Türkiye’n in Tarihsel ve Toplumsal Yapısı
Sosyal bilimcilerin toplumsal yapı araştırmalarında başvurdukları değişkenler ve unsurlar başlıca altı grup içinde incelenebilir. Bunlar; coğrafya, ekonomi, teknik, demografi, toplumsal örgütlenme, kültür. Bir toplumsal yapı çözümlemesinde bu unsurların hepsinin karşılıklı etkileşim içinde bulunduğu göz ardı edilmemelidir.
Osmanlı- Türk toplum yapısını belli bir tarihsel bütünlük içinde ele almak için “yapı” daki değişmeleri, kırılma noktalarını belirleme zorunluluğu bulunmaktadır. Bu açıdan öncelikli olarak Osmanlı sistemini anlamak ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e ne gibi kurumsal geçişlilikler olduğunun saptanması gerekir.
Baykan Sezer’in sosyolojisi, her şeyden önce tarih içinde Türk toplumunun ve diğer toplumların hangi temel tarihsel dinamiklerin ürünü olduğuna, hangi dinamiklere dayandığına ilişkin sistematik ve bütünlüklü bir yaklaşım ortaya koymaktadır.
1960’larda Kemal Tahir çevresinde yoğunlaşan Türkiye’nin toplumsal yapısı üzerine tartışmaların sosyoloji alanındaki yansımalarından biri Cahit Tanyol’da karşımıza çıkar. Tanyol, meseleye Doğu -Batı ayrımı çerçevesinde yaklaşmış ve kıyaslamalı tarihsel- sosyolojik yöntemden hareketle Osmanlı - Türk toplum yapısının farklılık arz eden yönlerini analiz etmeye girişmiştir.
Çağdaşlaşma tasarısını Türkiye’nin toplumsal yapı değişimi sorununun odağına yerleştiren ve oldukça kapsamlı ve sistemli bir sosyolojik araştırmanın konusu haline getiren sosyoloğumuz Niyazi Berkes'dir. Berkes, geleneksel toplum yapısı ile çağdaş toplum yapısı arasında kesin ayrım çizgileri olduğu varsayımından hareket etmiştir.
Köyden hareketle toplumsal yapıyı kavramaya yönelik çalışmalar arasında önemli bir örnek, Behice Boran’ın 1945 yılında yaptığı, Manisa’nın sekiz ova ve beş dağ köyünü kapsayan alan araştırmasıdır.
Science Sociale ’cilere göre kamucu toplum tipi, bireyci (particulariste ) toplum tipi karşısında aşılması gereken, olumsuz bir kategoride yer almaktadır.