Kamu Yönetiminde Ağbağ Analizi
Ağ Bilimi ve Ağbağlar
Ağ kavramı gündelik dilde oldukça fazla kullanılan bir kavram olmakla birlikte artan ilgiye bağlı olarak akademik alanda da kullanılmaya başlandığı görülmektedir. Özellikle küreselleşmenin ve bilgisayar-internet teknolojisinin gelişmesiyle ulusal sınırların çoğu zaman önemini kaybetmesinden dolayı, birçok aktörün doğrudan ya da dolaylı olarak bağlantılı hâle gelmiştir.
En geniş tanımıyla ağbağ, bağlantılar öbeği veya ilişkiler yumağıdır. Dolayısıyla bir toplum veya bir kurum içerisindeki ilişkilerin tamamı karmaşık bir ağ bağı oluşturur. Bu karmaşık ilişki yumakları içerisindeki ağbağların üç temel unsuru vardır. Bunlar;
(1) aktörler,
(2) aktörlerin birbirleriyle olan ilişkileri ve
(3) bu ilişkiler yumağının farklı kombinasyonlarının ortaya çıkardığı yapıdır. Bu temel unsurların yanı sıra ilişkilerin yönü ve kuvveti gibi unsurlar da ağbağ yaklaşımı kapsamında değerlendirilmektedir.
Ağ kavramı genel olarak canlı veya cansız birtakım varlıklar (düğümler) ve bunların kendi aralarındaki bağlantılardan oluşur. Ancak yalın bir tanımıyla ağlar, varlıklar arasındaki bağlantılardan oluşmaktadır.
Yapılan ağbağ analizinin düzeyi mikro düzeyde ise aktörler çalışanlar, meso düzeyde ise örgüt içerisindeki birimler ve makro düzeyde ise örgütler arasındaki ilişki yumağı ağbağ analizinin konusu olmaktadır.
Ağbağ Analizinin Tarihsel Gelişim Süreci ve Kuramsal Temelleri
Bir bilim olarak 1736 yılında ortaya çıktığı öne sürülebilen ağ bilimi, esas olarak 21.yy'ın ilk yıllarından itibaren gelişme göstermiştir. Özellikle internetin ve bilgisayar teknolojisinin gelişmesiyle birlikte ağların tespit edilmesi ve çizilebilmesi kolaylaşmıştır. Böylelikle disiplinler arası özelliğe sahip, hesaplamaya dayalı, nicel verilere sahip bir ağ bilimi ortaya çıkmıştır.
Ağbağ Analizi Süreçleri
Sosyal ağların üç temel özelliği vardır: İlk olarak ağbağların belirli sınırları vardır ve bunların belirlenmesi gerekmektedir. İkinci olarak ağbağların özelliği aktörlerin sosyal ağ bağlantılarına sahip olmasıdır. Üçüncü önemli özellik ise sosyal birimdir.
Ağbağların yapı ve işlevlerine ilişkin olarak temel ilke ve işlevleri:
1- Aktörler ağbağlarını kendileri şekillendirirler.
2- Ağbağ yapısında yer alan ağlar aktörleri şekillendirir.
3- Ağbağ yapısında yer alan ağların içeriği önemlidir.
4- Kurulan ağların sonucunda olumlu veya olumsuz etkiler oluşabilir.
5- Ağbağ yapısında yer alan aktörler ve kurdukları bağ türleri birbirlerini etkiler.
Ağbağ analizi oldukça fazla bilimsel süreçten ve kuramsal değerlendirmelerden geçerek günümüzdeki hâlini almış bir yaklaşım ve yöntemdir. Dolayısıyla bu tarihsel süreç içerisinde birçok teoriden ve yöntemden etkilenmiştir. Sonuç olarak ağbağ analizinin eklektik bir yapısının olduğu söylenebilir.
Ağbağ analizi yapılırken temel olarak belirli süreçlerin izlenmesi ve bu süreçlerde bazı önemli faaliyetlerin yapılması gerekmektedir. Bu aşamalar; Ağbağ sınırlarının belirlenmesi ve analiz grubunun tespit edilmesi, Aktörler arasındaki ilişki türlerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesi, Veri toplama tekniği seçimi ve verilerin toplanması, Verilerin analizi ve yorumlanması, Ağbağ analizi raporunun hazırlanması şeklindedir.
Veri toplama araçları genel olarak üçe ayrılmaktadır. Bunlar; tam ağ verisi toplama, kartopu örnekleme yöntemi ve dokümantasyon tekniğidir. Tam ağ verisi toplama yöntemine göre, belirlenen ağ sınırları içerisindeki tüm aktörlerden veriler toplanmaya çalışılır. Kartopu örnekleme yöntemiyle veri toplama yöntemine göre listelenebilen aktörlerin bireysel ağ verileri toplanarak yeni aktörlere ulaşılır ve bunlardan da veriler toplanır. Dokümantasyon yöntemiyle veri toplama yönteminde ise aktörlerden doğrudan veriler toplamak yerine; aktörler hakkında daha öncesinde tutulan arşiv kayıtlarından veya diğer dokümanlardan faydalanılmaktadır.
Kamu Yönetiminde Ağbağ Analizi: Ağ Yönetişimi
Ağ yönetişimi, ağbağ analizinden farklı olarak aktörler arasındaki ilişkiden ziyade aktörlerin genel olarak yönetime katılımıyla ve dolayısıyla bütün aktörlerin yönetim yapısından dolayı birbirine bağımlı olduğunu öne sürmektedir. Ağ yönetimine göre bir yapı içerisinde yer alan tüm aktörlerin iktidarı kullanma bakımından birbirine eşit olduğu, yönetim yapısına isteyen herkesin katılabildiğini öne sürmektedir.
Dolayısıyla kamu yönetiminde devletin tek aktör olmadığı, yönetimi ilgilendiren konularla ilgili olarak farklı ağbağlar geliştirerek, temel fonksiyonlarına çekilerek ağdaki diğer aktörlere imkân sağlamaktadır.