Baskıresmin Tarihi

Kil ve taş yoluyla çoğaltma eylemini teknolojik boyuta taşıyan süreç, baskı sanatı ya da baskıresim kavramını yaratan nedenlerden biridir.

Baskı tekniklerine ilişkin gelişim incelendiğinde başlangıç ile gelinen nokta arasında insanın kendi ihtiyaçlarını belirleyerek ürettiği ve bu üretimi sanat kavramıyla bütünleştirdiği açıkça görülmektedir. İhtiyaçlarına çözüm üreten insan, bunu ekonomik ve toplumsal faydaya dönüştürürken aynı zamanda tüm bu bağlamlardan bağımsız bir yapıyı yani sanat kavramını yaratmıştır.

Baskıresim, teknik ve yaratıcılık kavramlarının eşzamanlı işlediği bir yapıya sahiptir. Kullanılan baskı materyalinin teknik imkanları ve sanatçının yaratıcılığının buluştuğu süreci tanımlayan baskıresim kavramı bu eylemlerin içinde gelişen önemli bir alandır.

Baskıresim, yaratıcılığı ve teknik deneyimi harmanlayan bir sanat biçimidir. Metinlerin ve resimlemelerin yeniden üretimi bilginin topluma hızla yayılmasına olanak sağlarken aynı zamanda biricik olarak değer gören ve pahalı olan yağlı boya tablolara ait kopyaların sıradan insanların eline ulaşmasını mümkün kılmıştır. Bu nedenle baskıresim, toplumun sanata erişimini sağlayan uygulama olarak değerlendirilebilir.

Daha derinlemesine bakıldığında baskıresim, sanatın temel ilkelerini taşıdığı kadar topluma kolay ve ucuz şekilde ulaşabilmesi yönüyle aslında devrim yaratmış bir sanat formudur.

Ayrıca sanatçının imzasını taşıyor olması da orijinalliğin kanıtı olarak kabul görmüştür. Baskıresim ‘de sanatçının yaptığı her baskıyı imzalaması, baskı sayısı ve uyguladığı tekniğe ilişkin bilgi paylaşımı özgünlük ya da orijinallik tartışmalarını da sonlandırmıştır.

Teknik ilerlemeler ve düşünsel söylemler toplumda değişim yaratırken, sanatın toplumla ilişkisini kuran destekleyici yaklaşımlar da çoğaltmanın sanatla ilişkisini kurarak etkileşimli bir yapı oluşmasını sağlamıştır. Bu yapının en sanatsal aracı afiş olmuştur. Mesaj iletme görevi olan afiş, resimsel imgelerin yazıyla aynı anda algılanmasına yönelik yaklaşımla tasarlanmıştır. Afiş, sokaklarda sergilenerek toplumun sanatla ya da sanatın toplumla ilişki kurmasını sağlamasından dolayı baskıresim tarihinde özel bir yere sahiptir.

Çoğaltılmanın değil çoğaltılmaya değer olanın vurgusunu yapan baskıresim günümüzde yeni uygulama teknikleriyle sanatın içinde önemli bir alan olarak varlığına devam etmektedir.

M.Ö. 3. yüzyılda Çin’de ilk kumaşlara basıldığı görülen ve tüm dünyaya yayılarak birçok amaca hizmet eden tahta baskı tekniği, çoğaltma eyleminin toplumsal faydaya dönük ilk aşamaları olarak kabul edilmektedir.

Kâğıdın bulunması ve dünyaya yayılması baskı teknolojilerinin gelişimini etkileyerek hareketli tip baskı teknolojisinin icadını dolayısıyla kitap yapımını ve bilginin hızla topluma ulaşımını sağlamıştır.

16. Yüzyılda daha kaliteli baskıresimlerin elde edilebilmesi için yapılan teknik arayışlarla geliştirilmiştir. Ahşap kalıplar yapısı gereği çok sayıda ve kaliteli baskıya imkân vermiyordu. Baskı uygulamalarının ticarileşen boyutu dikkate alındığında daha kaliteli ve dayanıklı malzeme ve teknik arayışı kuyumculuk alanında yetişmiş ustaların malzeme ve teknik bilgisiyle harmanlanarak yeni bir uygulama tekniğini yaratmıştır.

Marcantonio Raimondi özellikle ünlü sanatçıların eserlerinin kopyalarını üreten baskı ustası olarak tanınır. Rafael’in ünlü tablosu “Paris’in Yargılanması” isimli tablosu bu kopyalardan biridir.

Birçok sanatçı toplumsal, siyasal ve düşünsel yapının meydana getirdiği değişimi ve bu değişimin bireyde yarattığı etkiyi yansıtmanın ve doğanın sıradanlaşmadan resimsel karşılığını kendi algı dünyasında gerçekleştirmenin yolunu” aramıştır.

Bu anlayışın sanatçı üzerindeki etkisini Francisco Goya’nın eserlerinde de görmek mümkündür.

Litografi, sanatçı için çok kolay bir araç olmuştur. Taş üzerine direk çizim yapılabilmesi ve aynı görüntünün birçok kopyasının kâğıt üzerinde kolayca çoğaltılabilmesi imkânı sağlamıştır.

“Barbizon Okulu” olarak bilinen ekol ’ün manzara resmine kimlik kazandıran yaklaşımında Litografi önemli rol oynamıştır.

Théodore Rousseau (1812-1867), Barbizon Okulu'nun kurucusudur. Rousseau’nun Romantik dönemin önemli isimlerinden biridir.

18. Yüzyılda başlayan Sanayi devrimidir. Her şeyin daha çok ve daha hızlı üretimini sağlayan bu gelişme, sanat ve tasarım kavramlarını ayırmak yerine bir araya gelmesi gerektiği temelinde birleşmiştir.

Art Nouveau sanat akımı doğal ve eğrisel formlardan oluşan bir stille tanımlanmıştır. Seri imalatla üretilen ürünlerin işlevsel, güvenli ve estetik olması fikriyle gelişen ve sanayi devriminin yaşandığı tüm ülkelerde kabul görmesinin temel nedeni eşitlikçi yaklaşıma dayalı felsefesi ile her kesim tarafından benimsenmiş olmasıdır.

Art Nouveau sanat akımının önemli isimlerinden biri de Aubrey Beardsley ‘dir. Aubrey Beardsley, William Morris’in öncüsü olduğu Sanat ve El Sanatları hareketine büyük ilgi duyarak etkilenimini çalışmalarına yansıtmış, dergi ve kitap süslemelerinde oldukça başarılı çalışmalar yapmıştır.

Başlangıçta resim sanatıyla yakın ilişki içinde olan afiş hem teknik hem de etki ve önem açısından gelişimiyle başlı başına değerlendirilerek grafik sanatlar içinde yerini almıştır. Afiş, kitlelere plastik sanatlar yoluyla mesaj veren bir iletişim aracı olmuş o döneme dek rastlanmadık biçimde sokaktaki insana en yakın sanat ürünü olarak değerlendirilmiştir. Bir anlamda afiş, o dönemin sokaktaki sanatı olmuş ve baskıresimle sanatın demokratikleşmesinde önemli bir adım atılmıştır.

Modern sanatların gelişimine zemin hazırlayan her karşı çıkışlar ve çabalar günümüzde sanatın tarihini oluşturan gerçeği anlatmaktadır. Baskıresim de bu alanın parçası olarak sanatın gelişim sürecinde sanatçıya ilham veren ve yaratıcı çözümler sunan özelliğiyle kendine ait tarihi yaratmıştır.