Dil - Kültür

Dil

Aksan’a (2007) göre dil; düşünülemeyecek kadar çok yönlü, değişik açılardan bakılınca farklı nitelikleri beliren, çözülemeyen birçok sırrı barındıran büyülü bir varlıktır. Yine insan ve onun mensubu olduğu toplumların kültürel varlıklarının oluşmasında ve devam ettirilmesinde temel unsur olan bir kurumdur.

Dilin İşlevleri

Dilin toplumsal yaşam için hayati değerde işlevleri vardır. Bu konuda ruhbilimcilerin, etnologların, halkbilimcilerin ya da dil bilimcilerin farklı görüşleri bulunmaktadır (Kılıç, 2002).

Anlatım işlevi

Göndericinin düşünceleri, hisleri, ilkeleri, öncelikleri, ön yargıları ve geçmiş deneyimleri hakkında alıcıya bilgi veren işlevdir.

Betimleme işlevi

Göndericinin iletişim ortamında gerçek bilgileri alıcıya iletmek için kullandığı işlevdir. Gönderici doğal ortamdaki olguları dilin betimleme işleviyle alıcıya aktarması işlemidir.

Çağrı işlevi

Dilin çağrı işlevi tamamen alıcıyla ilgili bir konudur. Burada önemli olan göndericinin ilettiği mesajın alıcı üzerindeki etkisidir yani alıcı tarafından nasıl anlaşıldığıdır.

Toplumsal işlev

Dilin en önemli işlevlerinden birisi, sosyal bir varlık olan insanı diğer insanlarla iletişimsel bağlamlarda buluşturma ve topluluk hâlinde yaşama sürecinin devam etmesine katkı sağlamaktır.

Edebî işlev

Dilin sadece sözcüklere ve dil bilgisi yapılarına bağlı kalarak soyut bir şekilde ele alınması doğru bir yaklaşım sunmaz. Bir insanın ana dilini tam anlamıyla konuşabilmesi; mensubu olduğu toplumun kültürünü, kültür farklılığını, yaşayış tarzını, hayatla ilgili tasarımlarını tam manasıyla bilmesi demektir.

Kültür

Kültürün en genel tanımının “insanoğlunun ortaya koyduğu maddi ve manevi değerlerin tümü” olduğu düşünülürse yanlış olmaz. Fakat burada maddi ve manevi değerlerin ne olduğuna bir açıklık getirilmesi gerekir. İnsanın ortaya koyduğu tüm araç ve gereçler kültürün maddi yönüne işaret ederken, yine insan ürünü olan tüm anlamlar, kurallar, değerler ise manevi kültüre işaret eder (Kongar, 2003).

Maddi kültürel ögeler

Toplumların konuştukları dilleri, inançları, sahip oldukları dünya görüşü, örfleri ve gelenekleri, uymakla yükümlü oldukları sosyal kurallar, maddi olmayan kültürel ögeleri oluştururken gündelik hayatta kullandığı elbiseleri, caddeleri, sokakları, tiyatro binaları, müzeleri, park ve bahçeleri, evleri, binaları, silahları ve bunlar gibi pek çoğu maddi kültürel ögeleri oluşturmaktadır.

Din

Din, insan olmanın en önemli ihtiyaçlarından birisidir. İnsan çevresini aklıyla şekillendirip kendine en uygun hâle getirirken ruh dünyasını da din ile düzenlemekte, geleceğe dair planlarını dinin kendisine vermiş olduğu ruhsal rahatlıkla yapmaktadır.

Dil

Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan, sözlü ve yazılı bir gelenekle geçmiş ile bugün arasında bağ kurarak şu anda şekillenmeye devam eden, kültürel değerleri geleceğe taşıyan köprü konumundaki sistemli yapıdır.

Tarih

İnsanları bir arada tutan ya da bir arada yaşamaya istekli kılan en önemli kültürel ögelerden birisi de tarihtir. İnsanlar sahip oldukları tarihsel köklere bağlı olarak birlik ve beraberlik şuuruna sahip olup geleceğe dair aynı hayalleri paylaşırlar.

Değerler

Değerler, olaylar karşısında geliştirilecek tepkilerin içeriği ve şekliyle ilgili ipuçları veren, adeta insan hayatını bir örümcek ağı gibi sarıp sarmalayan yaşam koşullarıdır. İnsanlar ne kadar çok değeri paylaşırsa o toplumun kültürel zemini de o kadar sağlam ve güçlüdür.

Dünya görüşü

Dünya görüşü; toplumları bir arada tutan ve geleceğe aynı pencereden bakmalarını sağlayan, hâldeki tutum ve davranışlarını şekillendiren bilgi ve değerler bütünüdür. Her toplumun kendine özgü bir dünya görüşü vardır

Dil, Kültür ve Edebiyat İlişkisi

Dilin kültürel bir araç olarak ortaya çıkmasında, estetik bir anlayışla en üst düzeyde işlendiği edebiyatın çok büyük bir etkisi vardır. Edebiyat, kültürün en önemli şubelerinden birisidir. Edebiyat, düşünce, his, inanç ve hayallerin manzum ya da mensur olarak güzel ve etkili bir şekilde anlatılması sanatıdır.