Oruç

Oruç, Kur ’an’da farz olduğu bildirilen, İslam ’ın beş temel esaslarından biridir.

Dünyaya ait ve uhrevi bir çok faydası vardır. Ramazan ayında oruç tutmak mükellef olan her müslümana farzdır. Belli mazereti olanlar daha sonra kaza etmek üzere ramazanda oruç tutmayabilirler.

Oruç, bizi dünyada kötülüklerden sakındıran, ahrette cehennem ateşinden koruyan ve günahlarımızın bağışlanmasına vesile olan önemli bir ibadettir. Yukarıda mealini verdiğimiz ayetin devamında [Bakara, 2/183] orucun hikmeti “…umulur ki sakınırsınız ” şeklindeki özlü bir ifade ile açıklanmıştır. Hz. Peygamber de bir hadislerinde “Kim inanarak ve mükâfatını Allah ’tan bekleyerek ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır ” [Buhari, Savm, 7] buyurarak oruç tutmanın bir başka hikmetine dikkat çekmektedir.

Ramazan dışında farz, vacip veya müstehap olarak tutulan oruçlar da vardır. Bazı zamanlarda oruç tutmak da haram veya mekruhtur.

Ramazan ayının tespitinde hilalin görülmesi esastır. Ama bugün astronomi bilginleri birkaç yıl öncesinden hilalin ne zaman doğacağını çok net bir şekilde hesap edebilmektedir. Bu tespitler esas alınarak bütün Müslümanların aynı anda oruç tutmaları ve bayram etmeleri sağlanabilir.

Orucun farz olmasının şartları, akıllı, ergen ve müslüman olmaktır Çocuğa ve akıl hastasına oruç farz değildir. Çünkü bunlar mükellef değildir. Ancak alıştırmak ve ısındırmak maksadıyla çocuklara yedi yaşından itibaren oruç tutmaları teklif edilir. Burada dikkatli davranılarak onların oruçtan nefret etmeleri değil; orucu sevmeleri, ona karşı istekli olmaları sağlanmalıdır. Hz. Peygamber, yedi yaşından itibaren çocuklara namaz eğitimi verilmesini emretmiştir. Oruç namaza göre bedeni daha çok etkileyeceği için çocuğun fiziki yapısını da dikkate almak gerekir. Orucun edasının farz olması için de kişinin gücünün yetmesi ve yolcu olmaması gerekir. Belli günlerinde kadınların oruç tutması haramdır. Tutulan orucun sahih ve geçerli olması için oruca niyet edilmesi ve orucu bozacak hâllerden uzak durulması gerekir.

Başlanan orucun bozulması hâlinde bazı durumlarda sadece kaza, bazı durumlarda ise hem kaza hem kefaret gerekir.

Bazı tetkik ve tedavi usullerinde oruç bozulursa sadece kaza gerekir. Bazılarında ise oruç bozulmaz. Ramazan ayındaki sorumluluklardan biri de fitredir.

Ağızdan alınan ve boğazdan geçen katı ve sıvı ilaçlar orucu bozar.

Gıda ve keyif verici özelliği olan iğneler, hastaya serum veya kan verilmesi, lavman yapılırken verilen su bağırsaklar tarafından emilecek kadar kalırsa ya da gıda özelliği taşıyan bir sıvı verilirse bu tarz lavman, aynı durum olduğunda bağırsak görüntüleme işlemi kolonoskopi ve endoskopi, bölgesel ve genel anastezi, damara serum verilerek yapılan hemodiyaliz orucu bozar.

Oruç tutmaya hiçbir şekilde gücü yetmeyenlere fidye vermek vaciptir. Bunlar yaşlı erkek ve kadınlardır. İyileşme ümidi olmayan hastalar da aynı durumdadır. Bu gibi kimseler tutamadıkları her günün yerine bir yoksulu doyururlar. Yahut buğdaydan yarım sa ’, arpa, hurma veya kuru üzümden bir sa’ miktarı ya da kıymetini fakire verirler. Otuz günün fidyesi olarak otuz gün sabahlı akşamlı bir fakiri doyurmak ya da altmış fakiri sadece sabah veya akşam yedirmek de yeterlidir. Fidyelerin tamamı bir fakire veya birçok fakire verilebilir.