Küreselleşme ve Eğitim

Küreselleşme ve eğitim ünitesinin en temel amacı, küreselleşme ve eğitim arasındaki dinamik, iki yönlü ilişkiyi incelemek ve küreselleşmenin eğitim üzerindeki makro ve mikro etkilerini detaylı olarak ele almak; böylelikle de küreselleşme-eğitim ilişkisinin mahiyetini ortaya koymaktır.

Bu amaçlar biraz daha detaylandırıldığı takdirde;

  • Eğitimin ve eğitimle alakalı kavramların tanımlarını öğrenmek,
  • Eğitim ve küreselleşme ilişkisinin iki boyutlu süreçlerini ve etkilerini irdelemek,
  • Küreselleşen dünyada eğitimdeki temel değişimleri anlayabilmek,
  • Küreselleşmenin makro ve mikro olmak üzere eğitim üzerinde farklı etkileri olduğunu ortaya koymak,
  • Küreselleşmenin eğitim üzerindeki etkileri özelinde ortaya koyulan kuramları ve teorik tartışmaları öğrenmek.

Eğitim ve Eğitimle Alakalı Kavramların Tanımı

Eğitim, bizim bugün anladığımız anlamından farklı olarak aslında hayatımız boyunca bizi değiştiren tüm tecrübelerin bütününe denk düşmektedir.

Eğitimin antik dünyadaki kendini bilme temelli tanımı, modern dünyada davranış değişikliği temelinde değişikliğe uğramıştır.

Eğitim modern dönemde daha çok teknik bir faaliyet olarak talim/öğretim odaklı anlaşılmaya başlanmıştır.

Eğitimin altında yer alan öğretim/talim, profesyonel olarak belirli bir mekânda, belirli bir zamanda planlı olarak yapılan eğitime karşılık gelirken terbiye ise daha çok içsel bir eğitime denk düşmektedir.

Genel eğitim kavramının muadili sayılabilecek maarif ile Almancadaki Bildung arasında her ikisinin de talim ve terbiyeyi ihtiva eden yönleri dikkate alındığı takdirde paralellik kurulabilir.

Küreselleşme ve Eğitim

Küreselleşme süreci oldukça ciddi bir toplumsal dönüşüme tekabül ettiğinden bu süreci toplumsal yapıyı değiştirmede fazlasıyla önemli bir toplumsal kurum olan eğitimden ayrı düşünmek olanaksız gözükmektedir. Eğitim, küresel değişim ve dönüşümlerin tam merkezinde yer alan bir kurum konumundadır. Dahası, küreselleşme sürecinin taşıdığı değerlerin dünya sathına ihraç edilmesi ve ülkeler özelinde uygulamaya konulması eğitim kurumu üzerinden gerçekleştirilmektedir. Daha çok neoliberal ekonomik düzeni esas alan bir küreselleşme eğiliminin varlığı, sosyo - ekonomik değişimlerle başlayan bu süreçte sosyo -politik ve sosyo -kültürel dönüşümün de eğitim gibi biçimlendirmeyi esas alan kurumlar aracılığıyla gerçekleştirilmeye çalışılması, küreselleşme -eğitim ilişkisinin dinamik yönünü ortaya koymaktadır.

Küreselleşme ve Eğitimdeki Makro Dönüşümler

Küreselleşme sürecinin dünya sathında meydana getirdiği makro dönüşümler toplumsal yapının bütün toplumsal kurumları kapsayacak şekilde radikal bir zeminde dönüşümüne karşılık gelmektedir. Bu doğrultuda ele alınan temel dönüşümler;

Malumat/Enformasyon Toplumu: Enformasyonun bilginin yerine geçmesi ve küreselleşme süreci ile birlikte neoliberal düzendeki egemen pozisyonunu elde etmesi süreci, enformasyon toplumunu ortaya çıkarmıştır.

Tüketim Toplumu: Küreselleşmenin sosyo-ekonomik boyutunun bir yansıması olarak bireyin bir tüketici olarak konumlandırılması ve böylelikle de tüketici bir toplumun inşa edilmesi süreci, tüketim toplumun varlığını neoliberal küreselleşme açısından vazgeçilmez kılmıştır.

Öğrenme Toplumu ve Hayat Boyu Öğrenme: Enformasyon toplumu ile tüketim toplumunun her ikisinin de sonucu olarak eğitilen değil de öğrenen bireyin ikame edilmesi süreci ve öğrenen bireyin bir hayat boyu sürekli olarak inşa edilmesi süreci de öğrenme toplumunun varlığını zaruri kılmıştır.

Küreselleşme ve Eğitimdeki Mikro Dönüşümler

Küreselleşme sürecinin ortaya çıkardığı mikro dönüşümler toplumsal yapının bir kısmını etkileyecek bir şekilde ülkeler özelindeki nispi ve izafi dönüşümlere karşılık gelmektedir. Bu doğrultuda ele alınan temel dönüşümler;

Vatandaşlık politikalarının dönüşümü: Ulus -devletlerin vatandaşlık ve makbul vatandaş tanımları daha evrensel bir zemine kaymıştır.

Teknolojinin eğitimdeki kullanımında artış: Liberal değerlerle beslenen küreselleşme süreci, ilerleme ve gelişmeyi esas alan bir toplumsal yapının varlığını teşvik etmiş ve teknolojik gelişmeyi de bu yapının merkezinde konumlandırmıştır. Bu yüzden teknolojik gelişme eğitimde de altyapı ve üstyapı değişimlerine sebebiyet vermiştir.

Öğrenim hareketliliklerindeki artış: Küreselleşme ile birlikte ulus- devlet sınırlarının silikleşmesi ve değersizleşmesi, özellikle yükseköğretim düzeyinde gerçekleştirilen -Erasmus tarzı -iş birliklerinin artmasına neden olmuştur.

Eğitim anlayışında paradigma değişimleri: İlerlemecilik eğitim felsefesinin küreselleşme sürecinde dünya çapında idealize edilmesi süreci, Batı dışı ülkelerde eğitim alanında paradigma değişimlerine yol açmış ve ülkemiz dahil birçok yerde eğitimde ilerlemecilik felsefesi benimsenmeye başlanmıştır.

Toplumcu ve bireyci kültürler arasında denge kurma çabası: Küresel kültürün bireyci hususiyeti, daha çok toplumcu kültürlerin dönüşümünü hedef aldığından Türkiye gibi birçok ülke bu iki kültür arasında denge kurma ihtiyacı hissetmiştir.