Reklam Fotoğrafçılığının Gelişimi
Disdéri'nin fotoğrafı kitlesel boyutta kullanılabilecek bir araç hâline getirmesi ile birlikte başlayan herkesin fotoğraf sahibi olma hevesi o dönem açısından müthiş bir iş kolunun (Portre Stüdyoları) patlamasına sebep olmuştur.
Fotoğrafın kitlesel boyutta kullanıma açılmasıyla birlikte fotoğraf, değişen/gelişen teknoloji, dönemsel beğeni değerleri ve/veya üreten - tüketen ilişkileri/beklentiler bağlamında da “ikna” unsuru olarak karşımıza çıkmıştır. Dolayısıyla ikna edici/güdüleyici tüketim nesneslerini topluma sunan bir araç kimliğine bürünmüştür.
Günümüzde inandırıcılığın baş aktörü durumunda olan fotoğraf; reklam fotoğrafı formunda toplumun tüketim alışkanlıklarını doğrudan etkileyebilme gücüne sahip bir gösterge durumundadır. Bu durumun farkında olan zihin yönlendiricileri basılı materyallerde fotoğrafı yazı ile birlikte kullanırken renklerden destek almışlar ve bu sayede daha güçlü reklam kampanyalarını toplumsal hafızaya yerleştirebilmişlerdir. Öte yandan sinema ve televizyon gibi hareketli görüntülerin quadrophonic sesler aracılığıyla topluma sunulduğunda ya da tematik cıngıllar aracılığıyla kullanıldıklarında "istenilen tutumların" gelişitirebildiği hatta istenilen yönde tüketim alışkanlıklarının değiştirilebildiğini; bunu yaparken de bilinç altına gönderilen gizli mesajların oldukça etkili olduğunu kavramışlardır. Sonuçta her şey bizlere bir malın başarılı bir biçimde satılabilmesi için gerekli satış stratejisi oyunun bir parçasıdır. Bu doğrultuda reklam fotoğrafları bugün için teknolojinin tüm olanaklarını da arkasına alarak bizlere daha fazla tüketme alışkanlığını kazandırma göreviyle hayatımızın içerisinde bulunmaktadırlar. Reklam ajanslarının her şeyi bir arada yapıp müşteriye paket hizmet verdiği günümüz toplumlarında tasarım en büyük ordu; tasarımın parçaları olan imaj, tipografi ve renk de en büyük silah durumundadır.
Tüketim alışkanlıklarımızı bize sunulanların bizi tüketime sürükletmek için hileli bir güdüleme strateji olduğunu aklımızdan çıkarmadan bilinçli bir şekilde tüketim alışkanlıklarımızı gerçekleştirmemiz gerekmektedir.