Hac ve Umre II
Hac için âfâk bölgesinden gelenler mikat yerlerinde veya daha öncesinde ihrama girmek zorundadır. Hill ve Harem bölgesinde bulunanlar, bulundukları yerlerden ihrama girerler. Umrede de durum aynı olmakla birlikte bunun bir istisnası, Harem bölgesinde bulunanların umre yapmak istediklerinde Harem sınırları dışına çıkıp ihrama girmeleri gerektiğidir.
İhram yasakları elbise, saç ve tüyler, koku kullanımı, tırnak kesme, cinsel ilişki, kara avı yapma, Harem bölgesindeki yeşilliklerden koparma ile ilgilidir. Bu yasaklar ihlal edildiğinde bu ihlalin giderimi için bedene kurbanı, küçük baş kurban, sadaka, bedel ödeme ve bazı durumlarda oruç tutma şeklinde ceza denilen yollar vardır. Söz konusu yasaklara dikkat etmek ve herhangi bir şekilde ihlal edildiklerinde gerekli cezayı yerine getirmek kulluk şuurunun bir gereğidir.
İhram yasaklarına riayet etmediği için kurban kesmek, sadaka vermek veya oruç tutmak durumunda olan kimseler, ibadetlerinde yapmış oldukları eksiklikleri telafi etme mahiyetinde olan bu yaptırımları ömürlerinin sonuna kadar yapabilirler. Bununla birlikte üzerlerinde bulunan bu borçları bir an önce yerine getirmeleri efdaldir. Vefatına kadar bu yaptırımları yerine getirmeyen kimse günahkâr olur. Bu tür yaptırımlar üzerinde bulunan kimse onları yerine getirmeden vefat etmiş olsa, vasiyet etmemiş olsa bile varisleri gerekli yaptırımları yerine getirmiş olsalar yine de geçerli sayılır.
Hanefi mezhebine göre ihram yasaklarını bilerek veya bilmeyerek, kasten veya hata yoluyla, zorlanarak veya isteyerek, uykuda veya uyanık iken yahut da unutarak yapmış olmanın cezalar açısından hiçbir önemi yoktur. Gerekli olan cezaları yerine getirmek icap eder. Ancak bunların kasten yapılması günahtır. Bundan dolayı da ayrıca tövbe yapmak ve Allah’tan af dilemek gerekir. Diğer mezheplerin bu konuda bazı farklı hükümleri vardır.
Hac ve umrede yapılan özel ibadetler, ihrama girdikten sonra tavaf, sa'y, Arafat ve Müzdelife vakfesi, Şeytan taşlama ve kurbandan ibarettir.
Tavaf, usulüne uygun olarak Kâbe-i Muazzama’nın etrafında ibadet kastıyla yedi defa dönmektir. Her dönüşe şavt denir ve yedinci şavttan sonra iki rekat tavaf namazı kılınır. Kudûm, ziyaret, vedâ, umre, adak, nafile ve tahiyyetülmescid tavafı olmak üzere yedi çeşiti vardır.
Sa'y, Safa ile Merve arasında yürümekten ibarettir.Yedi şavttan oluşur.
Vakfe durmak anlamına gelir. Kıbleye yönelerek ayakta durulur ve tevbe, tesbih, zikir, salâvât ve dualar yapılır.
Cemerata taş atma, haccın asli vaciplerindendir. Bayramın birinci günü sadece Akabe cemresine yedi taş atılır. İkinci ve üçüncü gün birinciden başlayarak sıra ile her üç cemreye yedişer taş atılır.
Hac ve umre esnasında kesilen kurbanlara hedy denilir. Hedy, Harem için hediye edilen kurban anlamına gelir. Hedyin beş çeşiti vardır.
Hac ve umreyi tamamlayamama, hac veya umrenin bozulması, ihsâr ve fevât hâllerinde gerçekleşir. Bu durumlarda hemen ihramdan çıkmak mümkün değildir. Konu içinde anlatıldığı şekilde gerekli hükümlere riayet edilerek ihramdan çıkılması zorunludur.
Bir mazeret sebebiyle asıl yükümlü tarafından yapılamadığı takdirde vekâlet yoluyla başkası tarafından yapılabilir. Bedel hac da denilen bu haccın geçerli olabilmesi için ilgili başlık altında sıralanmış olan şartların bulunması gerekir.