Nurettin Topçu
Nurettin Topçu, bir entelektüel olarak Türkiye'nin pek çok sorunu karşısında düşünmüş, bu düşüncelerini kitaplarına aktarmış ve bundan dolayı da ülkemizin önde gelen sosyologları arasında yer almıştır.
Yaşamı
Topçu, 1909 yılında, İstanbul'da doğmuş, Fransa'da lisans ve doktora yapmış, ülkeye döndükten sonra çeşitli liselerde sosyoloji, felsefe, psikoloji, mantık öğretmenliği yapmıştır. Hareket dergisi ve okulunun da kurucusu olan Topçu, 1975 yılında vefat etmiştir.
Sosyoloji Yaklaşımı
Topçu, sosyolojide, özellikle Sosyolojizm ekolü karşıtı bir tavırla ruhçu, yorumlamacı, anti -pragmatist, anti -pozitivist, anti -Marksist, anti -determinist bir anlayışı benimsemektedir.
Batıcılık ve Milliyetçilik Anlayışı
Batıcılık anlayışı
Topçu, maddeci, sömürgeci, sanayileşmiş Batı karşısında maneviyatçı, ruhçu, gelenekçi, kültürcü, seçkinci Batı anlayışını öne çıkarmaktadır.
Milliyetçilik anlayışı
Topçu'ya göre, Anadolu'ya gelen Oğuzlar, İslamiyet ile birlikte yeni bir ruh ve hayat kazanmışlardır. Bu birleşmede İslamiyet Türk'e ilahi ruhu bağışlamış, Türk de kendisini İslamiyet'in emrine vermiştir. Diğer yandan Etiler Türklere tarım tekniklerini bırakarak onlarla kaynaşmış ve bu kaynaşmadan Müslüman Türk kimliğine dayalı yeni bir millet bilinci doğmuştur.
Topçu, İslam mistizmine dayalı, ruhçu, sezgici, gelenekçi, cemaatçi, idealist ve otoriter bir milliyetçilik anlayışını savunmaktadır.
Siyaset Sosyolojisi: Devlet, Demokrasi ve Anadolu Sosyalizmi
Topçu, devletin merkezine, sorumluluk iradesiyle birleşmiş, ilahi iktidarı rehber kabul eden bir otorite anlayışı yerleştirmektedir.
Topçu, dünyamızın yapısına uygun daha iyi bir rejim bulununcaya kadar, geçici olarak, demokrasiyi mevcut sistemler içerisinde en iyi rejim olarak görmektedir.
Topçu'nun ideal düzeni; otoriter, ruhçu, milliyetçi Anadolu sosyalizmidir.
Din Sosyolojisi
Dini; vicdan, kalp, ilham ve inanç işi olarak gören Topçu, onun ticarete, yobazlığa alet edilmesine, ticaret içerikli din -cemaat -tarikat bağlantıları kapsamında kullanılmasına karşı çıkmaktadır.
Topçu'ya göre, İmam -Hatip Okulları ve İlahiyat Fakülteleri cahil ve mutaassıp hocaların elinde kuruluş amaçlarından uzaklaştırılmıştır.
Eğitim Sosyolojisi
Topçu,Türkiye'nin üç yüz yıllık toplumsal sorunlarını, eğitim ve kültür alanında yaşanan bozulmaya bağlar. Üniversitenin düşünce ve bilimsel alanda milletin yaşamına yön veremediğini, ülke sorunları karşısında sorumluluk duymadığını belirtir. Özel, paralı, yabancı okula; ezberci ve birey merkezli eğitime karşı çıkan Topçu, milli, devletçi, eşitlikçi, öğretmen merkezli , disiplinli ve müdürsüz bir okul ve eğitim sistemi önermektedir .
Ekonomi Anlayışı
Anadolu sosyalizmini savunan, liberal -kapitalist, komünist ve endüstriyel ekonomi anlayışlarına karşı çıkan Topçu, devletçi, kooperatifçi milli bir ekonomi düzenini savunmaktadır. Topçu'nun toplum -ekonomi ilişkileri devletçi bir eksen üzerinden kurgulanır. Ekonomik yapımız her şeyden önce devletçi olmalıdır. Ancak tarımsal üretimde yalnız devletçi ekonomi anlayışı ile üretimi idare etmek zordur.
Topçu, her zaman toprak reformunu savunmuş ve buna karşı çıkan çevreleri eleştirmiştir. Toprak reformu esir köylünün özgürlük mücadelesidir.
Topçu, liberal -kapitalist ekonomiye, makinaya dayalı endüstriyel üretim biçimine karşıdır. Bu sistem doğayı bozmakta, insanı köle yapmaktadır. Üretim artışına dayalı ekonomiler toplum düzenini tehdit etmekte, insanlığın geleceğini tehlikeye atmaktadır.
Sanat Sosyolojisi
Topçu, müzik, mimarlık, resim, heykel gibi sanat dallarının ülkemizdeki durumunu sosyal, düşünsel, tinsel, teknik açılardan ve milli bir anlayış doğrultusunda değerlendirmiştir.
Topçu, bir entelektüel olarak sanatın her dalı ile ilgilenmiştir. Sanat dallarının Türk toplumu için olumlu ve olumsuz yanlarını tartışmaya açmıştır. Sanata sanat için yaklaşmış, sanatın evrensel yanını ön plana çıkarmaya çalışmıştır.
Topçu, Türk musikisini melankolik bulur ve Türkiye için yeterli olmadığını söyler. Tiyatro sanatının ise yararlı ve zararlı yanları vardır. Tiyatro sanatı, Batı zevklerinin değil, Türk toplumunun ruh halini ve zevklerini ortaya koyan bir sanat haline getirilmelidir.
Topçu’ya göre milli sanatın var olabilmesi için önce bu anlayışa uygun bir felsefenin ortaya çıkması gerekir.
Diğer Kurum ve Konularla İlgili Görüşleri
Aile ve Kadın
Türk aile yapısı büyük kentlerde hızlı bir değişim geçirmekte ve babanın aile içerisindeki otoritesi sarsılmaktadır. Ayrıca kadının çalışmaya başlamasıyla birlikte aile disiplini bozulmakta, çocukların bakımı ve eğitimi aksamaktadır.
Ahlak
Topçu, ahlâk felsefesini ruhçu bir anlayışla ele almıştır.
Savaş Karşıtlığı
Topçu, yazılarında savaş karşıtı görüşlere yer vermiş, kurtuluş amacı taşımayan savaşların insanlığın felaketine yol açacağını söylemiştir..