Temel Makro İktisadi Birimler ve İlişkiler
Makro iktisat, iktisat biliminde bir yaklaşımın adıdır. İktisat bilimi kıt kaynaklar ile sınırsız ihtiyaçların nasıl karşılanacağını araştıran bilim dalı; makro iktisat da bu araştırmayı bir ekonominin bütününü ele alarak inceleyen bir iktisat disiplini olarak tanımlanabilir. Bu nedenle makro iktisatta toplulaştırılmış verilerden yararlanıldığı söylenebilir.
Makro iktisadi yöntemin daha iyi anlaşılabilmesi için özellikle Sanayi Devrimi'nden sonra yaşanan gelişmelerin irdelenmesi gerekir. Sanayi Devrimi öncesinde mikro bir bakışaçısıyla bireylerin fayda, firmaların da kar maksimizasyonu elde etmelerinin tüm toplumun refahını artıracağı görüşünden hareket edilmiştir. Buna paralel olarak firmaların minimum maliyetle üretim yapmalarının karlarını maksimum yapacağı varsayılmış ve devletin ekonomiye müdahale etmemesi gerektiği savunulmuştur. Ancak ekonomideki tüm firmaların işçilere düşük ücretler vermesi ve asgari ücret gibi devlet müdahalelelerinin olmaması sonucunda toplam talep düşüşü yaşanmış ve sanayileşen ülkelerde üretilen malların satılmaması sonucu ortaya çıkmıştır. Bu durum 1929 yılında Büyük Buhran olarak adlandırılan ekonomik krize yol açmıştır.
J. M. Keynes tarafından 1936 yılında yayınlanan İstihdam, Para ve Faizin Genel Teorisi adlı eser Makro iktisadın başlangıcı olarak kabul edilir. Keynes o döneme kadar hâkim olan Klasik İktisadı sert biçimde eleştirmiş ve 1929 ekonomik krizinin devletin ekonomiye müdahale etmemesinin sonucu olduğunu ileri sürmüştür. Keynes ekonomik analizlerde mikro veriler kadar makro verilerin de önemli olduğu görüşünden hareket ederek yeni analizlerin yapılmasında öncü görüşler ileri sürmüştür.
Makro iktisadi birimler hanehalklarından, firmalardan, kamu kesiminden ve dış alemden oluşmaktadır. Bu ekonomik birimlerin davranışlarının tespit edilmesi iktisat politikaları aısından büyük önem taşımaktadır.
Makro iktisatta piyasalar ise mal ve hizmet, emek, para ve tahvil piyasalarından meydana gelmektedir.
Bir ülkede iktisadi amaçlar için hükûmetlerce yürütülen ekonomi politikaları iktisat politikası ya da makro iktisat politikası olarak adlandırılmaktadır.
Hükûmetler ekonomiye maliye politikası ve para politikası yoluyla müdahale edebilirler. Bu politikaların uygulanmasına Ortodoks ya da Muhafazakâr İktisat Politikaları adı verilir.
Hükûmetler maliye ve para politikası dışında piyasalara müdahale ederek de iktisat politikaları yürütebilirler. Bu tür politikalara Heterodoks ya da Aykırı İktisat Politikaları denir.
İktisat politikaları dizayn edilirken ekonometri biliminden yararlanılmaktadır.
Ekonometri, istatistik ve matematik prensiplerin iktisada uygulanmasıdır.
Genel olarak iktisat biliminde, özel olarak makro iktisadi yaklaşımda düşünce okullarının ve iktisatçıların görüşlerinin ayrı bir önemi vardır. Her akım ya da iktisatçı iktisadi olaylara yaklaşırken farklı görüşler ileri sürebilmektedirler. Bunun en temel nedeni iktisatçıları kabul ettikleri varsayımların farklı olmasıdır.