Ahlak
Ahlak en genel anlama biçiminde hangi davranışların doğru ve onaylanan hangilerinin yanlış ve kabul edilmeyen davranışlar olduğunu gösteren bir olgudur. Toplumun olmadığı bir yerde ahlaktan bahsedilemez. Ahlakın olmazsa olmaz koşulu toplumdur. Evrensel bir ahlaktan bahsetmek mümkün değildir.
Ahlakın kaynakları, toplum, din, örf, adet ve gelenekler, insanın doğası ve akıldır. Ahlakın unsurları ise disiplin, sosyal gruplara bağlılık ve irade özerkliğidir.
Toplumun ahlak üzerindeki etkileri kural koyuculuğu ve zorlayıcılığıdır. Toplumsal düzenin sürdürülebilirliği için toplum çeşitli kurallar koyar ve yaptırımlarla da bu kurallara uyulması hususunda bireyleri zorlar.
Durkheim, ahlakın bir olgu olarak ele alınıp incelenmesi gerektiğini düşünür. Yaptığı inceleme neticesinde ahlakın ortak özelliklerini tespit etmiştir. Buna göre ahlak, düzenlenmiş kurallarla insanların birbirlerine karşı davranışlarını belirleme özelliğine sahiptir. Ayrıca, bu kurallar insanlarda alışkanlık haline gelir. Emir ve yasaklar sistemi olan ahlak, insanların karakterini oluşturacak bir disiplinin oluşmasını da sağlar. Bireyde yerleşecek olan ahlaki tutum bireyin kendisindense toplumun yararını öncelemesini sağlar.
Marx'a göre ahlak ancak ekonomik ilişkilerle anlaşılabilir. Alt yapıyı oluşturan ekonomik ilişkiler üst yapı içerisinde olan ahlakı belirleyici bir role sahiptir. Ahlak, hakim sınıfın çıkarlarına göre anlam kazanmaktadır.
Weber sosyolojik çalışmalarını ideal tipler oluşturarak yapar. Weber'in ahlakın toplumsallığına ilişkin bakış açısını anlamak için toplumsal eylem tipolojisine bakmak gerekmektedir. Ahlaki ilişkiyi anlamlandırabilmenin yolunun değer yüklü eylemleri anlamlandırmaktan geçtiğini düşünür. Protestan Etik ve Kapitalizm'in Ruhu adlı eserinde Püriten ahlakın kapitalizmin doğuşuna nasıl zemin hazırladığını anlatmaktadır. Toplumların benimsedikleri değerlerin, inançların bireylerin davranış biçimini nasıl belirlediğini ortaya koymaktadır.
Toplumsal değerlerin benimsetilmesi ve içselleştirilmesi ahlak eğitimi yoluyla sağlanır. Ahlak eğitimi çocukluk dönemindeki sosyalleşme sürecinde verilmediği takdirde sonraki dönemlerde geç kalınmış olur. Ahlak eğitimiyle toplumsal ahlakın sürdürülebilir olması sağlanacaktır. Ahlak eğitiminin sağladığı yararlar arasında en mühimi bireylere içinde bulundukları sosyal gruplara yönelik bir bağlılık kazandırmaktır. Ayrıca ahlak eğitimi bireylere tutkularından arınmanın nasıl sağlanacağını öğretir.
Ahlak, hukuk ve suç birbirlerinden bağımsız değerlendirilemeyecek toplumsal olgulardır. Toplumsal düzeni sağlamak ve sürdürülebilir olması için normlara ihtiyaç duyulmaktadır. Normların olmadığı bir toplumdan bahsetmek mümkün değildir. Aynı şekilde suçun bulunmadığı bir toplumdan bahsetmek de mümkün değildir. Durkheim, suçun varlığının normal, yokluğunun patolojik olduğunu belirtir. Suç her ne kadar toplumların ve bireylerin sürekli mücadele ettikleri bir olgu olsa da, suçun varlığının toplumsal düzen açısından faydaları vardır. Suç, normları belirleyerek ahlaki sınırların belirginleşmesini sağlar. Bu sayede bireyler hangi davranışların onaylanan hangi davranışların toplumca istenmeyen olduğunu bilerek eylemlerine karar verir. Suçun bir diğer yararı ise toplumun üyelerinin sapkın davranışlara karşı bir araya gelerek dayanışma sağlanmasıdır. Ayrıca, suç neticesinde yanlışlıklar tespit edilerek çeşitli değişmeler meydana gelir.
Toplumda var olan çeşitli marjinal gruplar üzerinden oluşturulan tehdit algısı ahlaki panik olarak değerlendirilmektedir. Kavramı Stanley Cohen, Halk Düşmanları ve Ahlaki Panikler başlıklı çalışmasında ortaya atmıştır. Ahlaki panik, özellikle medya organları ve politikacıların lehine işleyen bir ortamı doğurur. Ahlaki panik hiç var olmayan bir sebeple ortaya çıkmamaktadır fakat paniğe sebep olan unsurun etkisi normalde olması gerekenin çok üzerinde olduğu durumda ahlaki panikten bahsedilebilir. Ahlaki panik belirsiz durumlardan ve bilgi eksikliğinden beslenir. Ahlaki panik korku kültürünün oluşmasından, kaosa, suç davranışlarının ortaya çıkmasına kadar çok farklı sonuçların oluşmasına sebep olmaktadır.