Herbert Spencer (1820 -1903)

Herbert Spencer 27 Nisan 1820’de İngiltere’nin Derby kentinde doğmuştur. Spencer, sosyoloji disiplini içinde evrim kuramı uygulayan ve ‘en iyi uyum sağlayanın hayatta kalması’ fikrini Charles Darwin’den önce kullanan düşünürdür.

Spencer toplumların basitten karmaşığa doğru bir çizgi takip ettiğini ve doğal hayatta gözlemlediği canlı organizma tasvirini toplumsal hayat için uygulamış, toplum analojisini bir organizma veya bağımsız olarak işleyen bir canlı varlık olarak tasarlamıştır. Belli ölçüde yapısal işlevselci bir tutum takınan Spencer, sosyal yapı içinde kurumların toplumun belli ihtiyaçlarını karşılamak için belli işlevleri yerine getirmesi gerektiğini söylemiştir.

Spencer’ın kuramında olgu ve evrim sadece biyoloji veya sosyoloji için değil aynı zamanda farklı alanlara da uygulanabilir niteliktedir. Spencer, canlı organizma fikrinden etkilenerek sosyal organizma olarak gördüğü toplumu tekil bir organizmaya benzetmiştir. Spencer’ın toplumsal evrim teorisini toplumsal olgular için uyum ve güçlü olanın varlığını sürdürmesi, uyum sağlayamayan ve güçsüz olanın ise yok olması şeklinde özetlemek mümkündür.

Toplumu oluşturan parçalar tarihsel süreç içinde yaşanan değişimlere uyum sağlayamadığı taktirde parçalar arasında uyum bozulur ve bütün (toplum) varlığını sürdüremez hale gelir. Sosyoloji, doğa bilimlerinin (doğal fenomenlerin) yasalarını ortaya çıkarmaya çalışması aynı zamanda toplumsal fenomenlerin yasalarını da ortaya çıkarma çabasındadır. Doğa bilimlerinde olduğu gibi toplumsal hayatta da yasalar olmalıdır, eğer toplumun yasaları yoksa onun fenomenleri içinde düzen, kesinlik ve sistem mümkün değildir.

Spencer’a göre, parça -bütün ilişkisi içinde, toplumun varoluş mücadelesini kazanabilmesi için parçalar kendi arasında işlevsel bir ilişkiye sahip olmalıdır. Spencer’ın sosyolojiye en büyük katkısı geleneksel toplumdan farklılaşan ve karmaşık bir yapıya sahip olan endüstri toplumunun tek bir merkeze sahip olmadığı teorisidir. Spencer’ın toplumsal evrim teorisi basit farklılaşmamış geleneksel toplumlardan karmaşık farklılaşmış modern topluma doğrudur. Spencer’a göre evrimsel süreçte basit toplumlardan bileşik, iki kat bileşik ve üç kat bileşik toplumlara doğru bir değişim söz konusudur. Ayrıca Spencer, askeri ve sanayi toplumlar olarak farklı bir sınıflandırma yapmıştır.

Spencer’a göre toplumsal evrim sürecinde toplumlar henüz yapısal olarak farklılaşmamış, merkezileşmiş siyasal yönetimin ve statüye dayalı katı bir hiyerarşik yapının hakim olduğu askeri toplumlardan, yapısal olarak farklılaşmış, karmaşıklaşmış, merkezsiz ve bireyci nitelikte olan sanayi toplumuna doğru evrim geçirmiştir.

Spencer’ın etkilendiği bir diğer düşünce akımı liberalizmdir. Spencer, liberalizmin ‘laissez faire’ düşüncesini benimseyerek toplumsal yaşam için de aynı düşüncenin geçerli olması gerektiğini, devletin bir gece bekçisi gibi çalışarak toplumsal düzene müdahalede bulunmamasını savunmuştur.

İngiliz sosyolog ve filozof Herbert Spencer, evrim teorisinin erken dönem savunucularından biridir. Baş yapıtı olan Sentetik Felsefe ile biyoloji, psikoloji, ahlak ve sosyoloji ilkeleri üzerine kapsamlı çalışmalar yayınlamıştır. Spencer aynı zamanda sosyoloji ile ilgili üç ciltlik bir çalışma yayınlamıştır ( Betimleyici Sosyoloji , The Study of Sociology ve The Principles of Sociology ). Spencer 19. yüzyılda sadece Avrupa’da değil Amerika’da da ün kazanmış ve Amerikan Sosyolojisi ilk dönemlerinde büyük ölçüde Herbert Spencer’ın fikirlerinden etkilenmiştir.