Latin Alfabesinin Doğuşu
Alfabe ismini Yunanca alfa (a) ve beta (b) harflerinden alır.
İlk alfabe örneği Fenikeliler tarafından oluşturulmuştur.
Yunanlılar MÖ 800 yıllarında Fenike alfabesini dönüştürerek kendi dillerine uygun, fonetik bir alfabe oluştururlar.
Bugün, Latin alfabesi sisteminde kullanılan soldan sağa doğru olan okuma yönü MÖ 350’de Yunan papirüs yazısı ile kullanılmaya başlanır.
MÖ 403’te İyonlar, Yunan alfabesini kendilerince düzenlerler ve İyon versiyonunu oluştururlar.
Kimi tarihçilere göre Latin alfabesinin kaynağı Yunan Alfabesi; kimi tarihçilere göre de Etrüsklerin alfabesidir.
MÖ 3. yüzyılda 19 harflik Latin alfabesi ortaya çıkar.
Romalılar günümüzde kullanılan modern alfabeye ayırt edici özelliklerini kazandırırlar.
Romalılar sözcükleri ayırmak için noktalar kullanılmaya başlarlar.
Romalılar alfabelerindeki yedi harfi sayma amacıyla da kullanırlar. Romen rakamlarında “sıfır” bulunmadığı için bu rakamlar hesaplamalarda kullanılamaz.
Parşömen (pergamin), Anadolu’da hayvan derisinden imal edilen yeni bir taşıyıcı yüzeydir.
Parşömen, papürüse göre çok daha yumuşak, pürüzsüz, dayanıklı ve ekonomiktir.
Parşömen, katlanmaya ve çift taraflı kullanıma uygun dayanıklı bir malzemedir.
Parşomen ile birlikte kullanılan esnek kalem ucu, harflerin daha sade ve geometrik yapılıolmalarını sağlar.
Parşömenler, katlanarak bugün kullanılan basılı kitapların atası olan kodeks (codeks) formu oluşturulur.
Papirüsler çoğunlukla tomarlar şeklinde saklanır. Rulo halindeki bu tomarlara “volume” (hacim) “volumen” (hacimler) veya “scroll” (rulo) ismi verilir.
Roma kapital yazısının en iyi örnekleri MS 114’e tarihlendirilen Trajan Sütunu’ndaki inskripsiyonlarda (yazıtlarda) görülür.
Roma kapital harfleri, büyük mimari eserlerde kullanılmaları nedeniyle “capitalis monumentalis” (anıtsal kapital harfler) olarak da adlandırılır.
Trajan Sütunu’nunda yer alan harfleri oluştururken kullanılan fırçanın yönündeki değişimler çizgi kalınlıklarındaki karakteristik farklılıkları meydana getirir.
Trajan Sütunu’nunda bulunan yazıt, kendinden sonra gelen 2000 yıl boyunca Roma yazısının kusursuz örneği kabul edilir.
Serifler, büyük ve küçük harflerin birlikte kullanımı, küçük harflerde görülen alt (descender) ve üst uzantılar (ascender) ilk olarak MS 114 ile MS 796 arasında kullanılmaya başlanır.
Roma kapital harflerin kesik uçlu kamış veya kaz tüyü kalemin kullanımı ile ortaya çıkan çeşitlemelerine kare kapital harfler (square capitals) veya “capitalis quadrata” adı verilir.”
Rustik yazı, serbestçe yazılan, zarif harfleden oluşur ve daha önce kullanılan yazı alanının yaklaşık yarısına sığarak parşömen veya papirüsten tasarruf sağlar.
Resmi yazışmalar dışına kullanılan gündelik Roma yazılarının çok daha hızlı yazılması deformasyona ve bunun sonucunda harflerin alt uzantılara (descender) ve üst uzantılara (ascenders) sahip olmasına yol açar.
Sağa doğru eğimli yazıya kursiv adı verilir.
İsimlerini bir uncial veya bir Roma inçi yüksekliğinde olmalarından alan uncial harfler, yuvarlak majüskül harflerden oluşur.
Uncial ve yarı-uncial harfler “kilise harfleri” olarak da adlandırılırlar.
Yarı-uncialler, uncial harf stilinden tümüyle bağımsız değildir. Yarıunciallerin kullanımı, minüskül harflerin yaygınlaşmasını hızlandırır.
Runik harfler, günümüzün Latin alfabesinin gelişiminden bağımsız olarak değerlendirilir.
Ulusal stil adı verilen elyazıları Roma elyazmalarından türetilir.
İrlanda’ya taşınan yarı-uncial harfler İrlanda’nın ulusal yazı stili haline gelmiştir.
Merovenj yazı stilinde harflerin üst uzantıların (descender) ekstra uzun oluşu satır aralarının açık olmasına ve bu sayede stilin gösterişli bir etki yaratmasına neden olur.
Doğu Frenk stili veya “Scriptura Germanica” (Alman elyazısı) Karolenj minüskül harflerinden önce kullanılan bir geçiş dönemi stilidir.
Lombardik stil, uncial yazı ile benzerlik gösterir. Bu stilde harfler dairesel formlara sahiptir ve belirgin, kalın çizgilerden oluşur.
Karolenj yazı, Roma’nın çöküşünün ardından Batı Avrupa’nın tümünde kullanılması hedeflenen ilk ortak yazı stilidir.
Charlemagne’ın 789 tarihli kararı ile varolan bütün ligatürler, resmi kodlar, kiliseye ait hizmetler düzenlenir ve standart elyazısı ile yeniden yazılır. Bu amaçla Karolenj stil oluşturulur.
Karolenj minüskül harflerin kullanımı ile sözcüklerin arasında boşluk bırakılmaya, noktalama işaretleri kullanılmaya başlanır.