Medya Okuryazarlığı ile İlişkili Kavramlar

Medya okuryazarlığına ilişkin temel kavramlar enformasyon, misenformasyon/mezenformasyon, dezenformasyon, manipülasyon, propaganda, sansür, ikna ve önyargı kavramlarıdır. Medya okuryazarlığına ilişkin temel bu temel kavramların detaylı bir şekilde ele alındığı bu bölümün amacı kavramların ne anlama geldiğini, hangi kavramlarla karıştırıldığını ve hangi amaçlarla kullanıldığını aktarabilmektir.

Enformasyon

Enformasyon, Güncel Türkçe Sözlük’te “danışma, tanıtma” ve “haber alma, haber verme, haberleşme” olarak tanımlanmaktadır.

Enformasyon, “Mantıklı bir kanaat ya da deneyimsel bir sonuç sunan, başkalarına sistemli bir biçimde iletişim araçları vasıtasıyla aktarılan olgulara ya da düşüncelere ilişkin düzenli ifadeler dizisi”dir (Bell,1976).

Enformasyon kavramının kullanımı Eski Roma’ya dayanır. Hatta bu dönemde Çiçero gibi felsefi düşünürlerin enformasyon kavramını kullandığı bilinmektedir (Seiffert, 1970).

Misenformasyon / Mezenformasyon

Misenformasyon, gerçek bir bilginin eksik, yanlış bir şekilde iletilmesi olarak da tanımlanmaktadır. Dezenformasyon kavramı ile de çokça karıştırılan misenformasyon kavramında herhangi bir kasıt yoktur ancak dezenformasyonda ise kasıtlı olarak yanlış ya da eksik bilgilendirme söz konusudur.

Dezenformasyon

Misenformasyonda kasıt ve kötü niyet yokken dezenformasyonda kasıt ve kötü niyet söz konusudur.

Dezenformasyon, Rusça “dezinformatzia” dan tercüme edildiği ve 1920’lerin başlarında yine bu ülkede kullanılmaya başlandığı bilinmektedir. Fransa’da ise ‘désinformation’ kelimesi ilk kez 1956’da Fransız Komünist Partisi kurucularından Boris Souveraine’nin “SSCB Hakkında Dezenformasyon: Politbüro’ nun Sırları” adlı makalesinde kullanılmıştır.

Bilgi üzerinde ne tür değişiklikler yapılarak dezenformasyonun ortaya çıkabileceği aşağıdaki şekilde sıralanabilir:

  • Doğrudan yalan bir bilgi üretmek,
  • Bilgiyi gerçek olmayan başka bir bilgi ile harmanlamak,
  • Bilgiyi eksik sunmak (gerçeğin sadece bir kısmını bütünmüş gibi sunmak),
  • Çarpıtıcı bilgi eklemek.

Sansür

Toplumlar, varlıklarını sürdürmek ve iktidarlarını korumak için birçok denetim ve baskı mekanizması geliştirmiştir.

Sansür, “Devlet kurumlarının kitle iletişim aracından yansıyan politik veya gayri ahlaki öğelere ilişkin kısıtlama ve yasaklamaları” (Pearson, 2001) olarak tanımlanabilir.

Sansür kavramı, sıklıkla denetim kavramı ile karıştırılmaktadır. Denetim detaylı bir kontrolü ifade ederken sansür, bu detaylı kontrol içerisinde bir alt alan ve sınırlı bir alan olarak ön denetime odaklanır.

Manipülasyon

Manipülasyon, insanların kendi bilgilerini veya istemedikleri hâlde karşısındakini etkilemek için bilgileri değiştirerek, ekleyip ya da çıkartarak değiştirmesidir.

Günümüzde teknolojik gelişmeler ile birlikte yeni bir manipülasyon türü ortaya çıkmıştır. Dijital (foto) manipülasyon olarak kavramsallaştırılan bu yeni manipülasyon türü, farklı bilgisayar programları aracılığıyla orijinal fotoğraf ve görüntü üzerinde değişiklikler yapılarak, tema ve vurgunun değiştirilmesi ve manipüle edilmesidir.

Propaganda

Birçok insan tarafından yanlış kullanılan propaganda, genellikle konuşmalarda ve yazılarda yer alan ve gerçeklere dayanmayan şişirme ifadelere verilen ad olarak bilinmektedir. Aksine propagandanın içeriği somut gerçeklere dayanabilir, fakat içerik öyle yanıltıcı bir tarzda sunulur ki istenilen tutum ve davranışın sergilenmesine zemin hazırlanır.

Tarihteki en ünlü propaganda posteri olarak kabul edilen Sam amca posteri James Montgomery Flagg tarafından yapılmıştır. Flaag’in amacı I. Dünya Savaşı’na asker toplamaktı ve bu nedenle de I Want You (Sizi İstiyorum) yazılı Sam Amca afişlerini hazırladı. Bu afişler daha sonra II. Dünya Savaşı’nda da kullanılmıştır .

Önyargı

Medya okuryazarlığı ile ilişkili kavramlardan biri olan ön yargı kavramı, insanların yeterince bilgi sahibi olmadıkları bir konuda tahminde bulunması ve kanaat geliştirmesi olarak tanımlanabilir. Genellikle başka kişi ve gruplara karşı hoşgörüsüz, haksız ve ayırımcı düşünce ve tutumları ifade eden önyargının değiştirilmesi de epey zordur.

İkna

Tarihi Aristo’ya dayandırılan ikna kavramı; hedef kitlede tutum değiştirmek üzere yapılan ve kişinin rızasına dayandırılan faaliyetler olarak ifade edilir.

Aristo, iknanın artistik kanıtları olarak değerlendirdiği akıl yürütme (Logos), duygu (Pathos) ve kaynak güvenirliliği (Ethos) gibi ikna unsurlarının bir bireyi veya toplumu ikna etmek için etkili mesaj vermede kullanılması gerektiğini ifade eder.