Rekreasyon Ekolojisi
Rekreasyonel faaliyetlerin rekreatif etkinliklerin uygulandığı alanlarda meydana gelen kirlilik, doğal kaynakların yanlış kullanımı ekosistemlerin olumsuz etkilenmesi gibi negatif sonuçlar ortaya koyabilmektedir. İlgili olumsuz etkilerin ortaya çıkmaması adına çevre koruma farkındalığına, bilincine ve davranışına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kapsamda katılımcıların rekreasyonel uygulamalarda yer alırken doğanın dengesine dikkat etmesi, çevre problemlerini göz önünde bulundurması ve bu doğrultuda davranış kalıpları geliştirmesi gerekmektedir.
Rekreasyon, Ekoloji ve Ekolojik Ayak İzi Kavramları
Rekreatif etkinlikler özellikle doğal bölgelerde gerçekleştirilen yürüyüş, kampçılık, izcilik, glamping, su sporları gibi faaliyetlerle insanlara ulaşmaktadır. Söz konusu faaliyetler uygulanırken çevre kirliliğinin önüne geçmek adına çeşitli uygulamalar benimsenmelidir. Doğal alanların sürdürülebilir özelliğini koruyarak uygulanan etkinlikler bilişsel, duyuşsal ve davranışsal düzeyde çevreye yönelik olumlu tutum ortaya koyulması ile gerçekleştirilmelidir.
Rekreasyon Kavramı
Rekreasyon bireylerin boş zamanlarında, özgür seçimle, gönüllü olarak, bireysel ya da grup olarak katıldıkları, fiziksel ve ruhsal yenilenmeyi sağlayan, zevk aldıkları, tatmin edici, eğlenceli etkinlikler olarak tanımlanmaktadır. Rekreasyonla ilgili en yaygın tanımın bireylerin boş zamanlarında katıldıkları etkinlikler olduğu ifade edilmektedir.
Hayat boyu sürecek seçim yapma, gönüllü katılım, tatmin kendini ifade etme, macera, yaratıcılık ve sosyalleşme gibi unsurları içeren hobilere verilen isim olarak adlandırmıştır. Rekreasyonun temel özelliklerine bakıldığında; rekreasyonel etkinliklerin seçiminde gönüllülük esastır, özgürlük duygusu barındırmaktadır, faaliyetlere sürekli devam etmek bir şart değildir.
Ekoloji Kavramı
Ekoloji kavramı çevredeki tüm canlıların, içinde bulundukları çevre ve diğer canlılarla olan ilişkilerini betimlemeye yardımcı olan alanı ifade etmektedir. Dolayısıyla çevre ve doğa bilimlerine ekoloji denilmekte olup tüm canlıların birbirleri ve çevreleri ile olan ilişkilerini inceleyen bilim dalına verilen isimi belirtmektedir.
Ekolojik Ayak İzi Kavramı
Yeryüzünün sınırlılık içindeki kaynaklarının azalması ve tükenmeye yüz tutması söz konusudur. Bireysel ve toplumsal yönde kaynakların sınırlılığına yönelik farkındalık ve bilinç oluşturulması gerekmektedir. Aynı zamanda kaynakların doğru kullanımına yönelik önlemler alınmalıdır. Ekolojik ayak izi farkındalığında olan birey yada toplumlar olarak tüketimle biyolojik kapasiteyi dengeleyerek ve ülkelerin ne kadar ekolojik açığa sahip olduklarını ortaya koyarak ekolojik bilinç oluşturup sürdürülebilirlik sağlanmalıdır.
Korumacı çevre yaklaşımlarının benimsenmesi ve sınırlı kaynakların tasarruflu kullanımı baz alındığında ekolojik hassasiyetle çevreye yaklaşmak gerekliliği doğmuştur. Nitekim ülkelerin tüketim miktarı ve şekillerinin, küresel ekosistemlerin biyolojik varlığına yaptıkları etkiyi ortaya koymayı hedefleyen ekolojik ayak izi raporları ve analizleri tek bir gezegenin yeterli olmadığını göstererek, gezegenin ekolojik kapasitesinin çoktan aşılmış olduğunu gözler önüne sermektedir.
İnsanoğlu yeryüzünün sonu gelmeyecek kaynaklara sahip olduğunu düşünmektedir. Bu düşünceden hareketle meydana gelen atıklarını geri dönüştürülemeyecek biçimde çevreye bırakmakta ve çevre kirliliğine yol açmaktadır. Bu döngü çerçevesinde doğanın kapasitesinin aşıldığı ortadadır ancak ekolojik ayak izi doğanın kapasitesini ve insanların etkisini anlamak için önemli ipuçları sunmaktadır.
Ekorekreasyon
Çevre ve ekoloji kavramlarına açıklık getirilmesiyle çevre ve rekreasyonun karşılıklı etkileşiminden kaynaklı olarak çevrenin rekreasyonel kullanımdaki önemi ortaya çıkmaktadır. Eko kavramı çevreyi temsil eden bir birleştirme formu olarak nitelendirilmektedir. Ekorekreasyon ise çevre ve rekreasyon kavramlarının iç içe geçtiği disiplinler arası bir tanımlama, bir çalışma alanı ihtiva etmektedir. Literatürde disiplinler arası çalışmaların önem kazandığı günümüzde ülkemizde bu yenilikçi kavramın açığa çıkmış olması belirli bir çevre kullanılarak değerlendirilmesi söz konusu olan boş zaman aktivitelerinin çevreye duyarlı olarak yapılması hususuna vurgu yapar niteliktedir.
Ekorekreasyon boş zaman etkinliklerinin doğal kaynakların korunması yoluyla, tahrip edilmeden çevre hassasiyeti içinde kullanılarak uygulanmasıdır. Ekorekreasyon açık alan rekreasyonu kavramından ayrıştıran temel unsur, çevre koruma bilinci, duygusu ve davranışıyla rekreasyonel aktivitelere katılımın sağlanması durumudur.
Ekorekreasyonun Özellikleri
Doğa koruma anlayışı ile gerçekleştirilen rekreasyonel etkinliklerin bu doğrultuda planlanması ve insan yaşamının farklı kesimlerinde de benimsetilmesi hedeflenmektedir. Ekorekreasyon, çevre duyarlılığını içselleştirerek ve uygulamalarda, rekreasyonel aktivitelere katılan bireylerin ayrıca çevre duyarlılıklarının artırılmasına katkı sağlanır. Bu durum bir taraftan aktivitelerin daha çevre dostu ortamlarda yapılmasını sağlarken diğer taraftan bireyin çevresel duyarlılığı ve bilincinin yaşamın diğer alanlarına taşıması kazanımını sağlamaktadır. Çevreye yönelik tutumlar 3 grupta incelenmektedir. Ekosentrik (doğa merkezli), antroposentrik (insan merkezli) ve antipatik yaklaşımlardır. Ekorekreasyonist çevre dostudur ve doğa merkezci bir çevre yaklaşımını benimser.