Osmanlı Eyalet Ordusu II (Eyalet Askerleri 1299-1826)
Kuruluş yıllarında düzensiz birliklerden müteşekkil ordu bünyesine, önce “yaya ” ve “müsellemler ” ardından tımarlı sipahiler ile yeniçeriler dahil edilerek düzenli orduya dönüştürüldü. 15. yüzyılın ortalarına kadar bir savaş düzeninde bunlardan daha çok eyaletlerden gelen akıncılar, azebler, cerehorlar, martoloslar ve voynuklar bulunuyordu. 16. yüzyılda tımarlı sipahiler sayıları ve işlevleriyle ordunun bel kemiği oldular. Ancak yüzyılın sonunda Avrupa ordularında ateşli silahların kullanımına bağlı dönüşüm, en çok tımarlıları etkiledi ve yavaş yavaş ordudan tasfiye edilmeye, geri hizmet bölüklerine dönüşmeye başladılar. Eyalet ordusunda tımarlılardan oluşan boşluğu 17. yüzyıldan itibaren saruca -sekban ve levend gibi paralı askerler doldurdu. Bunlar kâh valilerin “kapu halkı ” olarak kâh merkezi yönetimin “miri levend ” askeri olarak geçici suretle istihdam edildiler. 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren eyalet askerlerinin temini ayanlardan sorulur hale geldi. II. Mahmud ’un merkeziyetçi reformlarıyla modern bir ordu kurularak geleneksel unsurlardan kurtulmaya çalışıldı. Osmanlı eyalet ordusunda görev alan askeri unsurlar aşağıda sırasıyla ele alınacaktır.
Akıncılar
İlk askeri organizasyonlarındandır. Eski Türk “ uc beylik ” anlayışının devamıdır. Devletin kuruluşunda ve genişlemesinde önemli hizmetleri olmuştur. Genellikle “akıncı ailesi ” denilen büyük aileler etrafında ocak şeklinde teşkilatlanmışlardır.
Sınırları korumak, sınır ötesine akın -yağma yapmak, buralardan istihbarat toplamak, imkanlar doğrultusunda fetih yapmak ve savaşlarda öncü ve artçı kuvvet olmak temel vazifeleriydi.
1595 Eflak seferinin sonunda çok azının kurtulabildiği bir baskına uğramışlardır. Bu olaydan sonra ocak bir daha toparlanamamıştır.
Yaya ve Müsellemler
Kendilerine verilen toprakları barış zamanında işleyen sefer zamanında da savaşa katılan yarı zamanlı birliklerdi. I. Murad zamanında geri hizmete alındılar. 16. yüzyılın sonuna kadar varlıklarını sürdürdüler.
Azebler
Öncü piyade kuvvetiydiler. 15. yüzyılın ikinci yarısına kadar Osmanlı ordusunda sayıca önemli oranda temsil edildiler. Ancak sonrasında geri plana itildiler.
Cerehorlar
Paralı askerlerdir. 15. yüzyılda cerehorlar esas olarak Türkler arasından alınırken 16. yüzyılın ortalarından itibaren Hristiyanlaşmıştır. Yüzyılın sonunda amele birliklerine dönüşmüşlerdir.
Martoloslar
Ortodoks Hristiyanlardan oluşan martoloslar savaşlarda yağma ve keşif harekatları düzenlerlerdi. 16. yüzyılın sonunda bir kısmı isyan edip Avusturya tarafına geçince sayıları ve önemleri azaldı. 17. yüzyılda sefer martolosları ortadan kalktı. Muhafızlık ve derbentçilikle görevli gruplar 19. yüzyılın ortalarına kadar varlıklarını sürdürdüler.
Voynuklar
Bulgarlarla özdeşleştirilmiştir. Önceleri muharip kuvvetken 16. yüzyılın sonuna doğru geri hizmete kaydırılmışlardır. Genellikle çayır hizmetleriyle sorumlu tutulan teşkilat, 1878 yılında kaldırılmıştır.
Yardımcı Birlikler/Osmanlı'ya Bağlı Devletlerin Orduları
Türk beylikleri, Bizans İmparatorluğu, Sırp, Bulgar, Makedon, Arnavut, Kırım, Eflak, Boğdan ve Erdel askerleri bağlılıklarının göstergesi olarak Osmanlı ordularının yanında yer almışlardır.
Tımarlı Sipahiler
Tımarın kökenleri Türk -İslam devletlerinde uygulanan ikta sistemine dayanmaktadır. Klasik dönem Osmanlı ordusunun en büyük askeri kuvveti olan sipahiler, bu özelliklerini 16. yüzyılın sonuna kadar sürdürmüşlerdir.
Tımarlı sipahilerin taşrada Osmanlı toprak hukukunun işleyişini temin etmek, asayiş ve güvenliği sağlamak, savaş zamanı sefere katılmak, dirliğinin büyüklüğünce sefere cebelü getirmek, gerektiğinde deniz savaşlarında donanmaya katılmak temel görevleriydi.
Tımarlı sipahiler klasik Osmanlı ordusunun temelini teşkil etmelerine rağmen 16. yüzyılın sonuna doğru savaşlardaki varlıkları peyderpey azalmaya başladı. Ateşli silahların ordularda artmasına ayak uyduramamaları, tayin ve tevcih işlerinde yolsuzlukların artması ve enflasyonun bu azalmada etkisi olmuştur.
17. yüzyılda geri hizmete alınmışlar, 19. yüzyılın ortalarına kadar bu şekilde varlıklarını sürdürmüşlerdir
Kapı Halkları ve Paralı Askerler (Saruca-Sekban,Levent,Deliler)
Tımarlı sipahilerin yerini 17. yüzyıldan itibaren vezirlerin, paşaların, valilerin ve 18. yüzyılda da ayanların kendi kapılarında besledikleri paralı askerlerden müteşekkil “kapu halkları ” almıştır. Paralı askerlerin bir bölümü “miri” statüyle yani maaşları merkezi hazineden ödenerek orduya dahil olmuştur. Peki paralı askerler kimlerdi?
Saruca -sekbanlar: Halktan gönüllü toplanan 50-100 kişilik tüfekli gruplardı.
Levendler: Üç çeşit levend vardı:
Başıboş/Kapısız levend: Toprağından kopmuş (çiftbozan) reaya kökenli paralı askerlerdir. Savaş zamanlarında orduya dahil olurlardı. Barış zamanlarında işsiz kalan kapısız levendler eşkıyalık yapardı.
Kapulu levendat: Levendlerin bir kısmı taşradaki ümeranın yanına yaklaşıyor ve “kapılanıyorlardı ”.
Miri levendat: Savaş zamanlarında devletin topladığı levendlerdi.
Deli(l)ler: Çoğunlukla Slav, Boşnak, Arnavut, Hırvat ve Sırp gençlerinden seçilen, akıncıları andıran paşaların kapı halklarından bir gruptu.
Ayan Orduları
Ayanlar 18. yüzyılda kapılarına levend istihdam ettiler. Savaş zamanlarında ayanlar, besledikleri levendleriyle beraber orduya çağrıldılar. 19. yüzyılın başında ayanlar olmadan sefer organizasyonu yapılamaz hale geldi.
Geri Hizmet Birlikleri
Ordunun savaşmak dışındaki geri hizmetlerini yörükler, canbazlar, tatarlar ve derbentçiler yapardı. Ayıca muharip kuvvetken zamanla geri hizmet bölüklerine dönüşen yaya ve müsellemler, cerehorlar, martoloslar, voynuklar ve tımarlı sipahiler de bu işleri yürütmüşlerdir.
Kale Muhafızları
Osmanlılar kalelere asayiş, sınır güvenliği ve yedek askeri güç tutmak için garnizonlar yerleştirmişlerdir. İki tür birlik bulunurdu.
Doğrudan Merkeze Bağlı Kapıkulu Efradı: Nöbetleşe merkezden gönderilen gerçek yeniçerilerdir.
Dizdara bağlı birlikler: Kalelerin komutanı olan dizdara bağlı birlikler şunlardı: hafif piyade azebler, süvari farisanlar, yeniçeri ocağıyla bağı bulunmayan “yerlikulu yeniçeriler ”, gönüllü paralı askerler, martoloslar, sekbanlar, topçular, top arabacıları, cebeciler, anbarcı, çavuş, müstahfız, kapudan, mehter, din adamları, lağımcı, humbaracı, müsellemler, müteferrika, neccar, kalafatçı, haddad.