Özel Gereksinimli Çocuklar için Dil Gelişim Etkinliği – I
Dil, insanların iletişim kurmak amacıyla kullandıkları ve çeşitli sembollerle kodlanan bir anlaşma aracıdır. Bu araç sayesinde insanlar istek talep, hizmet alamak gbi birçok temek ihtiyaçalrını karşılarlar. Normal gelişim sergileyen çocuklar; çevreleri ile etkileşim kurmaları sonucunda doğal olarak ve doğal ortamlardaki yaşantıları sonucunda dil gelişimlerini kolay ve hızlı bir şekilde gerçekleştirebilirken, özel gereksinimli çocuklar için dilin kazanımı sorunlu olabilecek alanlardan biri olmaktadır. Bu nedenle özel gereksinimli bireyler için dil ve iletişim becerilerinin kazandırılmasında dilin bileşenlerine ait ilişkileri bilmenin yanı sıra farklı yöntem ve tekniklerle destek hizmetler sunmek gerekmektedir.
Dil, iki temel bileşenden oluşur. Birincisi alıcı dil, ikincisi ise anlatım dili olarak tanımlanır. Böyle adlandırılmasının nedeni çocuğun dili alması ve ona göre hareket etmesidir.
Dil becerileri çocukların ilerleyen zamanlarda sosyal ve akademik yaşantılarını; dolayısıyla yaşam kalitelerini doğrudan etkileyen en önemli gelişimsel becerilerdendir.
Dil çocukların isteklerini ve ihtiyaçlarını ifade etmek, yardım istemek, sohbete katılmak vb. becerilerde çocuğun çevresini kontrol etmesine ve çevresinden daha çok şeyler öğrenmesine hizmet eder.
İletişim ve etkileşime dayalı becerileri geliştirerek çocuğun gelişimine katkı sağlayacak birçok etkinlik planlanabilmektedir.
Çocukların dil ve iletişim becerilerini edinmelerini kolaylaştırabilmek için pek çok öğretim programı geliştirilmiştir. Sağaltıcı, doğal ve bütüncül yaklaşım olmak üzere üç farklı yaklaşım altında toplamak mümkündür.
Sağaltıcı yaklaşımda amaç, çocuğa iletişim için gerekli uygun dil biçimlerini, doğru yapıları ve söz dizimini öğretmektir.
Bu yaklaşımın iki yararı bulunmaktadır:
1 -Öğretim son derece kontrollü koşullar altında gerçekleşmektedir,
2 -Çocukların hedef becerileri çalışabilmeleri için sınırsız iletişim olanağı bulunmaktadır.
Doğal Yaklaşım; Bire bir eğitim şeklinde düzenlenen ve çok sayıda terapi içeren; ancak, genelleme ve doğal dil gelişimi açısından başarısızlığa uğrayan sağaltıcı yaklaşıma bir tepki olarak, son yıllarda iletişim becerilerinin doğal bağlamlarda öğretilmesi üzerinde durulmaya başlanmıştır.
Doğal dil öğretim tekniklerini, dil ve iletişim becerilerinin öğretiminde, doğal ortamlar ve bu ortamlarda gerçekleşen etkinliklerin kullanıldığı yapılandırılmış teknikler olarak tanımlamaktadırlar.
Tesadüfi -öğretimde, doğal olarak gerçekleşen, yetişkin ve çocuk etkileşimlerinin dil ve iletişim becerilerini öğretmek ya da çocuğa edinmekte olduğu dil ve iletişim becerilerini uygulama şansı vermek için öğretim süreci sistematik hâle getirilmiştir.
Bekleme süreli öğretim, dil gelişim geriliği olan öğrencilere daha fazla sözel dili kullanma ve iletişim kurma fırsatı ve yetişkinin sözel ifadelerini taklit etmek yerine, doğal ipuçlarına tepki verme olanağı sunmak için tasarlanmıştır.
Tepki isteme modeli, fırsat öğretiminin bir uyarlamasıdır. Dil becerilerinin bire bir öğretim düzenlemesinden, sınıf ortamına genellemesini sağlamak amacıyla geliştirilmiştir.
Bütüncül yaklaşımın dayandığı ilke, bilginin en iyi öğretiminin bütün, anlamlı ve kişiyle ilgili olarak sunulmasıdır. Çocuklar dili parça parça değil, doğrudan dil bakımından zengin bir çevre içinde ve bir bütün olarak öğrenirler.
Sonuç olarak, özel gereksinimli bireylere dil iletişim becerilerinin kazandırılmasında ; özel desteklere, ayrı öğretimlere, farklı stratejilerin kullanılmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Dil ve iletişim ihtiyacı karşılandığı takdirde yetersizlikten etkilenmiş bireyler; iletişim, sosyal, bağımsız yaşam gibi bir çok beceri alanında gelişim gösterebileceklerdir. Dolayısıyla bu durum soucunda bireylerin sosyal kabulleri artarak toplumla bütünleşme yolunda yarar sağlayabileceklerdir