Yönetimsel Açıdan Spor

20. yüzyıl insanının kentleşmeyle başlayan modern yaşamında kurumsallaşan spor, çağımız insanının toplumsal sistemine derinlemesine girmiş ve toplumsal yapıya göre biçimlenen bir olgu olmuştur. Çünkü spor toplumsal yapının bağımlı bir değişkeni olarak ortaya çıkmakta ve toplumsal -tarihsel oluşum şartlarına göre gelişerek biçimlenmektedir.

Yönetim ve Spor Yönetimi

Tarihsel süreç içerisinde dünyada siyasal, sosyokültürel ve ekonomik açıdan yaşanan en önemli değişimlerden biri de 2. dalga olarak adlandırılan Sanayi Devrimi’dir. Sanayi Devrimi ile birlikte devlet ve toplum yapıları önemli değişimlere uğramış, toplumsal hayat düzeninde yeni yapılar ortaya çıkmıştır. Bu değişimlerle beraber spor, başlangıçtaki eğlence ve oyun amacını aşarak sosyal ve kültürel gelişmenin bir unsuru hâline gelmiştir. Sanayi Devrimi bireysel yaşam biçimlerini değiştirerek yeniden oluşturmakla kalmamış, aynı zamanda yeni toplumsal yaşam biçimleri oluşturarak, bu yeni biçimlerin ruhuna uygun bir kültürel yaşam alanı yaratmıştır. Bu yeni kültürün ürünü olan modern spor, değişik toplum modelleri içerisinde de yeni formlar kazanmıştır. Bu sürece paralel olarak spor kurumsallaşmaya başlayarak, Sanayi Devrimi'nin anavatanı olan İngiltere ve orta Avrupa’da ilk ulusal ve uluslararası örgütler kurulmuştur. Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurumsallaşmış spor örgütleri olmakla birlikte, modern manada ilk spor örgütleri Avrupa modeli esas alınarak kurulmuştur.

Uluslararası Spor Örgütleri

Uluslararası spor yönetimi, hükûmetler arası olmayan çok uluslu çok branşlı Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ile, çok uluslu tek branşlı uluslararası spor federasyonlarının (ISF) “modern sporun tekçi temsil ilkesi doğrultusunda” önderliğinde yönetilmektedir.

Uluslararası Olimpiyat Komitesi

Günümüz spor yönetimi sisteminde Uluslararası Olimpiyat Komitesi en önemli kural koyucu ve denetleyici unsurdur. İsviçre'nin Lozan kentindedir. İsviçre Federal Konseyi tarafından tanınmış, sınırsız süreli, kâr amacı gütmeyen, tüzel kişiliğe sahip, hükûmetler dışı kuruluş olarak görevi olimpik şarta uygun olarak olimpik harekete önderlik etmektir. Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin hedefi; kendisine Olimpik Antlaşma tarafından verilen misyonu, rolü ve sorumlulukları yerine getirmektir.

Olimpik Sistem

Sporu kararlarıyla uluslararası düzeyde yöneten kurumlar arasında esas itibarıyla, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC), millî olimpiyat komiteleri ve birlikleri, uluslararası spor federasyonları, Uluslararası Paralimpik Komite IPC) ve daha özel alandaki düzenlemeleriyle dikkati çeken Dünya Antidoping Ajansı (WADA) sayılabilir.

Uluslararası Spor Federasyonları

Uluslararası spor federasyonları, branşlarının dünya üzerinde bütünlüğünden sorumludur. IOC tarafından farklı kategorilerde tanınarak, uluslararası düzeyde bir/birden fazla branşı yöneten uluslararası sivil toplum örgütü niteliğinde hükûmetler arası olmayan yapılardır.

Millî Olimpiyat Komiteleri / Ulusal Spor Federasyonları

Ulusal spor örgütlenmesini oluşturan iki temel örgüt millî olimpiyat komiteleri ve ulusal spor federasyonlarıdır. Millî olimpiyat komitelerinin esas görevi, olimpik hareketi olimpik şarta uygun olarak ülkelerinde geliştirmek ve korumaktır. Ayrıca olimpiyat oyunlarında ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin hamilik yaptığı bölgesel, kıtasal ya da dünya çapında çok sporlu müsabakalarda kendi delegasyonlarını oluşturur, organize eder ve yol gösterirler.

Avrupa'da Spor Yönetim Sistemleri

Ülkelere göre spor yönetim modelleri farklılık gösterebilir. Örneğin modern spor yönetiminin doğduğu ve kurumsallaştığı yer olan Avrupa ülkelerinin spor sistemleri arasında tarihsel, geleneksel ve ülkelerin yönetim kültürlerine dayalı olarak temel farklılıklar ve yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Avrupa'daki ulusal spor yönetim sistemlerini dört temel yapıda; bürokratik yapılanma, misyoner yapılanma, girişimci yapılanma ve sosyal yapılanma olarak sırayabiliriz.