Medya, İletişim, İnsan ve Toplum

Bireyin ve toplumun zaman içerisinde yaşadığı büyük değişimde medyanın göstermiş olduğu teknolojik ilerlemenin önemli bir etkisi bulunmaktadır. Medya, matbaanın icadıyla birlikte gün yüzüne çıkarak gazete, radyo, televizyon, internet gibi kitle iletişim araçlarının eklenmesiyle hızla büyümeye devam etmiştir.

Günümüz toplumları için vazgeçilmez kurumlardan olan medya, latince medium kelimesinden türemekte ve araç, ortam, aracı anlamlarına gelmektedir. Gutenberg'in matbaayı icadıyla birlikte tipografik insan diye tanımlanan birey ortaya çıkmıştır. Tipografik insan dogmayı, skolastik düşünceyi reddedip çevresinde olup biteni rasyonel bilgi ve akılla çözümlemeye başlamıştır. Matbaanın gelişimi, modern insanın ve toplumların gelişiminde dönüm noktası olmuştur.

Tarihsel süreçte kitle iletişim araçlarının gelişimi ve Avrupa'da sanayileşmenin artması yeni bir toplumsal yapıyı doğurmuştur. Bu yeni toplumsal yapı kitle toplumu şeklinde adlandırılmaktadır.

Kitle toplumunda insan, sürü mantığıyla hareket eden ve kitle iletişim araçlarıyla yönlendirilen kalabalıklara evrilmiştir. Özellikle radyonun gelişimine paralel olarak iktidarlar, propagandayı halkı yönlendirmek ve kendi ideolojilerini yaymak amacıyla kullanmıştır. Kitle toplumunu eleştiren düşünürlere göre medya, sürekli olarak egemen söylemi yeniden üreterek dolaşıma sokmaktadır.

Medyanın gelişiminin bir diğer önemli durağı enformasyon toplumu olmuştur. Enformasyon teknolojilerin gelişimi ve bilgi ekonomisine geçişin yaşandığı geçtiğimiz yüzyıl enformasyon toplumu olarak isimlendirilmektedir.

İlk kez Fritz Machlup tarafından kullanılan enformasyon toplumu kavramı, enformasyon alanında yaşanan teknolojik gelişmeleri ve bilgi ekonomisine geçişi anlatmaktadır.

Bilginin en önemli değer olduğu enformasyon toplumunda, bilgi hem üretim aracı hem de temel ürün olmakta ve iş gücünün çoğunluğu enformasyon sanayisinde çalışmaktadır.

Ağ toplumu diye de adlandırılan enformasyon çağında ise tüm dünya elektronik ağlarla birbirine bağlanmakta ve toplum bu yapıya göre şekillenmektedir.

Enformasyon toplumunun ve ağ ekonomisinin sosyokültürel ayağını küreselleşme oluşturmaktadır. 20. yüzyılın ikinci yarısıyla birlikte dünya, yeni bir yapıya bürünmeye başlamıştır. Bu süreçte teknolojik, politik ve ekonomik gelişmeler hızla artarken ortaya çıkan olguya küreselleşme adı verilmiştir.

Küreselleşme olgusunun artışında medya içeriklerinin küresel ölçekte yaygınlaşmasının etkisi dikkate değerdir. Özellikle Batılı ülkelerin elinde olan küresel medya ve iletişim kuruluşları bugünün halk kültürü diye de tanımlayabileceğimiz popüler kültürü oluşturmakta ve küresel düzeyde yaymaktadır.

Küresel kültürün Batı kültürü tarafından şekillenmesi ise kültürel emperyalizm olarak isimlendirilmektedir. Kültürel emperyalizmin bu denli etkin olmasında medya, kilit rol oynamaktadır.

Küreselleşme kavramı ayrıca ülkeler arasındaki sınırları da saydamlaştırarak ekonomik, politik ve sosyal ilişkilerin artmasını, ideolojik kutuplaşmanın zayıflamasını da beraberinde getirmektedir.

Küresel düzeyde görsel, işitsel ve yazılı yayın yapan medya organları benzer içerikler üreterek dünya ölçeğinde aynı söylemlerin yaygınlaşmasına ve benimsenmesine neden olmaktadır.

Küreselleşen medya araçlarıyla haber akışını belirleyen medya kanalları, haber ajansları ya da internet haber siteleri küresel enformasyon akışını da yönlendirmektedir. Bu gelişmelerin sonucunda bünyesinde birçok tahakküm söylemini ve pratiğini barındıran kültürel emperyalizm olgusu güçlenmektedir.