Osmanlı Devletinde Spor III: Tanzimat’tan Cumhuriyete
1839 Tanzimat Fermanından 1922 Milli Mücadelye dönemine kadar Türk vücut sistemi ve spor faaliyetleri modernleşme ve batılaşma ekseninde ele alınmaya çalışılmış, dönemin siyasi elitlerinin tutum ve görüşleri doğrultusunda spor alanında inişli çıkışlı bir yol izlemiştir.
Tanzimat'tan II. Meşrutiyet'e Spor (1839-1908)
Tanzimat'tan II. Meşrutiyet Dönemine kadar Abdülmecit , Abdülaziz ve II.Abdülhamit'in uygulamaları beden eğitimi ve spor faaliyetlerini doğrudan-dolaylı ve olumluolumsuz yönde etkilemiştir.
Siyasi ve Sosyal Arka Plan: Tanzimat fermanı sarsılan devlet otoritesi ve savaşlar kaybeden ordunun modernleştirme çabalarıyla ilan edildi. Yetersiz kalınca Islahat Fermanı devreye girdi. II. Abdülhamit'in tarih sahnesine çıkışı Meşrutiyet idaresini canlandırdı ve çağdaş atılımlar için Osmanlıyı heveslendirdi, ancak Jön Türklerin devreye girişi, atılımları yavaşlattı, durdurdu ve geriletti. II. Abdülhamit'in siyasi manevraları Jön Türkleri büyüterek önce II. Meşrutiyet'in ilanına ardından İttihat Terakki Partisi'nin iktidarına neden oldu. Sosyal hayat canlandı, özgürlükler artı ve ayrımcı unsurlar güçlendi. Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı İttihat ve Terakki Partisi’ni sert tedbirler almaya sevketti. I. Dünya Savaşı İttihatçıların ülke dışına çıkmasına ve partinin de kapanmasına sebep oldu.
Spor Uygulamaları ve Örgütlenmeleri: Tanzimat ilan edildiğinde Türkler vücut kültürü açısından çok zor durumdadır. Bu durum doğal olarak orduya yansımaktadır. Düzen alıştırmaları ve yürüyüşlerle başlayan ordu içi uygulamalar meç, süngü ve avcı talimleriyle devam etmektedir. Ordu için gerekli olan atların temini için açılan haraların verimsizliği tekrar kapanmasıyla sonuçlanmıştır. II. Abdülhamit’le birlikte ordu içine giren jimnastik faaliyetleri, Jön Türk kadrolarının ordu ve okul yapılarında bulunmasından dolayı zamanla dışlanmıştır. Hekim İsmail Paşa’nın çevirdiği Risale-i Jimnastik kitabından sonra gündeme gelmeye başlayan jimnastik kavramı, Paris’te kurulan Mekteb-i Osmani’de uygulama alanı bulmuş ve oradan askeri okullara taşınmıştır. 1869’da Maarif-i Umumiye Nizamnamesinde jimnastik dersi Osmanlı topraklarındaki tüm rüştiyelere konuldu. Amaç, devlete ve topluma sağlıklı, güçlü ve faydalı vatandaşlar yetiştirmektir. Fransız modeliyle kurulan Mekteb-i Sultani, Abdülhamit döneminin beden eğitimi ve spor faaliyetleri açısından en hareketli kurumudur. II. Meşrutiyet dönemine kadar jimnastik ve batılı sporlar Mekteb-i Sultani'de süresiz uygulanmıştır. Yabancı uzmanların öncülük ettikleri faaliyetler zamanla Türk uzmanların yetişmesini sağlamıştır. Oysa II. Abdülhamit’in tahta çıkmasıyla birlikte ordu dâhil birçok alanda bu tür faaliyetler askıya alındı. Kulüpçülükte ise azınlıkların ve yabancıların rahat ettikleri bir ortamda Türkler hep engellemelerle karşılaşmıştır. Osmanlıda ilk kulüpler yabancılar tarafından kurulmuş, Türkler ise ancak Abdülhamit’in son dönemlerinde bunu başarabilmiştir.
II. Meşrutiyet'ten Millî Mücadele'ye Spor (1908-1919)
II. Meşrutiyet ile Mustafa Kemal Paşa'nın 19 Mayıs 1919'da Samsuna çıkması arasındaki süreyi kapsar. Önemli reform ve modernleşme çabalarının beden eğitimi ve spor faaliyetlerini geliştirdiği görülmektedir.
Siyasi ve Sosyal Arka Plan: Enver ve Niyazi Bey’in Makedonya’daki silahlı isyanı II. Abdülhamit’in ikinci defa Meşrutiyet’i ilan etmesiyle sonuçlandı. Parlamentonun açılması, İttihat Terakkinin iktidar olması, 31 Mart Vakası, Balkan Savaşları, Bâb-ı Âli Baskını ve I. Dünya Savaşları bu dönemin önemli siyasi vakalarıdır. Avrupa fikir akımlarından (hümanizm, pozitivizm, Sosyal Darwinizm ve milliyetçilik) etkilenen İttihatçılar, politika üretirken tüm bu akımlardan belli oranda istifade etmiştir. Dolayısıyla, İttihat ve Terakki Partisinin tek sesli olmadığı, birçok görüşü içinde barındırdığı söylenebilir. Bu yüzden batılılaşma, İslamcılık ve Türkçülük bu dönemin en etkin siyasi görüşleridir. I. Dünya Savaşının kaybedilmesi ,Türkleri Mondros Ateşkes Antlaşmasına zorlamış ve işgal güçlerinin Türk topraklarına girmesine neden olmuştur. Ordusunun elindeki silahlar toplanarak dağıtılmıştır. II. Meşrutiyet Döneminde sosyal hayat başlangıçta özgürlükçü bir yapıya sahiptir. Bu olumlu hava Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı ve azınlık grupların tavırlarından dolayı zamanla değişmiştir. Savaşlar Osmanlı ekonomisini bitirme noktasına getirmiş ve halk olduğundan daha fazla fakirleşmiştir. II. Abdülhamit’in vücut kültürü üzerindeki olumsuz etkisi ve salgın hastalıkların yaygınlığı Osmanlı toplumunu güçten düşürmüştür.
Spor Uygulamaları ve Örgütlenmeleri: İttihat ve Terakki Partisi’nin iktidara geldikten sonra yoğun olarak uğraştığı alanların başında beden eğitimi ve spor politikaları gelir. Çünkü savaşların çıkardığı ağır tablo acil ve hızlı asker sirkülasyonuna ihtiyaç duymaktadır. Ancak ilk girişimler henüz daha savaşların başlamadığı ve Meşrutiyetin özgürlükçü ortamının yayıldığı günlerde Türkçülük fikirlerinin beden eğitimi ve spora uyarlanmasıyla gelmiştir. Toplumun özgürleştirilmesi ve sosyalleştirme çabaları Cemiyetler Kanunu’nu devreye sokmuş, kulüpçülüğün yolu açılmıştır. Savaş ortamının olumsuz getirilerinin kırılması, özgüven ve moral değerlerinin yükseltilmesi için devreye sokulan at yarışları ve idman bayramları İttihat ve Terakki Partisinin en dikkat çekici sosyal politikaları olarak görülmektedir. Bu dönemde sporla ilgili birçok kulüp ve cemiyet kurulmuştur. Sıcak savaş ortamı Türk askerlerinin fiziksel olarak hazırlanmasına imkân vermese de savaş elzemi atçılık için bir takım kurumsal adımlar atılmıştır. Doğu Cephesinin zorlukları ise modern kayakçılığı Erzurum Palandöken Dağlarında ordunun küçük bir yapısı hâline getirmiştir. Sağlıklı bireyler ve güçlü nesiller yetiştirilmeye dönük politikalara uygun olarak eğitim programlarına beden eğitimiyle ilgili dersler konulmuştur. Selim Sırrı Bey, Osmanlı okul sisteminde çok boyutlu yapısıyla İsveç jimnastikleri uygulanmaya başlanmıştır. Balkan ve I. Dünya Savaşı sırasında eğitim paramiliter yapıya dönüşmüştür. Toplumun topyekün savaşa hazırlanması maksadıyla sivil hayata dönük paramiliter amaçlı birçok cemiyet ve dernek kurulmuştur. İttihat ve Terakki Partisi, genel olarak beden eğitimi ve spor faaliyetlerini, vücut dayanıklılığını artırarak zayıf düşmüş bedenleri topluma kazandırmak ve sağlıklı bir toplumu oluşturmak için kullanmaktadır. I. Dünya savaşından sonra başlayan işgaller Türklerin fiziksel aktivitelerini kısıtlamıştır. İşgal bölgelerinde azınlık ve yabancıların rahatlıkla yaptıkları sportif faaliyetlere Türkler büyük bir oranda ara vermek zorunda kalmışlardır. İşgal altında kalan Türk kulüp ve derneklerin gizli yürüttükleri faaliyetlerle Milli Mücadele bölgesine katkı sağladıkları anlaşılmaktadır.
Milli Mücadele'den Cumhuriyet'e Spor (1919- 1922)
Yokluklar içerisinde geçen Milli Mücadele döneminde beden eğitimi ve spor faaliyetleri verilen savaşlar ve bağımsızlık mücadelesinin gölgesinde kalmıştır.
Siyasi ve Sosyal Arka Plan: Milli Mücadele, 1919-1922 yılları arası işgale uğrayan Türk topraklarının kurtarılması için Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları tarafından verilen mücadele dönemini kapsar. Ordusu dağıtılmış, silahları elinden alınmış, fakir, yorgun ve bitkin bir halkın vermiş olduğu mücadele tarihidir. Milli Mücadele, Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde kongreler ve başarılı savaşlar dönemidir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temelleri bu dönemde atılmıştır.
Spor Uygulamaları ve Örgütlenmeleri: Bu dönemde planlı ve programlı bir beden eğitim faaliyetleri yürütüldüğü söylenemez. Üç cephede verilen savaşlar boş zaman kavramını ortadan kaldırmıştır. Ancak önceki dönemlerden bugüne varlıklarını koruyan kulüp ve dernekler, yenilerinin ekenmesiyle birlikte Milli Mücadeleye destek olmak gayesiyle paramiliter faaliyetlere giriştikleri görülmektedir. Amaç işgallere karşı gençlerin zihni ve bedeni güçlenmeleri saplamaktır.