Zihinsel Yetersizliği Olan Çocukların Eğitimi

Zihinsel ve gelişimsel yetersizliği (ZGY) olan çocukların bilişsel ve diğer gelişimsel özellikleri (bilgiyi kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe aktarma konusunda güçlük çektikleri, dikkatleri kısa süreli ve dağınık olduğu, kavramları geç ve güç öğrendikleri, soyut kavramları anlamada zorlandıkları, öğrenme hızlarının akranlarına göre daha yavaş olduğu, öğrenilen bilgi ve becerilerin sürekliliği ile genellemesinde sınırlılık gösterdikleri, bilişsel, sosyal ve pratik uyumsal becerilerde görülen uyumsal davranışlarda önemli oranda sınırlılık yaşadıkları, bunun yanında zihinsel ve gelişimsel yetersizliğe sahip olan bazı çocuklarda kaba motor becerilere ek olarak ince motor becerilerde gecikmelerin olduğu, dil ve konuşma becerilerin edinim ve kullanımında yetersizliklerin olduğu, öz bakım ve günlük yaşam becerilerinde), bu çocukların birçok alanda sınırlılık yaşamalarının da kaynağını oluşturmaktadır.

ZGY’li çocukların bilişsel özellikleri bilgiyi işlemede bazı sınırlılıklar oluşturmaktadır. ZGY’li çocukların bilgi girdisinde sınırlılığa yol açacak duyusal problemlerinin olmadığı, ancak bilginin işlenmesinde tüm alt alanlarda (hafıza, sınıflandırma, ilişkilendirme, muhakeme etme ve değerlendirme) birincil düzeyde sınırlılıklar yaşadıkları ve bilgi işlemedeki bu sınırlılıkların bilgi çıktısını da olumsuz yönde etkilediği görülmektedir. ZGY’li çocukların gelişimsel özellikleri ve bilişsel sınırlılıkları öğretmenleri öğretim süreçlerinde sürekli uyarlama yapmaya zorlamaktadır. ZGY’li çocukların başarılı bir okul yaşantısına sahip olmaları ve bu anlamda başarılı deneyimler yaşayabilmeleri öğrenme süreçlerinin desteklenmesine bağlıdır.

ZGY’li çocukların gelişimsel özellikleri ve bilişsel gelişimlerindeki sınırlılıklar programların, öğretim, yöntem - teknik ve değerlendirme süreçlerinde bireyselleştirmeyi ve dolayısıyla uyarlamaları gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda ZGY’li çocukların hem akademik hem de sosyal yönden gelişimlerini desteklemek amacıyla ilgi ve gereksinimleri dikkate alınarak programda çok duyulu öğrenmeyi teşvik edecek (Sarı ve Pürsün, 2016) uyarlamalar yapılmalıdır. Kitabın bu bölümünde ZGY’li çocukların eğitiminde öğretimsel uyarlamalar (eğitim ortamlarının düzenlenmesi, program ve değerlendirme temelli uyarlamalar) ile geçiş hizmetlerinin planlanması başlıklarına yer verilmiştir. ZGY’li çocuklar için gerçekleştirilecek öğretimsel uyarlamalar (a) eğitim ortamlarının düzenlenmesi (sınıfın günlük akışının oluşturulması, öğrenme merkezlerinin oluşturulması), (b) program temelli uyarlamalar (beceri ve kavram analizi, doğrudan öğretim modeli ve eşzamanlı ipucu işlem süreciyle öğretim, bireyselleştirilmiş eğitim programlarının geliştirilmesi) ve (c) değerlendirme temelli uyarlamalar (sınava hazırlık, sınavın niteliğinde ve sınav sırasında yapılacak uyarlamalar, sınav sonrası destekler) olmak üzere üç başlık altında tartışılmıştır.

Okul ortamında öğretmenlerin yapacakları akademik faaliyetlerin başarıya ulaşması ve öğrencilerden beklenilen davranışların sergilenmesi, öğrencilerin sosyal kabulleri ve eğitim ortamının öğrencilere sosyal - duygusal rahatlığı sağlayıcı nitelikte olmasına bağlıdır. ZGY’li çocukların gelişimsel özellikleri ve bilişsel gelişimlerindeki sınırlılıklar programların, öğretim, yöntem - teknik ve değerlendirme süreçlerinde bireyselleştirmeyi ve dolayısıyla uyarlamaları gerekli kılmaktadır. ZGY’li çocukların akademik yönden başarılı yaşantılar deneyimlemesinin bir aracı olarak karşımıza çıkmakla birlikte, ayrıca programların yeniden düzenlenmesinin de bir yoludur. ZGY’li çocukların gelişimsel yetersizlikleri, bilişsel ve sosyal - duygusal gelişimlerindeki önemli sınırlılıkları sınavlarda uyarlama yapmayı gerekli kılmaktadır. ZGY’li çocukların bağımsız yaşam becerilerini kazanabilmeleri ve eğitimleri boyunca başarılı deneyimler yaşayabilmeleri, programlar ve ortamlar arası geçişlerin planlanması ile öğretimsel uyarlamaların başarılı bir şekilde yapılmasına bağlıdır.