Depo Yönetimi

Tüketicilerin bugün alışveriş yapma şekillerinin, davranışlarının, isteklerinin ve beklentilerinin, perakendecilerin müşterileriyle ilişkisi üzerinde kayda değer bir etkisi bulunmaktadır. Perakendeciler kendi tedarik zincirleri boyunca daha yenilikçi olmak zorundadırlar. Bu nedenle işletmeler verimliliği ve etkinliği artırmalı, maliyeti ve stoku azaltmalı ve bununla beraber sipariş sürelerini önemli ölçüde düşürerek müşteri hizmetlerini iyileştirmelidirler. Depo yönetimi, siparişi kusursuz; yani doğru zamanda, tam, hasarsız ve doğru bilgi ile teslim etme konusunda büyük önem taşımaktadır. Geçmişte, depolar çoğunlukla arz ile talebin karşılanmasını sağlamaya çalışan, ham madde - bileşen tedarikçileri ve üreticiler arasında ve üreticiler ile toptancılar ve perakendeciler ve / veya tüketiciler arasında bir stok noktası olarak görülmekteydi. Tedarik zinciri boyunca stok takibi sınırlıydı ve bilgi akışı çok yavaştı, siparişlerdeki değişiklere cevap vermekte geç kalınıyordu, bu da şirketlerin gereğinden fazla stok bulundurmasıyla sonuçlanıyordu. Depolar, ham madde depolanmasında da büyük rol oynamıştır. Arazi ve binalar nispeten ucuz olduğu için önemli miktarda ham madde ve mamul stok tutma maliyeti kabul edilebilir maliyetlerdeydi. O günlerde üretim çalışmaları çok uzun sürdüğü için makineleri, modelleri değiştirmek için pahalı bir süreçti.

Depoya Niçin İhtiyaç Duyulur?

Ekonomi, üreticilerin üreteceği, üretilen ürünün perakendeciler tarafından stoklayacağı ve tüketicilerin satın alacağı beklentisi ile tedarik odaklı bir süreç olarak görülüyordu. Sonuç olarak, amacına uygun olmayan depoların sayısı çoğaldı ve stok sayıları önemli ölçüde büyüdü.

Günümüzün pahalı arazileri, binaları, iş gücü ve enerji maliyetlerini beraberinde getiren pazarda, tam zamanında üretim (JIT), etkili tüketici tepkisi (ECR) ve hızlı tepki (QR) gibi kavramların gelişmesiyle birlikte şirketler sürekli olarak elde tutulan miktarı en aza indirmeyi ve verimi artırmayı düşünmektedirler.

Günümüzde üretimin ürünlerin üretim yerinde değil depoda sonuçlandırıldığı politikaların zaman kazanmak maksadıyla kullanıldığı sıklıkla görülmektedir. Üretim politikaları değişen müşteri davranışları sebebiyle üreticinin ürün özelliklerini daha fazla belirlediği itme tipi sistemlerden, ürün özelliklerini müşteri isteklerinin belirlediği çekme tipi sistemlere dönüşmüştür. Bu da söz konusu döngünün bir tedarik zinciri yerine bir talep zinciri olarak düşünülmesini gerektirmektedir.

Depo Operasyonları

Geçmişte, üreticiler ürettikleri malları perakendecilere aktardılar; bunun için de çok sayıda yerel depo işlettiler ve ürünleri doğrudan depolara teslim ettiler. Daha sonra perakendeciler tedarik zincirlerini önemli ölçüde kontrolleri altına aldılar ve ülke çapında ve yerel depolar kurmaya başladılar. Bu da depo yönetiminin kaderini değiştirdi ve perakendecilerin sahip olduğu ve üçüncü parti lojistik şirketler tarafından işletilen daha büyük, daha çok amaçlı yapılar ortaya çıktı. Depolar, bugünün tedarik zincirleri içerisinde önemli bir unsur olmaya devam ediyor. Çok farklı tedarik zincirlerinde faaliyet gösteren birçok depo türü vardır. Artık sadece stok noktaları değiller. Geleneksel depolama anlayışlarında kayda değer birçok değişiklik meydana geldi ve artık günümüzde çok farklı bir anlayışla yönetilmeleri gerekiyor.