Siyasal İletişim Çerçevesinde Kamuoyu ve Kamuoyu Araştırmaları

Kamuoyu: Ortaya Çıkışı ve Tanımı

Toplumsal alanda yaşanan siyasal gelişmeler, bireyler arasında siyasal kültürün yerleşik hâle gelmesini sağlamıştır. Siyasal kültürün en önemli dinamiği, alınan kararların konsensüsü üzerindeki uzlaşımdır. Siyasal katılma yoluyla fikirlerin paylaşıldığı, kanaatlerin ortaya konduğu bu alanda yöneten ve yönetilen arasında ilişkinin güçlendirilmesi amaçlanır. Birbirini anlamaya yönelik karşılıklı tanıma demokratik birlikteliği sağlarken bu ilişki dinamiği kopmaya izin vermeyen mücadeleci bir diyaloğa zemin hazırlamaktadır. İnsanların bu yönelimleri siyasal katılımın yoğunluğunu ve çeşitliliğini belirler. Bu davranışların anlamlandırılması toplumsal alanda kamuoyu oluşumunu öne çıkarırken siyasal sistemin yapısı da kamuoyunun niteliğinin belirlemektedir.

Bu bağlamda belirli bir siyasal kültür düzeyinde, katılım gösteren bireylerin davranışlarını anlayabilmek, üretilecek siyasal politikalara yön verebilme açısından önemlidir. Siyasal karar alma sürecini etkilen bir faktör olması nedeniyle kamuoyu siyaset bilimi açısından öne çıkmaktadır. İktidarı elinde bulunduranlar, uyguladıkları politikalar aracılığıyla oy verenlerin düşüncelerini bilmek isterler. Bu doğrultuda seçmen davranışlarını önceden tespit etmek amacıyla kamuoyu araştırmalarına yönelirler.

Bilim insanlarınca kamuoyu kavramı ancak 20. yüzyılın başından itibaren tartışılmaya başlanmıştır. Avrupa’da 18. ve 19. yüzyıllarda sanayileşmenin etkisiyle başlayan kırsaldan kente doğru göç şehirleşmenin artmasına katkıda bulunmuştur. Şehir hayatı yeni kamusal mekânların oluşumunu hızlandırmış, toplumun farklı katmanlarından insanları bu mekânlara çekmiştir. Farklı sınıflardan insanlar bu mekânlarda fikirlerini aktarma fırsatı bulmuş, kamuoyunun oluşumuna katkı sağlamışlardır. Bu dönemde kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması okuryazarlık oranını artırmış, fikir ve görüşler daha hızlı yayılmıştır.

Kamuoyunu Oluşturan Unsurlar

Kamuoyunun oluşumuna yönelik ilk çalışmalar Amerika Birleşik Devletleri’nde başlamıştır. Yapılan çalışmalarda bu konuyla ilgili olan uzmanlar, kamuoyu oluşum sürecinde sosyolojik ve psikolojik etkenleri ayrıştırarak kanaatlerin oluşumunda farklı roller oynadıklarını ileri sürmüşlerdir. Kamuoyu oluşumuna yönelik ilk dönemlerdeki yaklaşımlar, mevcut bir sorun karşısında bireylerin verileri değerlendirerek akılcı çözümler aracılığıyla kamuoyu oluşturduğu iddiasındayken, günümüzde yapılan araştırmalar, somut toplumsal sorunlar karşısında beliren kanaatleri, kamuya ait önceden "biçimlenmiş" tutum ve kanaatlerin tayin ettiğini ortaya çıkarmıştır.

Kamuoyunun oluşumunda etki eden faktörleri Bektaş, iki başlıkta ele almaktadır. Kamuoyunu oluşturan unsurlar kişisel (tutumlar) ve çevresel (ideoloji, nüfus, kültür, yasal ve siyasal kurumlar, kitle iletişim araçları, din ve gruplar) olmak üzere ikiye ayrılır.

Kamuoyu Araştırmaları: Tanımı ve Tarihsel Gelişimi

Dünyada demokratik yönetim biçimlerinin toplumsal alana hâkim olması ile birlikte halkın görüş, düşünce ve eğilimleri, başta siyasetçiler olmak üzere toplumun birçok farklı kesimi tarafından merak edilen bir konu hâline gelmiştir. Halkın görüş, beklenti, düşünce ve eğilimlerini tespit edebilmek amacıyla birtakım yöntemler geliştirilmiştir. Kamuoyu araştırmaları da bu yöntemlerden biri olarak ön plana çıkmıştır. Kamuoyu araştırmalarının ilk örnekleri seçim araştırmaları üzerine odaklanmıştır. Siyasi nitelikli konuları değerlendirmeye tabi tutularak, toplumun siyasi eğilimleri ölçülmeye çalışılmıştır.

Kamuoyu araştırmaları, kavramsal olarak pazar araştırmaları kavramıyla zaman zaman kavram karmaşası yaşamaktadır. Kamuoyu araştırması, alt bir gruba veya daha büyük bir gruba genelleştirmek için kullanılan örneklemden, elde edildiği popülasyondan sistematik, bilimsel ve tarafsız bilgi toplama işlevidir. Kamuoyu araştırmaları hakkında yapılan tanımlamalar incelendiğinde kamuoyu araştırmalarının bireyleri ikna etmek ya da davranışları açıklamak yerine araştırma sonuçlarıyla toplumsal gerçekleri ortaya koymak, tutum ve kanaatleri ölçmek hedef kitlede süreç içerisinde meydana gelen değişimleri tespit etmek gibi amaçlarının bulunduğu belirlenmiştir.

Dünyada Kamuoya Araştırmaları

Tarihte kamuoyu araştırmalarına örnek olarak gösterilen ilk çalışmalar Amerika merkezlidir. 19.yüzyılda yayımlanan basın anketleri bu araştırmaların ilk örnekleridir. 19. yüzyılın son çeyreğinde ise The New York Herald gazetesinin araştırmaları öne çıkarak kamuoyu araştırmalarına yön vermiştir. 20. yüzyıla gelindiğinde ise The New York Daily News en iyi araştırma yapan gazete olarak kabul edilmiştir. Gazete, 1928’den 1980 yılına kadar düzenli şekilde araştırmalar yaparak bu alanda öncülüğünü tasdiklemiştir.

Günümüzde uygulanan temsili örnekleme dayalı kamuoyu araştırmasına örnek teşkil edecek, kamuoyu araştırmalarının ilki, George Gallup tarafından Amerika’da 1936 başkanlık seçimleri öncesinde yürütülmüştür. Sonrasında kamuoyu araştırmaları hem sektörel hem de akademik alanda dünyanın her yerine yayılmıştır. Günümüzde dünyanın birçok ülkesinde kamuoyu araştırma şirketleri ya da temsilcilikleri mevcuttur.

Türkiye'de Kamuoyu Araştırmaları

Türkiye’de kamuoyu araştırmaları dünyadaki gelişmelere paralel olarak şekillenmiştir. Çok partili siyasal yaşama geçişle birlikte siyaset alanında artan rekabet ortamı halkın oy tercihlerinin neler olduğunun merakını doğurmuştur. Yapılan ilk araştırmalar basın anketleri şeklinde olmuştur.

Türkiye’de 1971-1980 yılları arasında kamuoyu araştırmalarının gelişimini beşer yıllık periyodlar şeklinde değerlendirmek gerekmektedir. İlk beş yılı kapsayan arayış döneminde, askerî muhtıra sonrası Türkiye yeni bir siyasal dönemden çıkmak ve sorunlarını aşmak üzeredir. İkinci beş yıllık dönemde ise, ekonomik açıdan büyüyen firmaların kurumsal kimliği inşa eden yeni tekniklerden faydalanma düşüncesi gelişmiş bunun sonucunda araştırmalar yaygınlaşmaya başlamıştır. Kamuoyu araştırmalarının asıl gelişmesi ve kurumsallaşması, 1980’li yıllardan sonra başlamıştır. 1990’lı yıllarla birlikte kamuoyu araştırmalarının konusu ve çalışma alanları da çeşitlenmeye başlamıştır.

Kamuoyu Araştırmalarının Etkileri

Siyasal partiler ve adaylar, seçim kampanyalarında kullandıkları stratejileri önemli ölçüde kamuoyu araştırmalarında kazandıkları bilgiler üzerine inşa etmektedirler. Seçmenlerin beklentilerini bu araştırma sonuçlarıyla karşılaştırarak onlara yönelik doğru mesajlar üretmeye çalışırlar. Seçim dönemlerinin dışında ise kamuoyu araştırmaları seçmenlerin tutum ve davranışlarını, ihtiyaç ve beklentilerini, siyasal aktörlere ileterek, bu kesimlerin politikalar ve çözüm önerileri üretimine katkı sağlamaktadır.