Kentsel Ulaşım Sistemleri
Bu bölümde kentsel ulaşım sistemlerinin ne olduğu, hangi konuları kapsadığı, çevresel konularla olan ilişkileri, arsa kullanımıyla ilgili boyutları ve bu kullanımdan kaynaklanan sorunlarla ilgili ne gibi çözüm yaklaşımlarının olabileceği gibi konular üzerinde durulmuştur. Konuyla ilgili güncel örnekler verilerek kentsel ulaşım sistemlerinin geçmişten bugüne gelişimi incelenmiştir.
Kentsel ulaşım sistemleri, büyük şehirlerde yaşayan insanları, bu şehirleri ziyaret eden turistleri, buralarda ticari faaliyet gösteren işletmeleri ve yerel yönetimleri ilgilendiren geniş kapsamlı ve oldukça önemli bir konudur. Trafik yoğunluğu ve park yeri bulma zorluğu, uzun süren ve beklemeli şehir içi yolculuklar, toplu taşımanın yetersizliği, motorlu taşıtların egzoz emisyonlarının hava kirliliğine neden olması, yayaların ve engellilerin kullanabileceği yolların azlığı, kazalar, park yeri ve sosyal alanlar için yeterli arsa bulunamaması gibi herkesi ilgilendiren kentsel ulaşımla ilgili bazı sorunlardır.
Kentsel yerleşim alanlarında arsa kullanımının tarihsel gelişimi ile ulaşım sistemlerinin gelişimi arasında ilişkiler bulunmaktadır. Geçmişte şehirler küçük ve mesafeler kısa iken basit ulaşım araçları kullanılırdı. Fakat mesafeler uzaklaştıkça daha hızlı ve daha uzaklara gidebilen araçlara (otomobil vb.) ihtiyaç duyuldu. Daha hızlı araçlar keşfedildikçe de mesafeler uzaklaştı ve insanlar şehir merkezlerinden uzaklaştı. İnsanların şehirlerdeki yayılımı ve yerleşimi ulaşım sistemlerinin gelişimi ile doğrudan ilişkilidir ve bu bölümde bu ilişkilere değinilmiştir.
Geçmişte kentsel planlamada ulaşım ve yollar için sadece yaya yürüme yolları düşünülerek çok az bir alan öngörülmekte iken, günümüzde iki şeritli bir otomobil yolu bile yeterli görülmemektedir. Özellikle şehir merkezlerindeki trafiği kaldırabilmesi için bu bölgelerdeki yolların 3 ya da 4 şeritli olması gerekmektedir. Bunun bir sonucu olarak şehirlerin planlanmasında ulaşıma ayrılan payların iyi düşünülerek yeterli miktarda olması önemlidir.
Kentsel ulaşımda güncel bir başka trend ise çevreci uygulamalardır. Kentsel ulaşım sistemlerinde şehir nüfusuna bağlı olarak yürüme, bisikletle ulaşım ya da otomobil kullanımı gibi tercihlerin yerine göre birbirilerine karşı ağırlık kazanması söz konusu olmaktadır. Belediyeler çevreci toplu taşıma araçlarına ağırlık vermekte ve araç üreticileri de çevreci taşıma araçları üretmektedir.
Kentsel ulaşım sistemleri için özellikle kalabalık şehirlerde genellikle sorunların çok olduğu görülmektedir. Yoğunluğun olduğu her yerde bu tür problemlerin yaşanması normal gibi görünmektedir. Bu gibi problemlerin iyileştirilmeye çalışılması için belediyeler ve yerel yönetimler araştırmalar yapma, simülasyon vb.yöntemlerle bilimsel çalışmaları destekleme ve yeni yöntemler bulma eğilimi içindedirler.
Şehir merkezînin yakın çevresinde oluşan banliyö bölgelerinin ilk oluşumunda etkili olan faktörler arasında arsa bulunabilirliği, arsa maliyeti, çevrenin temizliği ve sakinliği, güvenlik ve ulaşım olanakları sayılabilir. Fakat bütün bu faktörlerin ötesinde kara yolları tarafından belirlenmiş otomobil yollarının geçiş bölgeleri bu banliyö bölgelerinin oluşumunda çok önemli bir rol oynamaktadır.
Kentsel ulaşım sistemlerinde geleceğe yön verebilecek birtakım yeni yaklaşımlar geliştirilmektedir . Bunlardan bazıları sürücüsüz (oton om) araçlar, elektrikli/hibrit araçlar ve hyperloop taşıma sistemleri şeklinde sıralanabilir.