Hz. Ömer Dönemi

Hz. ÖMER'İN BİYOGRAFİSİ

İslâm Öncesi Hayatı: Hz. Ömer, 584 yılında Mekke’de dünyaya gelmiştir. Adiyyoğulları kabilesine mensuptur. Kabilesinin sorumluluğunda bulunan Mekke’nin elçilik görevini üstlenmiştir. Genç yaştayken, Mekke’nin idarîişlerinin görüşüldüğü Dâru’n-Nedve’ye katılmıştır.

İslâm’ı Kabulü: Hz. Ömer, Müslümanların Habeşistan’a hicretinden sonra, İslâm’ın altıncı yılında Müslüman olmuştur. Mekke Müşrikleriyle yapılan mücadelede ön saflarda yerini almıştır. Hz. Peygamber’den bir süre önce Medine’ye hicret etmiştir.

Medine Dönemi’ndeki Faaliyetleri: Hz. Peygamber’in Medine’deki on yıllık yaşamı boyunca mümkün olduğunca onun yanında olan Hz. Ömer, Hz. Peygamber’in görüş aldığı kişilerin başlarında yer almış, onunla birlikte tüm savaşlara katılmış, kızı Hafsa’nın Hz. Muhammed ile evlenmesiyle onun kayınpederi olmuştur.

Hz. Ebû Bekir Dönemindeki Faaliyetleri: Hz. Ebû Bekir’in halife seçilmesinde kilit role sahip olan Hz. Ömer, daima Halife’nin yanında bulunmuş ve devletin tüm işlerinde yardımcısı olmuştur. Hz. Ebû Bekir, alınacak her kararı kendisi ile istişâre etmiş, kendisinin olmadığı zamanlarda vekâleti Hz. Ömer’e bırakmıştır.

Vefatı: Hz. Ömer, 22/644 yılında Mescid-i Nebevî’de sabah namazını kıldırırken uğradığı suikast sonucunda vefat etmiş ve İslâm tarihinde görevi başında iken öldürülen ilk devlet başkanı olmuştur.

HALİFELİK DÖNEMİ

14/634 yılında başlayan halifeliği on yıl sürmüştür. Bu dönemde istişâre, adalet ve liyakati yönetiminin temel prensipleri haline getiren Hz. Ömer, attığı adımlarla devletleşmeyi sağlamıştır.

Fetihler: Hz. Ömer dönemi İslâm tarihi boyunca fetihlerin en hızlı şekilde ilerlediği dönemdir. Sınırlar, Doğu’da İran, Batı’da Mısır, Kuzey’de Suriye ve Irak’ı içine alacak şekilde genişlemiştir.

Irak-İran Fetihleri: Hz. Ebû Bekir’in vefatından hemen sonra başlayan fetihler sonucunda bugünkü Irak ve İran hâkimiyet altına alınmış ve kuzeydoğusundaki Horasan başta olmak üzere çok geniş bölgeler Müslümanlar tarafından fethedilmiştir. Azerbaycanʼı ele geçiren ordular, Tiflis ve Ânî Dağlarına kadar ulaşmışlardı.

Suriye Fetihleri: Müslüman orduları Suriye, Ürdün ve Filistin’in tamamını fethetmişler ve Bizans’ın bölgedeki varlığına kalıcı olarak son vermişlerdir.

Kuzey Afrika Fetihleri: Amr b. el-Âs’ın başlattığı fetih hareketiyle Mısır alınmış ve Mısır’ın batısına geçilerek Berkâ ve Trablus, devletin sınırları içerisine alınmıştır.

Kurumsallaşma Faaliyetleri: İdare, ekonomi, adalet, eğitim, istihbarat, güvenlik gibi çeşitli alanlarda eski kurumların geliştirilmesi ve yeni kurumların oluşturulması şeklinde yürütülen kurumsallaşma çalışmalarıyla devlet düzenine geçiş sağlanmıştır.

İdarî Teşkilatlanma: Medine dışındaki bölgelere bölge valileri atanmış ve devletin taşra teşkilatı oluşturulmuştur.

Ekonomik Düzenlemeler: Devlet gelirlerinin toplanması ve dağıtılmasında yeni esaslar belirlenmiş ve devlet hazinesi olan Beytülmâl geliştirilmiştir. Halka “atıyye” denilen yıllık ödemeler yapılmış ve bu ödemeler için sabit miktarlar tespit edilmiştir.

Askerî Düzenlemeler: Dönüşümlü askerlik sistemine geçilmiş, fetih sürecinde gerekli karargâh, kışla, kale gibi yapılar inşâ edilmiştir.

Yargı Düzenlemeleri: Kâdılık kurumu oluşturulmuş, yargılama esasları belirlenmiştir.

Eğitim: Temel eğitim veren çok sayıda küttâp açılarak ders programları ve eğitimin esasları belirlenmiş, öğretmenlere maaş bağlanmıştır. Halka yönelik yaygın eğitim adımları atılmıştır.

Güvenlik: Emniyet görevleri önceki dönemlere nazaran daha kurumsal bir yapı kazanmıştır. Yetki ve sorumluluk alanları belirlenmiş, bu memurlara ücret ödenmiştir.

Haberleşme: Fethedilen bölgelerle haberleşmenin sağlanması amacıyla Berîd Teşkilatı kurulmuştur.

Takvim: Devletin resmî işlerinde ortaya çıkan tarih belirleme ihtiyacından dolayı takvim başlangıcı Hz. Muhammed'in Medine’ye hicreti olarak belirlenmiştir.

Bayındırlık Çalışmaları: Kûfe, Basra ve Fustat gibi yeni şehirler kurulmuş, bazı eski şehirlerin şehir planlamaları yapılmıştır. Mescid-i Nebevî’de büyük bir genişletme çalışması gerçekleştirilmiş, Kabe ve avlusu da genişletilerek buralarda birtakım düzenlemeler yapılmıştır. Kanallar ve yollar açılmış, köprüler inşâ edilmiştir.

İskân Politikası: Yeni kurulan şehirlere Arap Yarımadası’ndan Müslüman nüfus yerleştirilmiş, buralardaki mahalleler muhtelif sorunların yaşanmaması için kabile esasına göre düzenlenmiştir. Medine’nin yapısının bozulmaması için Müslüman olmayanların şehre yerleşmesine izin verilmemiş, Muhâcirlerin şehirden göçleri yasaklanmıştır.

Sosyal Yardımlar: Gerek Kıtlık Yılı gibi olağanüstü durumlarda gerekse diğer zamanlarda halk daima sosyal yardımlarla desteklenmiştir. Sosyal yardım harcamaları devlet giderleri içerisinde büyük yer tutmuştur.