Para Teorisi
Tarih açısından incelendiğinde para insalık tarihinde çok eski çağlardan beri kullanılmaktadır.
Para olarak altın ve gümüşün kullanımı sırasında bu paraları muhafaza etmek ve saklamak önemli bir problem olarak ortaya çıkmıştır.
Para, insanların günlük hayatlarında her türlü ekonomik ihtiyaçları için kullandıkları bir araçtır. Makro iktisadi ilişkiler açısından para çok önemli bir değişkendir. Nitekim hükûmetlerin izledikleri önemli iktisat politikalardan biri para politikasıdır. Bu nedenle paranın tanımlanması, ekonomideki işlevlerinin ortaya konulması ve para politikasının etkilerinin anlaşılması önemlidir.
Makro iktisadi ilişkiler açısından para çok önemli bir değişkendir.
Günümüzde para, değişim aracı olma, hesap birimi olma ve değer biriktirme aracı olma işlevlerine sahiptir.
Para geçmişten bugüne 4 çeşit standart kullanark gelmiştir. Bunlardan iki takas ekonomisinin yaygın kullanıldığı mal para sistemi, ikincisi para yerine geçen değerli kağıtlar şeklinde alacak hakkı veren temsili para sistemi. Bu sistem özellikle altın ve gümüşlerin saklanmasında bankerlere emanet edilen kıymetli madenler karşılığında verilen banknot sistemi. Üçüncü olarak ise kağıt para sistemi. En son bankalardaki mevduat hesabına dayanan kaydi para sistemi.
Tarihsel olarak, geçmişte mal para kullanımı yaygınken günümzde kâğıt para sistemi geçerlidir.
Mevduatların ve kredilerin bankacılık sistemi içinde kalması sonucunda kaydi para meydana gelmektedir.
Para piyasasının iki temel bileşeni para arzı ile para talebidir.
Merkez Bankaları, ticari bankalar, mevduat sahipleri ve kredi müşterileri, para piyasasının temel aktörleridir.
Para arzı ile ilgili Klasik görüş, Chicago Yaklaşımı, Gurley-Shaw Yaklaşımı ve krediyi içeren geniş görüş gibi teoriler mevcuttur.
Para arzının, parasal taban ile para çarpanı olmak üzere iki bileşeni vardır.
Para çarpanı parasal tabandaki değişimin para arzını ne kadar artırdığını gösterir.
Parasal taban rezerv para ile açık piyasa işlemleri toplamından oluşmaktadır.
Rezerv para emisyon, bankalar mevduatı, fon hesapları ve banka dışı kesim mevdatının toplamıdır.
Merkez Bankaları kanuni karşılık oranları ve reeskont oranlarını değiştirerek para arzını etkileyebilirler.
Para talebi ile ilgili Klasik ve Keynesyen tabanlı çeşitli teoriler bulunmaktadır.
Keynes'in para talebi teorisine Lİkidite Tercih Teorisi adı verilir.
Keynes'e göre insan 3 amaçla para talebinde bulunur. Bunlar günlük ihtiyaçlarını karşılayabilmek için işlem amaçlı para talebi, gelecekte olabilecek durumları düşünerek şimdiden tedbirli davranabilmek adına ihtiyat amaçlı para talebi en son ise kârlı yatırım fırsatlarını rahatça değerlendirebilmek için spekülasyon amaçlı para talebi.
Klasik para talebi Fisher'in miktar teorisine dayanır