Radyo ve Televizyon Yayıncılığında Örgütlenme Biçimleri
Radyo ve televizyon yayınları, ülkelerin içinde yer alan kuruluşların, sistemlerin içinde örgütlenmektedir. Dolayısıyla herhangi bir ülkedeki televizyon ve radyo yayınlarının içinde yer aldığı kuruluşların örgütlenme şekilleri, ülkelerin; siyasal, ekonomik, yönetimsel ve coğrafik özelliklerine göre değişebilmektedir.
Ulusal (Devlet) Yayın Sistemi
Kamu yayıncılığı olarak da bilindiği ifade edilmiş bu yayın sisteminde yayınların siyasal iktidar ile ilişkisi doğrultusunda yasalara tabidir. Çünkü yayın kanalları doğrudan veya dolaylı olarak devletin elinde bulunmakta ve yayınlar kamunun yararı gözetilerek yapılmaktadır. Bu tür yayın kuruluşlarının giderleri devletin ayırdığı bütçe tarafından veya radyo ve televizyon hizmetlerinden faydalanma karşılığında verilen ruhsat ücretlerinden karşılanmaktadır. Bu yayıncılıkta kamu yararı gözetilmekte olup toplumu çeşitli konularda (eğitim, haber, kültür vs.) aydınlatma temel amaçtır. Bunun yanında halk ile yöneticiler arasında bir iletişim kurulması da kamu yayıncılığının önemli bir noktası olduğu ifade edilmiştir. Ulusal yayıncılığa en iyi örnek BBC olmakla birlikte, Türkiye için bu vazifeyi TRT üstlenmiştir
Hükümet Yayın Sistemi
Hükümet yayın sisteminde ise radyo ve televizyon kanallarının yönetimi doğrudan hükümet -devlet denetiminde varlık göstermiştir. Tarihsel olarak Avrupa’da ortaya çıkan bu sistemde hükümet ve kanallar arasındaki ilişki siyasal iktidarın belirlediği kurallar çerçevesinde gelişmiştir.
Özel (Tecimsel) Yayın Sistemi
Özel girişimci sistemde tecimsel amaçlarla radyo ve televizyon faaliyetleri yer almaktadır. Ülkelerin yasaları kapsamında her türlü gerçek veya tüzel kişilikler radyo ve televizyon kurma ve işletme haklarına sahiptirler. Siyasal iktidar ile ilişkileri ise yasalara tabi kılınmıştır. Türkiye’de 1990’lı yıllardan sonra tecimsel yayın mecraları yaygınlık göstermeye başlamıştır.
Kurumsal Yayın Sistemi
Kurumsal yayın sisteminde ise bir ülkenin yayın sistemini tek başına açıklayan bir faktör olmamakla birlikte, belirli kurumların gerçekleştirdiği yayınları tanımlamak için ifade edilen bir yayın sistemidir. Örneğin; üniversitelerin, meslek gruplarının veya çeşitli kurumların radyo ve televizyon yayınları bu sisteme örnek teşkil etmektedir.
Yasa Dışı Radyo ve Televizyon Sistemleri
Yasa dışı radyo ve televizyon sistemleri, politik veya vergi yükünden kurtulmak amacıyla yayın yapan radyo ve televizyon kanalları bu sistemin içinde değerlendirilmektedir. Bunlar korsan yayınlar ve gizli yayınlar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Unesco'nun Yayın Kuruluşlarını Sınıflandırması
UNESCO yayın sistemlerini üç farklı şekilde sınıflandırmaktadır. Bunlar: Kamu hizmeti yayın sistemi, hükümet yayın sistemi ve özel girişimci yayın sistemi.
Türkiye'de Örgütlenme Biçimleri
Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de yayıncılık devletin eliyle başlamış ve yıllarca devletin tekelinde devam etmiştir. Doğal olarak diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi ülkemizin kendine özgü tarihsel, iktisadi, siyasi ve kültürel koşulları bu yayıncılığın biçim ve içeriğine etki etmiştir .
Dünyada yaşanan teknolojik ve siyasal gelişmeler Türkiye’nin iletişim politikalarını önemli ölçüde etkilemiştir. Özellikle Avrupa’da başlayan tecimsel/özel radyo televizyon yayıncılığı Turgut Özal’ın liberal politikalarıyla örtüşen gelişmelerdi. Özal’ın bu alanla ilgili mevzuat değişikliği talebi ülkede farklı tartışmalara neden olmuş ama konuyla ilgili yasal değişim hemen gerçekleşme imkânı bulamamıştır.
Devlet Tekelinde Yayıncılık Dönemi
Türkiye’de ilk televizyon yayın çalışmaları, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) bünyesinde Yüksek Frekans Tekniği Bilim Dalı öğrencilerine uygulamalı eğitim vermek amacıyla başlamıştır . 1952 -1953 akademik yılında İTÜ Televizyonu Cuma günleri 17.00 -18.00 arasında düzenli yayına geçmişti. Ne var ki bu yayınları izlemek isteyenler, İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Gümüşsuyu’ndaki binasına gelmek zorundaydılar. İTÜ'nün başlattığı bu yayınlar 1970 yılına kadar sürmüştür.
TRT Dönemi
TRT devlet adına radyo ve televizyon yayınlarını gerçekleştirmek amacıyla, 359 sayılı yasa ile özerk bir kamu tüzel kişiliğine sahip olarak kuruldu. TRT kurulduğu vakit ilk olarak Federal Almanya ile iş birliğine yoluna giderek yardım istemiştir. 1968 -1969 yılları, TRT’nin televizyon yayınları açısından deneme yılları olarak kabul edilir . TRT’nin 1980 öncesi televizyon yayıncılığı eğitim ve kültür -sanat ağırlıklı olmuş ve eğlence yayınları bilinçli bir şekilde geri plana atılmıştır.
1980 Sonrası Yayıncılık ile İlgili Değişiklikler
1960 ve 1971 yıllarındaki kesintilerin ardından, 12 Eylül Askerî Darbesi Türk demokrasisini bir kez daha kesintiye uğramıştır. 12 Eylül 1980 askerî müdahalesinden genel seçimlerin yapıldığı 6 Kasım 1983 tarihine kadar iletişim alanında otoriter kuramın izleri görülmektedir.
Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu (RTYK)
1 Ocak 1984’te yürürlüğe giren 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu ile TRT’nin dışında Radyo Televizyon Yüksek Kurulu (RTYK) oluşturulmuştur. Bu yasanın en önemli özelliği; yayın sonrası denetim ve değerlendirmesini yapmak üzere TRT dışında bir kurumun kurulmuş olmasıdır.
Türkiye’de Özel/Ticari Televizyon Yayıncılığının Başlaması
1989 yılı Ağustos ayında Avrupa’da Liechtenstein Prensliği’nin başkenti Vaduz’da “Magic Boc Incorporated” yayıncılık şirketi kurulmuştu. 1 Mart 1990 tarihinden başlayarak, Eutelsat F5 uydusundan test sinyallerini yayınlamaya başlayan Magic Box Star 1 kanalı, 7 Mayıs 1990’da günde 5 saat yayına geçmiştir. Yayının Federal Alman uydu kanalı SAT1 stüdyolarından yapıldığı açıklanmıştır. Sonraki yıllarda tecimsel birçok kanal kurulmuştur. Yasal mevzuat bu duruma uygun hale getirilmiştir.
3984 Sayılı Radyo ve Televizyon Kanunu ve RTÜK’un Kurulması
8Temmuz 1993 yılında TBMM, “radyo ve televizyon istasyonları kurmak ve işletmek kanunla düzenlenecek şartlar çerçevesinde serbesttir” şeklinde düzenleme yaparak yayıncılık alanındaki devlet tekelini sona erdirmiştir. Bu karardan sonra radyo ve televizyon yayınlarının düzenlenmesi için 1994 yılında RTÜK kurulmuştur. Bu kurulun göreve başlaması ile birlikte 2954 sayılı kanun tarafından kurulmuş bulunan Radyo ve Televizyon Yüksek Kurulu (RTYK)’nun görevi sona erer.