Kredi Riski
Kredi, bir ödünç verme işlemidir. Her ödünç verme işleminde olduğu üzere bir risk içermektedir. Esasen finansal piyasalarda kazancın kaynağı ortada bir riskin bulunmasıdır. Muhtemelen bir risk olmasa finansal piyasalarda tatmin edici bir getiri de sağlanayamayabilir. Bu noktada önemli olan riskin varlığı değil, onun iyi yönetilmesidir. Bununla birlikte hiçbir yönetim tekniği riski sıfırlamayacaktır. Buna karşın bankalar, birincil görevleri olan kredi vermede gerekli ilkelere uyarak ve risk ölçümlerini yaparak kredi riskini mümkün olan en az düzeye indirebilirler.Kredi riski, kredi kullananların bankayla imzalamış oldukları kredi sözleşmesiyle üstlendikleri yükümlülükleri vadesinde kısmen ya da tamamen yerine getirememe olasılığı nedeniyle bankanın karşı kaşıya kaldığı risktir. Zira bankalar, kullandırdıkları kredileri belirli bir vade ile geri alarak yeniden başka müşterilerine kredi vererek kazanç sağlamakta, bu şekilde çalışmaktadırlar. Bankaların kredi riskini yönetebilmesi için öncelikle bu riski ölçmeleri gerekmektedir. Bunu sağlamak için çeşitli kredi riski ölçüm teknikleri geliştirilmiştir. Bankalar bu tekniklerin bir ya da bir kaçını kullanarak kredi riskini ölçmekte ve bunun sonuçlarına göre önlemler almakta ya da müşterisine kredi açmaktan vazgeçebilmektedirler. Günümüzde bu yöntemlerden en yaygını kredi derecelendirmesidir. Ulusal ya da uluslararası derecelendirme kuruluşları kredi talep edenlerin ve hatta ülkelerin mali ve ekonomik durumlarını analiz edip skorlandırmakta ve kredi notları vermektedir. Bu notlar, kredi açan bankalara kılavuz niteliği taşımaktadır. Kredi notu yüksek müşterilere daha düşük faiz oranlarından daha uzun vadeyle kredi kullandırmaları, buna karşılık kredi notu düşük müşterilerine daha yüksek faiz oranlarından ve daha kısa vadede kredi kullandırmaları yahut hiç kredi kullandırmamaları söz konusu olabilmektedir.
Diğer yandan kredi geri dönüşlerinde oluşabilecek aksamalar, genelleştiklerinde makro ekonomik sonuçlar da doğurabilmektedir. Bu durum, yani genel bir kredi geri ödemelerinde yaşanan genel bir sorun, hem bir iktisadi bunalımın habercisi olabilir hem de varolan bir bunalımı ağırlaştırabilir. Bu sebeple de kredi hacimleri, geri dönüşleri gibi parametreler bankaları düzenleyen ve denetleyen kurumlar (TCMB ve BDDK gibi) tarafından da dikkatle incelenmektedir.