü hafıza, soyut düşünme, hızlı öğrenme, motivasyon, ileri mizah anlayışı, sabır, yaratıcı oyunlar oynama, üst düzey duyarlılık gibi özellikler dikkat çekmektedir. Her üstün zekâlı çocuktan belirtilen özellikleri sergilemesini beklememek gerekir.

Üstün Zekâlı ve Yeteneklilerin Bilişsel Özellikleri

Bilişsel gelişim, bireyin çevresini algılayabilmesini ve etkileşim kurabilmesini sağlayan zihinsel işlevleri kazanma sürecidir. Üstün zekâlı çocuklar erken yaşlardan itibaren akranlarından farklı bilişsel özellikler sergilerler. Fakat çocuklarda var olan bilişsel becerilerin gelişmesi ve bireye olumlu katkı sunabilmesi için uygun çevre koşulları ile desteklenmesi gerekmektedir. Üstün zekâlı çocuklar yaşıtlarından bilişsel özellikleri olarak merak, konsantrasyon, erken dil gelişimi, güçlü hafıza, gelişmiş hayal gücü ve geniş ilgi alanları bağlamında farklılaşıyorlar.

Üstün zekâlı çocuklar erken yaşlardan itibaren geniş bir yelpazede ve yetişkinlerin dünyasına ait konularda sorular sorma eğilimi sergilerler. Bu tarz sorular karşısında yetişkinlerin çocuğun sorularını geçiştirmek yerine uygun cevap veya yönlendirmeler ile onların merakını gidermelidirler.

Üstün zekâlı çocuklar ilgi alanlarının çeşitlenmesiyle, özellikle yetişkinlikte uzmanlaşacakları alanların temelini oluşturan konularda yoğun konsantrasyon sergileyebilmektedirler.

Yaşıtlarına nazaran hızlı öğrenen üstün zekâlı çocuklar, öğrendiklerinin kalıcılığını sağlamada çok fazla tekrara gerek duymazlar. Özellikle ilgilerini çeken bilgileri tek seferde öğrenip, gerektiğinde kolaylıkla hatırlayabilmektedirler.

Üstün zekâlı çocuklar, genellikle yaşıtlarına göre daha erken konuşmayı ve okumayı öğrenirler. Dil becerilerindeki erken edinim, çocuğun kelime hazinesini geliştirmekte ve özellikle akademik ve sosyal gelişimi hızlandırmaktadır.

Üstün zekâlı çocukların bazıları ilgilendikleri tek bir alanda, bazıları da birden çok alanda gelişmiş hayal güçlerini ve yaratıcılıklarını sergilerler.

Üstün zekâlı çocuklar erken yaşlarda farklı alanlara, konulara ilgi duymaları ile dilkkat çekerller. Bazı çocuklar resim müzik gibi tek bir alana çok yoğun ilgi gösterirken, bazıları ise çok farklı alanlara ilgi duymakta ve ilgilendikleri konular sık sık değişiklik gösterebilmektedir.

Üstün Zekâlı ve Yeteneklilerin Sosyal Duygusal Özellikleri

Üstün zekâlı çocukların sosyal duygusal gelişimlerine en az bilişsel gelişimleri kadar dikkat etmek ve desteklemek gerekmektedir. Üstün zekâlı çocukların bilişsel gelişimleri genellikle akranlarından daha hızlı olduğundan sosyal duygusal gelişimlerini de etkileyip bu alanlarda bazen sorun yaşamalarına neden olabilmektedir. Üstün zekâlı çocukların erken yaşlardan itibaren sosyal duygusal gelişim bağlamında adalet, duyarlılık, mizah, duygusallık, mükemmeliyetçilik ve gayretli olma gibi özelliklerinde yaşıtlarından farklılıklar sergilemektedirler.

Üstün zekâlı çocuklar genel olarak insan ilişkilerinde, toplumsal konularda daha duyarlı ve adaleti önceleyen bir yaklaşımla hareket etmektedirler.

Üstün zekâlı çocuklar, başkalarına destek olma, yardım etme gibi bireysel konularda olduğu gibi çevre temizliği, küresel ısınma veya gelir eşitsizliği gibi küresel konularda da duyarlılık sergilemektedirler.

Üstün zekâlı çocuklar hayatın içinde var olan uyuşmazlıklar ve absürd durumlar gibi mizaha konu olan durumları anlamada ve mizahi bağlamda kullanmakta yeteneklidirler.

Üstün zekâlı çocuklarda akranlarına kıyasla bilişsel gelişmişlik düzeyleri arttıkça, verdikleri duygusal karşılıklar da daha derin ve içten olmaktadır. Bu yoğun tepkilerin temelinde, karşılaşılan durumu bilişsel düzeyde anlamalarına karşın duygusal boyutta başa çıkmada zorlanmalarıdır.

Genel olarak mükemmeliyetçiliğin atfedildiği çocuklar, bir iş yaparken onu olabilecek en iyi şekilde yapmaya odaklanırlar. Aynı zamanda belirledikleri üst düzey standartlara ulaşamadıklarında veya hata yaptıklarında bu durum onlarda psikolojik olarak olumsuz etki yapmaktadır. Olumsuz mükemmeliyetçiliğin en önemli nedenlerinden biri özellikle aileden olmak üzere gerçekçi olmayan beklentilerdir.

Üstün zekâlı çocukların enerjik halleri, uğraştıkları işleri erkenden ve hızlıca bitirme, sözel veya fiziksel etkinliklerde üstün gayret sergileme şeklinde yansımaktadır. Üstün zekâlı öğrencilerdeki isteklilik ve çabanın olumlu şekilde desteklenmesiyle öğrencide gelişebilecek sıkılma, hayal kırıklığı gibi olumsuz eğilimler önlenebilecektir.