Eğilim Yüzdeleri Analizi

Eğilim yüzdeleri yöntemi ile bir işletmenin birbirini izleyen dönemlerine ait finansal tablo kalemlerinin temel (baz) alınan döneme göre gösterdiği değişimler artış ve azalışlar olarak tespit edilmekte ve işletmenin gelişme trendi incelenerek bazı değerlendirmelerde bulunulmaktadır.

Bu yöntemin amacı, birbiriyle ilişkili olan finansal tablo kalemlerinin uzun dönemdeki etkileşimini ortaya koymaktır.

Eğilim yüzdeleri analizinde en az 5 yıllık (dönemlik) finansal tablo verilerinin kullanılması gerekir.

Eğilim yüzdeleri yöntemi ile analiz yapılırken birbiriyle ilişkili finansal tablo kalemlerine bakılmalıdır. Birbiriyle ilişkili olarak kabul edilen bazı kalemler; dönen varlıklar ile kısa vadeli borçlar, duran varlıklar ile devamlı sermaye, dönen varlıklar ile duran varlıklar, yabancı kaynaklar ile öz kaynaklar, stoklar ile satışlar, ticari alacaklar ile satışlar, satışlar ile satışların maliyeti, brüt kâr, faaliyet kârı, dönem kârı ve toplam kapsamlı gelir şeklinde sıralanabilir.

Dinamik bir analiz tekniği olan eğilim yüzdeleri analizi uzun vadede işletmenin; varlık yapısında, finansal yapısında, faaliyet sonuçlarında ve verimliliğinde ortaya çıkan olumlu veya olumsuz eğilimleri en iyi şekilde sunar.

Finansal Tabloların Eğilim Yüzdelerine Göre Düzenlenmesi ve Analizi

Bu yöntemde, finansal durum ve kapsamlı gelir tabloları eğilim yüzdelerine göre hazırlanırken bir yıl temel yıl (baz yılı) olarak seçilir. Baz yılındaki hesap kaleminin değeri, mutlak rakam olarak 100 kabul edilir. Daha sonraki aşamada her kalemin baz yılını izleyen dönemdeki değeri, baz yılındaki değere bölünerek eğilim yüzdesi hesaplanır.

Bu yüzdelerin hesaplanması ise herhangi bir yıla ait tutarın temel yıldaki tutara bölünüp 100 ile çarpılması şeklinde bulunur.

Formülü şu şekilde gösterebiliriz: Cari Yıl Oranı=(Cari Yıl Tutarı / Baz Yıl Tutarı) x 100

Baz yılındaki kalemleri 100 kabul ettiğimizde, baz yılını izleyen yıllarda herhangi bir kalemin değeri 100’den büyük veya küçük çıkabilir. Eğilim yüzdesi 100’den küçük çıkarsa bu kalemin baz yılına kıyasla oransal olarak azaldığı, 100’den büyük çıkarsa hesaplanan kalemin, baz yılındaki kaleme kıyasla artış göstermiş olduğu anlaşılır.

Enflasyonun yüksek olduğu ekonomilerde 5 yıldan fazla dönemi kapsayan finansal tablolara ilişkin eğilim yüzdelerini hesaplamak bazı problemlere sebep olabilmektedir.

Yüksek enflasyonun var olduğu ekonomilerde inceleme dönemindeki finansal tablolar, cari dönemdeki finansal tabloların düzenlendiği tarihteki paranın satın alma gücüne göre düzenlenmelidir.

Finansal tablo verilerinin enflasyona göre düzeltilmesinde Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)’nden faydalanılır. Öncelikle bütün yıllar son yılın değerine göre ifade edilmelidir, yani düzeltme katsayısı hesaplanmalıdır. Sonra ise elde edilen enflasyon düzeltme katsayıları, ilgili dönemin tutarıyla çarpılarak enflasyon etkisinden arındırılmış tutarlara ulaşılır.

Analizi yapılan kalemin finansal tablo içerisindeki nispi oranı küçük ve önemsiz ise değerlendirmeler anlamlı olamayacağından eğilim yüzdeleri hesaplanmayabilir. Analiz edilen kalemin baz yılda tutarı yoksa o kalemin trendi hesaplanmaz.

Eğilim yüzdeleri yönteminden beklenen amaçların elde edilmesi, sağlıklı sonuçlara ulaşılabilmesi açısından aşağıda sıralanan faktörlere dikkat edilmesi gerekir:

Eğilim yüzdeleri analizi kalemler arasındaki trendi ortaya koyacak şekilde uzun bir dönemi kapsamalıdır.

Yanıltıcı değerlendirmelere neden olmamak için baz yılı doğru seçilmelidir. Baz yıl olağan üstü durumların görülmediği normal bir yıl olmalıdır.

Uzun dönemde işletme birtakım politikalarında değişikliğe gitmiş olabilir. Bu değişikliklerinde analiz sonuçlarına etkisi dikkate alınmalıdır.

Gelişmekte olan ülkelerde sürekli enflasyon yaşandığından tablolar, enflasyona göre düzenlendikten sonra analiz yapılmalıdır.