Kriz İle İlişkili Kavramlar
Kriz Kavramı
Kriz denildiğinde ilk olarak akla korku, panik, can sıkıcı durum veya stres gibi kavramlar gelmektedir. Kriz aslında içinden çıkılması zor durumdur. Bu bağlamda kişiler, toplumlar, işletmeler veya ülkeler için bir tehdit algısı oluşturmaktadır. Aniden oluşan beklenmedik kötüye gidişin ortaya çıkmasıdır. Krizin en büyük özelliği ayak sesleri duyulsa bile, beklenmedik bir şekilde ani olarak ortaya çıkmasıdır. Kavramsal olarak bakıldığında, “durgunluk ve bunalım” olarak ifade edilebilir. Bunalım durumu kişiler ve kurumlar için olduğu kadar, toplumlar ve ülkeler için de olumsuz bir durumdur. İşletmeler açısından bakıldığında itibar söz konusu ise, üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir olgudur. Çünkü meydana geldiğinde tüm işleyişe ait sistemi felç etmektedir. Yani diğer bir deyişle, kriz anına ve geleceğe dair tüm beklenti ve planları olumsuz yönde etkileyen bir durumdur. İstikrarı bozmaya meyilli olması işletmeler açısından krizi olgusunun titizlikle ele alınması gereken bir yaklaşım olduğunu ortaya koymaktadır.
Risk
Risk kavramı Fransızca kökenlidir. Bu kavram “risque” kelimesinden gelmektedir. Risk belirsizliği ifade eder ve bir olasılıktır. Kararların uygulanmasında sonuçlara ilişkin belirsizliği ortaya koyar. (Sitkin ve Paolo, 1992). Bu açıdan bakıldığında risk, planlanan bir faaliyetin istenildiği şekilde gerçekleşmemesi olasılığıdır. Veya istenmeyen bir olayın veya olayların meydana gelme olasılığıdır. Sözlük anlamı ise, bir zarara veya bir tehlikeye yol açabilecek bir olayın ortaya çıkma olasılığıdır. Bu noktada risk kavramı kaybetmenin nesnel beklentisi olarak ortaya çıkmaktadır. Bu aşamada riskin tanımlanması önemlidir. Risk tanımlanması aşamasında sağlanacak olan tüm bilgiler, karşılaşılması muhtemel problemleri çözme açısından önemlidir. Bu belirsizlikleri minimize etme açısından önemlidir. İşletmeler tüm belirsizlikleri azaltabildikleri oranda başarılı olabilirler. Olası riskler açısından belirsizliklerin azaltılması, karşılaşılabilecek sorunların çözülmesi açısından önemli olacaktır.
Kriz ile İlişkili Kavramlar
Stres
Stres kavramı, üzüntü, kaygı, endişe gibi bir dizi kavramla özdeşleşmektedir. Stres kavramı Latincedir. Bu kavram geçmişte "estrica", eski Fransızca "estrece" olarak ifade edilmekteydi. Kavram 17. yüzyılda felaket, bela ve dert anlamını taşımaktadır. Zamanla kavramın anlamı değişmiştir. Güç, baskı, zor gibi anlamlarında kullanılmıştır. Daha sonra, birtakım güçlerin baskısı sonucunda biçiminin bozulmasına, çarpıtılmasına gösterilen direnç olarak ele alınmıştır. Stres, istenmeyen bir duruma karşı, vücudun tepkisi şeklinde ifade edilmektedir. Bir başka tanımda stres, kişinin sosyal çevresindeki olumsuz şartlar sebebiyle, bedensel ve duygusal yapısına ilişkin çabası şeklinde ifade edilmektedir. Hans Selye’nin ifadesiyle stres, doğru algılanmak ve anlaşılmamak arasında duygusal dalgalanmalar oluşturan ve kişisel gerilimlerin bir yansımasıdır. Bu yönüyle stres işletmelerin ve bireylerin performansını olumsuz yönde etkileyen bir kavramdır. Stres dengeyi bozan anormal bir durumdur. Stres çeşitleri aşağıdaki şekilde ifade edilebilir.
Strateji
Strateji kelime düzenleme sanatı olarak tanımlanmaktadır. Aynı zamanda bir hedef doğrultusunda eylem birliği sağlamayı ifade etmektedir. Askerî terminolojide, ağırlıklı olarak savunma alanında yaygın olarak kullanılır. Artık strateji terimi işletmelerin terminolojilerinde de var olan bir kavramdır. Bu açıdan strateji, belirlenen hedefleri gerçekleştirmek için takip edilmesi gereken yol haritasını belirleme şeklinde ortaya çıkmaktadır. İşletmelerin rakiplerine karşı belirlediği ve uygulamaya çalıştığı hareket tarzları, zamanla sistematik bir tabana oturtulmuştur. Strateji, çok yönlü hedeflere ulaşmak için işletmelerin faaliyetlerini etkin olarak yapabilmeleri için hazırlanan genel programlardır.
Gerilim
Gerilim asıl kullanım şekliyle yüklü bir enerji akımı olarak ifade edilir. Kavram zamanla sosyal bilimler alanında, özellikle kurumsal ve iş alanı açısından oldukça yaygın kullanılmaya başlanmıştır. Zaman zaman kişisel stresin veya olumsuz bir enerji akımının varlığını ifade etmek için yaygın olarak kullanılmaktadır. Gerilim stres durumunun ortaya koyduğu bir yansımadır. Stres kavramına oldukça benzer bir özellik taşımaktadır. Aynı zamanda bir kaygı ve endişe hâli sonucu ortaya çıkmaktadır.
Çatışma
Çatışma rekabet olgusunun olduğu bir durumu ifade eder. Birbirleriyle rekabet eden insanların içsel durumlarını ortaya koyar. Sosyolojik açıdan ise, rekabet sürecinde tarafların davranışları olarak algılanmaktadır. Yaygın bilinen hâliyle çatışma, iki veya daha çok birey arasındaki anlaşmazlıktır. Aynı şey iki veya daha çok gruplar için geçerlidir. Çatışma kişilerin iç âleminde yaşanan bir olgudur. Kişiler arasındaki iletişim tarzının rahatsızlık oluşturmasıyla ortaya çıkmaktadır. Bireyler açısından çatışmanın varlığından bahsedebilmek için, bireylerin uyuşmayan davranışları, düşünceleri veya amaçları var olmalıdır.
Kaos
Kaos, sözcüğü Yunancadan (Khaos) dan gelmektedir. Sözlük anlamıyla kaos "düzensizlik ve karmaşa" olarak tanımlanmaktadır. Boşluk, sınırsızlık, ıssızlık, girdap manalarına gelmektedir. Diğer bir deyişle, aşırı derece karışıklık ve düzensizlik durumu veya düzensiz hâl gibi anlamları ifade etmektedir. Kaos, istikrarsız bir durumu ortaya koymaktadır. Bu nedenle kurumlarda kaos yönetimi önemlidir. Kaos yönetimin istikrarın bozulması durumunda kaybedilen istikrarı tekrar kazandırmak için gerekli tüm faaliyetlerin koordinasyonunu sağlamak olarak tanımlanabilir.
Belirsizlik
Belirsizlik geleceğe yönelik kararlarla ilgili bir kavramdır. Bu kararların gelecekte uygulanış olanağını kestirmek zordur. Bu bağlamda belirsizlik uygulanması planlanan veya tahmin edilen bir olayın özelliklerinin yeterli derecede anlaşılamamasıdır.
Planlama
Plan kavramının, genellikle karar vermekle ilgili olduğu kabul edilir. Kurumlar açısından geleceğe ilişkin doğru kararlar almak oldukça önemlidir. Dolayısıyla geleceği doğru olarak tahmin edebilmek gerekmektedir. İleriyi görerek geleceğe ilişkin tüm faaliyetleri önceden belirlemek planlamanın özünü ifade eder. Planlama, işletmedeki tüm faaliyet sınırlarının ve uygulamaların önceden belirlenmesidir. Planlama hedeflerin ve hedefleri gerçekleştirebilmek için gereken araç ve imkânların belirlenmesi ve seçimi faaliyetleridir.
Bunalım
Bunalım, bireysel, toplumsal ve kurumsal yapılar üzerinde yoğun olarak olumsuz etkiler oluşturabilen rahatsızlıklardır. Bu rahatsızlıklar kimlik bunalımı, ekonomik bunalım, manevi bunalım, ayrılık bunalımı, ergenlik bunalımı şeklinde ifade edilebilir.