Radyo - Televizyon Yayın

Yayın Sistemlerindeki Teknolojik Gelişmeler

Karasal, kablolu ve uydudan gerçekleştirilen analog yayınlar sonrasında sayısal teknolojinin kullanımı, telekomünikasyon ağlarının kurulması, hem biçim hem de içerik açısından radyo -televizyon yayıncılığına önemli katkılar sağlamıştır. 1940 ve 1950 yıllarında yurt içi ve yurt dışı yayınların genlik ve frekans modülasyonlarındaki karışıklığı önleyebilmek için çeşitli antlaşmalar yapılmıştır.

Yayın Sınıflamaları

Yayıncılığa ilişkin ilk gelişmelerden günümüze kadar geçen süreçte geliştirilen tekniklerle televizyon ve radyo yayınları temel olarak üç yolla hedef kitleye ulaştırılmıştır. Bu yayınlar karasal, uydu veya kablo şebekesi üzerindendir.

Radyo, televizyon yayınları, karasal yayın sisteminde alıcılara elektromanyetik dalgalar yoluyla aktarılmaktadır.

Kablolu yayınlar, analog ve sayısal yayın yapan televizyon ve radyo kanalların interaktif sistemleri bir merkezde (head -end) toplayan, fiber optik ya da koaksiyel kablo şebekeleri üzerinden yüksek ses ve görüntü kalitesine sahip çok kanallı sistemleri ifade etmektedir.

Uydu yayınları, radyo ve televizyon yayınlarının uydu aracılığıyla (şifreli veya şifresiz olarak) alıcılara iletilmesiyle gerçekleştirilmektedir.

Televizyon ve radyo yayınlarının sinyalleri dikkate alındığında iki tür yayın sisteminden bahsedilmektedir; analog ve sayısal (dijital) yayıncılık.

Analog Yayın

Analog sinyal iletiminde iklim ve coğrafi koşullar nedeni ile kalite düşebilmektedir. Analog yayınlara erişebilmek, nitelikli görüntü ve ses alabilmek için anten veya yükselticilere ihtiyaç duyulmuştur. Vericiler, antene belirli bir frekansta güç sağlamakta ve elektromanyetik dalgalar ile iletim sağlanmaktadır. Analog yayınların alıcılara sorunsuz ulaştırılması amacı ile kullanılan kablolu yayıncılık ile çok sayıda televizyon ve radyo yayınları kalitesini koruyarak, fiber optik veya koaksiyel kablolar ile alıcılara ulaştırılmıştır. Uydu teknolojilerinin kullanımı ile iki sistemin de olumsuzluklarına çözüm getirilmiştir.

Sayısal Yayın

Sayısal yayın, 1997 yılından itibaren sayısal teknolojinin kullanılması ile sayısal video yayınlama tekniği (Digital Video Broadcasting -DVB) bulunmuş ve sayısal yayına geçiş başlamıştır. Görüntü ve ses sıkıştırma yöntemleri sayesinde bu yayın tekniğinde daha çok kanal analog yayına göre daha kaliteli olarak iletilebilmektedir. Sistemde görüntünün MPEG -2 yöntemiyle sıkıştırılması sayısal televizyon yayıncılığının temelini oluşturmaktadır. Ses için ise Mpeg1, Mpeg2, AAC ve HE -AAC sıkıştırma yöntemleri tercih edilmektedir. Temelde üç standartı bulunmaktadır:

  • SDTV
  • EDTV
  • HDTV

Sayısal yayın için ses ve görüntü verileri paketlenmekte, paketler birleştirilmekte ve bit -dizisi haline getirilmektedir. Bu amaçla televizyon yayınlarında DVB standardının da farklı aktarma yolları bulunmaktadır.

  • DVB -T (Terrestrial): Karasal yayın
  • DVB -S (Satellite) : Uydu yayını
  • DVB -C (Cable): Kablolu yayın
  • DVB -H (Handheld): Mobil cihaz yayını

İnternet temelli yayıncılık, yayınların durdurularak sonradan devam ettirilmesi, yayının geri alınması, zenginleştirilmiş ek içeriğe erişilmesi gibi olanaklara sahiptir. İstenen yayını herhangi bir zamanda izleyebilme (İsteğe Bağlı Video / video on demand/VoD) kullanıcılara set üstü cihazlara veya bilgisayara içerik indirebilme olanağı sağlamaktadır.

İnternet üzerinden yayıncılık iki şekilde yapılabilmektedir; internet televizyonu (IPTV) ve internet üzerinden yapılan yayın (Web TV).

Ülkemizde Radyo ve Televizyon Yayınları

Analog formatta, karasal veya kablolu yayıncılığın ardından Türkiye’de sayısal yayıncılık uydudan gerçekleştirilmeye başlanmıştır. TÜRKSAT 1B uydusunun 1994 yılında yörüngeye oturtulmasıyla yayıncılık alanında dönüşüm başlamıştır. 1997'den 2005 yılına kadar sayısal yayına geçiş gerçekleşmiştir. Uydu (DVB -S) yayınlarının yanı sıra 2006 yılında karasal, 2008’de Türksat ile 17 ilde 8 kanal üzerinden kablolu sayısal yayıncılığa geçiş süreci başlamıştır. TTNET, 2010 yılında Türkiye’nin ilk IPTV platformu olan IPTivibu lisansı ile 3 şehirde yayın yapmıştır.

2011 yılında çıkarılan 6112 sayılı RTÜK Kanunu ile karasal analog yayını sonlandırmak üzere çalışmalar başlamıştır. Kablolu Yayın Yönetmeliği ile kablolu yayın lisansı olan medya şirketleri, hem kablolu yayın hem IPTV yayını yapabilmektedir.