Hayat Sigortaları

Hayat sigortaları, sigortalıya aktif durumda sürdürdüğü yaşam standardını pasif dönemde sürdürebilmesini sağlayacak gelir kaynağını temin eden ve zamansız ölüm durumunda geride kalan yakınlarına ekonomik yarar sağlamayı hedefleyen sigortalardır. Sigortalının sigortacıya ödediği prim karşılığında günlük hayatı ile ilgili risklere karşı koruma sağladığı bir metot olarak da tanımlayabileceğimiz hayat sigortalarını, toplum ve fert açısından da ayrı ayrı tanımlamak mümkündür. Toplum açısından hayat sigortası, bir fert ya da grubun yaşamlarına ilişkin mali riskleri transfer ettikleri ve bu transfer nedeniyle bunların belirsiz mali zararlarını karşılamak için fon biriktirilmesine yarayan sosyal bir araçtır. Fert açısından ise hayat sigortası sigortalının sigortacıya prim ödemesi karşılığında esas itibariyle ailede gelir sağlayan kişinin vefatı, ölüm, cenaze masrafları, veraset vergileri vb. masrafların oluşması durumunda koruma sağlayan veya emeklilik geliri ya da başka kullanımlar amacıyla (yatırım) fonları biriktirmek için kullanabilen bir sigorta sözleşmesidir.

Hayat Sigortalarının Sınıflandırılması

Hayat sigortalarının teknik detayına göre birçok sınıflama yapılabilir. Genellikle uzun vadeli menfaat veya meblağ sigortaları olan ve başlangıçta kişinin sigorta süresi içerisinde ölmesi halinde, poliçeden yararlanan kişi veya kişilere ya da sigortalının yasal varislerine toplu para ödenmesi amacıyla düzenlenen hayat poliçeleri, zaman içerisinde, kişilerin emeklilik programlarına bir destek niteliğinde ve nihayet, yatırım amaçlı kullanılır olmuştur. Bu nedenle Hayat sigortaları, “Risk Ağırlıklı Hayat Sigortaları” ve “Birikimli Hayat Sigortaları” olmak üzere iki başlık altında incelenebilir.

Risk Ağırlıklı Hayat Sigortaları ve Risk Ağırlıklı Hayat Sigortaları

Risk Ağırlıklı Hayat sigortalarında sigorta süresi içinde, bu süre genellikle bir yıldır, sigortalının yaşamını kaybetmesi durumunda belirlenen tazminat tutarı kanuni varislere ya da poliçede lehtar olarak belirlenen kişilere ödenmektedir. Birikimli Hayat sigortaları , sigorta süresi en az 10 yıl olan uzun dönemli sigortalardır. Yaşam kaybı, ferdi kaza ve maluliyet teminatlarının yanı sıra toplanan primlerden risk primi, genel gider ve komisyon kesintileri yapıldıktan sonra kalan tutar yatırıma yönlendirilmektedir.

Hayat sigortaları ayrıca kişilerin, kredi yoluyla taşınmaz alımlarında teminat vasıtası, çocukların eğitimlerinin finansman aracı, yatırım aracı ve kişilerin diğer ihtiyaçlarına yönelik olarak çok geniş bir kullanım alanına sahiptir. Hayat sigortası poliçeleri, mal sigortalarında olduğu gibi, sigortalıyı hasar meydana gelmeden önceki mali durumuna getirmeyi amaçlayan tazminat sözleşmeleri değil, menfaat veya meblağ poliçeleridir.

İhtimaller hesabının uygulama alanına konulması ve özellikle insan ömrü üzerindeki araştırmaların matematiksel verilere dayanılarak prim ve riziko tablolarının ortaya konulabilmesi, hayat sigortalarının hızlı gelişmesini sağlamıştır. Daha sonra bu alanda ekonomik öğeler daha fazla ağırlık kazanmaya başlamış ve para değerinin hızlı düşmesi söz konusu alanda olumsuz etki yaratarak hayat sigortalarının önem kazanmasına neden olmuştur.

Hayat Grubu Sigorta Branşları

11 Temmuz 2007 tarihli ve 26579 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2007/1 sayılı Sigorta Branşlarına İlişkin Tebliğ’in A bendinde hayat grubu sigorta branşları; (1) Hayat Sigortası, (2) Evlilik Sigortası, Doğum Sigortası, (3) Yatırım Fonlu Sigortalar, (4) Sermaye İtfa Sigortası, (5) Fonların Yönetimi İşlemi, (6) Kaza (meslek hastalıkları dahil), (7) Hastalık/Sağlık, (8) Tontin olarak sınıflandırılmıştır.

Hayat Sigortası Genel Şartları Çerçevesinde Mevzuat

Sigortanın Kapsamı

Sigortanın tarafları: Sigortacı, sigortalı, sigorta ettiren , lehtar

Hayatı üzerine sigorta sözleşmesi yapılan kişiye "sigortalı" , prim ödemek suretiyle sigortalının menfaatini sigortacı nezdinde sigortalayan kişiye "sigorta ettiren" ve sigorta sözleşmesine doğrudan taraf olabildiği gibi, sigorta ettiren konumundaki diğer bir kimsenin yapmış olduğu sözleşme ile de sigortadan doğrudan veya dolaylı olarak faydalanan kişiye "lehtar" denir. Sigortacı (sigorta şirketi) ise, sigorta teminatını sigortalıya taahhüt eden, prim ödemesi kaydıyla risklere karşı korunmasını sağlayan ve sigortalı açısından sorumluluğun tamamını üstlenerek rizikonun gerçekleşmesi halinde tazminat ödemeyi taahhüt eden kurumdur.

Sigortanın Konusu

Sigortacı, hayat sigortası ile bir kimsenin belirli bir süre içinde veya sözleşmede belirtilen şart ve haller içinde ölümü veya o kimsenin sözleşmede belirtilen belli bir süreden fazla yaşaması ihtimalini ya da her iki ihtimali beraber sigorta edebilir.

Rizikonun Gerçekleşmesi Halinde Hak Sahiplerinin Yükümlülükleri

Hak sahipleri, rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği tarihten itibaren durumu beş gün içinde sigortacıya bildirmek zorundadırlar. Hak sahipleri, poliçeden doğan haklarını talep edebilmek için, ilgili şartlarda belirtilen belgeleri, masrafı kendilerine ait olmak üzere temin ederek sigortacıya verir.

Çeşitli Hükümler

Sigorta Süresi İçinde Beyan Yükümlülüğü

Sözleşmenin yapılmasından sonra, sigortacının izni olmadan, rizikoya etki edebilecek hususlarda meydana getirilen değişikliklerin sekiz gün içinde sigortacıya bildirilmesi gerekir.

Sözleşmenin Yapılması Sırasındaki ve Sigorta Süresi İçinde Beyan Yükümlülüğü

Gerek sigorta ettiren gerekse sigortalı ve temsilci, sigorta sözleşmesinin yapılması sırasında kendisince bilinen ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri bildirmekle yükümlüdür.

Sözleşmenin yapılmasından sonra, sigortacının izni olmadan, rizikoya etki edebilecek hususlarda meydana getirilen değişikliklerin sekiz gün içinde sigortacıya bildirilmesi gerekir.

Ücretsiz Sigorta (Tenzil)

Sigorta ettiren kimse, aksine bir sözleşmeyle süre kısaltılmış olmadıkça en az üç yıllık primi ödedikten sonra sigortadan cayar veya taahhüdüne uymaz ve de sigortayı satın alma (iştira) hakkını da kullanmaz ise, sigortası prim ödenmesinden muaf bir sigorta haline çevrilmiş olur. Bu takdirde sigorta bedeli poliçede ve tarife teknik esaslarında gösterildiği şekilde indirilir. Sigortalı maluliyet, kritik hastalık, vefat gibi tazminat hakkından yararlanmadan sadece yatırılan birikim tutarı üzerinden kâr payı almaya devam eder

Satın Alma (İştira)

Sigortacının, aksine bir sözleşmeyle kısaltılmış olmadıkça en az üç yıllık primi (poliçe özel şartlarında yazılı asgari süre) ödenmiş olan bir sigortayı, sigorta ettirenin talebi ile sigorta poliçesinin geri verilmesi karşılığında ve kâr paylı birikim tutarını ödeyerek poliçede belirtilen şekilde satın almasıdır.

Borç verme (ikraz)

Sigortacı, aksine bir sözleşmeyle kısaltılmış olmadıkça en az 3 yıllık primi ödenmiş sigortada, sigorta ettirenin talebi üzerine ve poliçenin iadesi karşılığında sigorta poliçesi üzerinden ödünç para vermek zorundadır. Sigortalının mensubu olduğu sigorta şirketinden ödünç para alması olarak da tanımlanabilen ikraz, aslında bir çeşit kredi işlemidir. İkraz halinde, poliçeye ilişkin tüm haklar korunur.