Sosyal Hizmet Teorileri
Genelci (Bütüncül) Sosyal Hizmet Teorisi
Sosyal hizmet uzmanları, sorun çözme sürecinin her aşamasında müracaatçılarla birlikte çalışmakta, müracaatçılarla kaynaklar arasında bağlantı kurmakta ve kaynakların ulaşılabilirliği için var olan organizasyonlara müdahale etmektedirler.
Sosyal hizmet uzmanları, sorunları tüm yönleriyle ele almakta, sistemlerin kendi aralarındaki ilişkilerden kaynaklanan boyutları analiz etmekte, çevresi içinde birey yaklaşımdan hareket ederek, bireyi etkileyen sorunların dinamiğini çözmeye çalışmaktadırlar.
Genelci sosyal hizmet yaklaşımı bir sorununun birçok boyutu ve birden fazla çözüm yolu olduğu varsayımından hareket eder.
Bireyin mikro düzeydeki bir sorunu aynı zamanda mezzo ve makro sistemlerle olan ilişkilerini de etkilemektedir. Bu nedenle sorunu tek boyutuyla ya da görünen yönüyle ele almak sorunun çözümünü güçleştirmektedir.
Sosyal hizmet uzmanları çeşitli sorunlara, farklı düzeylerde müdahalelerde bulunabilme yeteneğine sahip olmalıdırlar.
Sistem Teorisi
Sistem teorisine göre insan mevcut toplumsal yapının değişmez bir parçasıdır. Her sistemin bir yapısı ve fonksiyonu vardır. Eğer sistem toplumun beklentilerine cevap veremezse ciddi sorunlar yaşanır. Bir sistemde gözlenen bir davranış ya da özellik yalnızca sistemin alt bölümlerini etkilemekle kalmaz, aynı şekilde dış çevredeki diğer sistemleri de etkisi altına alır.
Sosyal hizmet uygulamalarında sorunlu birey ve ailenin davranışlarını açıklama ve değerlendirmede sağladığı kolaylıklar,sistem teorisinin sosyal hizmet uzmanlarınca benimsenmesine neden olmuştur.
Ekolojik Sistem Teorisi
Ekolojik sistem yaklaşımı insanın iç dinamikleri kadar onun yaşamını etkileyecek dış dinamikler üzerinde de odaklaşır. Yaklaşımın birinci vurgusu çevresi içinde bireydir.
Ekolojik sistem yaklaşımı çerçevesinde birey; aile sistemi, arkadaş sistemi, sosyal hizmetler sistemi, politik sistem, inanç sistemi, mal ve hizmet sistemi, iş sistemi, eğitim sistemi ve tabiat sistemi gibi kendi dışındaki çeşitli sistemlerle dinamik etkileşim içerisinde bulunan bir varlık olarak ele alınmaktadır.
Bu yaklaşım sorunların, birey ve yukarıda belirtilen sistemler arasındaki olumsuz etkileşim süreçlerinden ve bireysel istemler ile çevresel kaynaklar arasındaki yetersizlikten doğduğunu savunmaktadır.
Güçlendirme Teorisi
Rappopart güçlendirmeyi “herhangi birinin hayatındaki kişisel, zihinsel ve motivasyonel kontrol duygusu” şeklinde ifade etmektedir. Bu tanım başkalarının davranışlarını etkileme yeteneği ile kişisel kontrol duygusunun bileşimini, kişilerin ve toplumların var olan güçlerini arttırmaya odaklanmayı, kaynak dağıtımlarında eşitliğin sağlanmasını, bireysel ve toplumsal sorun ve olguları anlamak için değerlendirmelerin yapılması inancını içerir
Güçlendirme yaklaşımı müracaatçı sisteminde neyin yanlış olduğundan veya neyin olmadığından daha çok neyin olduğuyla ilgilenir.
Bireyin problemlerinin ve kullanabileceği kaynakların farkına varması sağlanarak aslında onun güçlerinin ortaya çıkarılması desteklenir. Güçlendirme sosyal hizmet uzmanlarına önemli bir görüş açısı sağlamaktadır.
Bu yaklaşım çerçevesinde sosyal hizmet uzmanları, müracaatçıların güçleri, çevre olanakları ve müracaatçıların içinde bulunduğu durum üzerinde odaklanırlar,
Probleme odaklanmaktansa müracaatçıların gereksinimlerini tanımlarlar. Bireylerin sorun çözme kapasite ve yeteneklerini önemser, bireysel sorunlar ile toplumsal sorunların ilişkili olduğunu kabul ederler.
Güçlendirme yaklaşımını temel alan sosyal hizmet uzmanları müracaatçılar ile birlikte onlar için değişim sürecine katılırlar.