Devlet Protokolü
Devlet protokolü; devlet törenleri ve devlet başkanlarıyla ilgili uygulanan siyasi ve diplomatik kurallar bütünü olarak tanımlanabilir. Bu açıdan konu hem ulusal hem de uluslararası niteliktedir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde devlet protokolü düzenleme ve gerektiğinde değiştirilmesi yetkisi ve sorumluluğu Atatürk'ün Cumhurbaşkanı olarak imzasını taşıyan Ocak 1927 tarihli ve 4611 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürlüğü'ne verilmiştir.
Devlet Protokolünün Tarihçesi
Osmanlılardan önceki İslam ve Türk devletlerinde, müstakil bir müessese şeklinde ve teşrifatçılık ismi ile olmasa da böyle bir görev mevcuttur. Bu devletlerde, bazen teşrifata ait işler ayrı ayrı memurlar tarafından yürütülmüş, bazen de devletin çeşitli memurları, görevleri doğrultusunda teşrifata dair birtakım işleri üstlenmişlerdir.
Teşrifata ait her yeni ihtiyaçla artan ve gelişen usul ve kaideler, ilk defa bazı ilavelerle Fatih Kanunnamesi'nde derlenmiştir. Leysizâde tarafından kaleme ve Abdülkadir Özcan tarafından yayımlanan Kanunname -i Al-i Osman, devlet içindeki kademeleşmeyi yani mertebe sırasını, töresel ve törensel teşkilatı en temel özellikleri ile belirlemektedir.
Kanuni Sultan Süleyman döneminde devletin büyümesi ve ihtişamının artmasına uygun olarak gerek saray gerekse divan ve diğer alanlarda teşrifat kuralları da çoğalmış; bu sebeple bir yetkilinin idaresinde teşrifatın yürütülmesi zaruret olmuştur.
Osmanlı Devleti’nde protokole çok önem verilmiş, devlet yönetim okulu olan Enderun’da protokol kuralları “Teşrifat” dersi olarak yüzyıllarca okutulmuş, protokol bakanlığı olarak sarayda Teşrifat Nazırlığı kurulmuştur. Devletin protokol işlerinden Teşrifat Nazırı sorumlu olmuştur.
Her hükümdar değiştiğinde yapılan cülûs merasimi, arkasından türbeler ziyareti ile Eyüp’te yapılan kılıç kuşanma merasimi, devlet adamlarının divan için toplanması, padişah ile görüşmeleri, askere maaşlarının verilmesi, elçilerin sadrazam ve padişah tarafından kabul edilmeleri, şehzadelerin sancağa çıkması, kutsal topraklara surre gönderilmesi, mutfaktan divan heyetine yemek gitmesi, bir mecliste oturma ve konuşma âdâbı, kısacası bütün bir hayatı şekillendiren teşrifat önceden bilinen ve tespit edilmiş kurallara uygun olurdu.
Osmanlı öneminde teşrifatçının emri altında bir Teşrifat Kalemi bulunmaktaydı. Teşrifatçı dairesinde yevmi, mufassal ve müteferrik olmak üzere müteaddit defterler vardı.
Elçi kabulleri sırasında gerçekleştirilen merasimler ile ilgili kayıtlar Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde teşrifat ile ilgili belgelerin içinde önemli bir yer tutar. İstanbul’a gelen elçiler İslamî emân anlayışı çerçevesinde misafir olarak kabul edilmekte güvenlikleri de dahil olmak üzere tüm masrafları Osmanlı tarafından karşılanmaktaydı. Avrupa’da benzeri olmayan bu uygulamaya tayinat adı verilmekteydi.
Hediye anlamına gelen pişkeş, yabancı hükümdarlar tarafından padişaha takdim edilen hediyeleri ifade etmekle birlikte elçiler, beylerbeyi veya sancakbeyi tarafından gönderilmekteydi.
Yabancı Devlet Başkanının Karşılanması ve Uğurlanması
Yabancı devlet ve hükümet adamlarının resmi ziyaretlerinde veya ülkemizde düzenlenen çeşitli törenlerde, üst düzey sivil ve askeri erkânın karşılanma ve uğurlanmalarında tören şeklinde yapılması gereklidir. Bu tertip karşılama veya uğurlamalarda bulunacak kişiler, ziyaretin veya karşılanacak kişinin hüviyetine göre saptanır.
Şeref Defteri
Şeref Defteri özel olarak yaptırılmış, lüks olarak ciltletilmiş, büyük ebatlı (21x29 cm), çizgisiz ipek kağıtlı, 200 -300 sayfalık özel korumalı bir defterdir.
Şeref Defterinde her sayfa bir ziyaretçiye aittir. Yazılar, takdim edilen koyu mavi mürekkepli dolmakalemle yazılır. Şeref Defteri'nde yer alan yazılar, son yazı tarihinden itibaren 50 yıl geçtikten sonra onay akabinde yayımlanabilir.
Cumhurbaşkanının Yurt Dışı Seyahatleri
11/5/2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi'ne göre Cumhurbaşkanının yurt dışı seyahatlerinde karşılama ve uğurlamada valinin, belediye başkanın, garnizon komutanın ve Cumhurbaşkanlığı tarafından uygun görülecek diğer kişilerin dışında Cumhurbaşkanına vekalet edecek Cumhurbaşkanı Yardımcısı bulunur, bu kişilerin dışında sivil veya resmi görevli bulunmaz.
Cumhurbaşkanının Yurt İçi Seyahatleri
11/5/2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesine göre Cumhurbaşkanının yurt içi seyahatlerinde karşılama ve uğurlamada sadece vali, belediye başkanı ve garnizon komutanı hazır bulunur. Karşılama ve uğurlamada turkuaz halı serilir ve gün doğumundan gün batımına kadar olan sürede gerçekleştirilen seyahatlerde asker/jandarma mangası olur.
Yabancı Devlet Başkanlarına Yazılan Tebrik, Teşekkür, Taziye Mesajları ve Mektuplar
Cumhurbaşkanının yabancı devlet başkanlarına tebrik, teşekkür ve taziye mesajları ile mektuplar Cumhurbaşkanlığı web sitesi, sosyal medya hesapları veya diğer haberleşme araçları kullanılarak yayımlanır.