Toplumsal Olaylar ve Yönetimi

Bireylerin toplum olarak yaşama ihtiyacının sonucu olarak ortaya çıkan olaylara genel anlamda “toplumsal olay” olarak ifade edilmektedir. Ancak sosyolojik anlamda toplumsal olay niteliğine sahip bu hadiselerin çoğunluğu toplumsal bir afet veya kriz olarak değerlendirilemez. Dolayısıyla “İnsan Kaynaklı Afetler ve Yönetimi” konusu içerisindeki toplumsal olay, bireylerin gündelik faaliyetlerin dışında gerçekleşen, toplu şekilde hareketlerini içeren, kamu düzeni bozma ihtimali olan olaylardır.

Toplumsal Olayların Genel Olarak Özellikleri

Toplumsal olayların özellikleri genel hatlarıyla şu şekilde özetlenebilir: Toplumsal olaylar birden fazla kişinin katılımı ile gerçekleşir. Toplumsal olaylar bireyler için sosyal bir faaliyettir. Toplumsal olaylar toplum içerisinde oluşan sosyal sorunların bir tepkisidir. Toplumsal olaylar, genellikle bireylerde farkındalık yaratma amacı taşımaktadır. Toplumsal olaylar demokratik bir hareket olarak yasal bir özellik taşıyacağı gibi bir isyan niteliğinde yasa dışı bir özelliğe de sahip olabilir. Toplumsal olay içerisindeki bireyler kolektif akıl ile hareket ederler.

Toplumsal Olay Teorileri

Toplumsal olayların nedenlerinin ve ortaya çıkış süreçlerinin tespit edilmesi amaçlarıyla çeşitli teoriler ortaya çıkmıştır.

Kolektif Davranış Teorisi

Bu teoriye göre toplumsal olaylar, toplumdaki sosyal düzensizliğin ortaya çıkardığı bir hadisedir. Toplumsal olaylara karşı negatif bir bakış açısı olan bu teori, yapısal işlevselci bir bakış açısıyla; toplumun birbirine bağlı ve uyumlu çalışan birçok parçadan oluştuğunu öne sürmektedir. Bu parçaların herhangi birinde oluşan bozukluk tüm sistemi bozma noktasına getirmektedir.

Kaynakların Hareketliliği Teorisi

Bu teori, kolektif davranış teorisinin aksine, toplumsal olaylara daha olumlu ve sempatik bir şekilde yaklaşmakta ve toplumsal olayların olumlu etkilerinin olduğunu öne sürmektedir. Bu teoriye göre toplumsal yaşamda oluşan ani değişimler ve bireylerin ortak acı ve mutluluklarını paylaşma isteği, bireyleri toplumsal hareketlere yöneltmektedir.

Politik Süreç Teorisi

Toplumsal olayların sonuçlarıyla daha fazla ilgilenen bu teoriye göre; siyasal aktörlerin toplumsal olaya destek vermesi veya siyasal ortamın uygun olması durumunda, toplumsal olaylar başarıya ulaşacaktır. Teoriye göre merkezî olmayan bir yönetim yapısına sahip ülkede, merkezî yönetim yapısına sahip ülkelere oranla göre daha fazla toplumsal olayın oluşması beklenmektedir.

Modern Toplumsal Olay Teorileri

Bu teoriyi savunanlar, modern toplumlardaki demokratik yapının bireylerin talep ettikleri hak ve özgürlükleri karşılama noktasında yetersiz kaldığını ve dolayısıyla bireylerin bu özgürlükleri elde edebilmek amacıyla toplumsal olaylara giriştiklerini öne sürmektedirler.

Türkiye'de Toplumsal Olayların Tarihî Gelişimi

Osmanlı Döneminde Toplumsal Olaylar

Meşrutiyet dönemi öncesinde, kitle hareketleri olarak; “isyan” niteliği olan olaylar karşımıza çıkmaktadır. Yeniçeri İsyanları ve Celali İsyanları bunlara örnek verilebilir. Meşrutiyet dönemiyle birlikte toplumsal olayların niteliğinde ve sayısında da bir artış yaşanmıştır. Nitekim çeşitli hak ve özgürlükleri talep eden bireyler, bunların gerçekleştirilmesi için toplumsal eylemlere kalkışmışlardır. Bu dönemde ortaya çıkan yasa dışı toplumsal olaylara; Ermeni olayları ve Çırağan Vakası örnek gösterilebilir.

Cumhuriyetten Sonra Toplumsal Olaylar

Kurutuluş Savaşı'yla birlikte başlayan Millî Mücadele'ye engel olan birçok toplumsal olay girişimi yaşanmıştır. Bu toplumsal olaylara müdahale edilebilmesi için çıkarılan kanunlar (Hıyanet-i Vataniye Kanunu ve Takrir-i Sükûn Kanunu) ve oluşturulan olağan dışı yargı organları (İstiklal Mahkemeleri) bu toplumsal olayların bastırılmasında etkin rol oynamışlardır.

Toplumsal Olay Yönetimi Teknikleri

Toplumsal olaylar, hem bireylerin hak ve özgürlüklerine kısıtlama getirmemek hem de kamusal düzeni sağlamak amacıyla belli yöntemler kullanılarak yönetilmesi gerekmektedir.

Toplumsal Olayların Gelişim Aşamaları

Toplumsal olaylar ani gelişen ve biranda olup biten eylemler değildir. Dolayısıyla belli bir gelişim sürecinden geçmektedir. Tüm toplumsal olaylar kendi içerisinde öznel nitelikler taşımakla birlikte; belirli noktaları itibarıyla benzer şekilde gelişim göstermektedir. Bu aşamalar; hazırlık aşaması, kabarma aşaması, gruba katılımın artması aşaması, toplumsal olayın düşünsel argümanlarının grubun tüm üyeleri tarafından benimsenmesi aşaması, toplumsal olayı tetikleyici olay meydana gelmesi aşaması ve toplumsal olayın şiddet eylemlerine doğru yönelmesi aşaması şeklinde sıralanabilir.

Toplumsal Olay Yönetimi Stratejileri

Toplumsal olayın yönetilebilmesi ve müdahale edilebilmesi için birçok araştırmacı farklı yöntemler belirlemiştir. Bu yöntemlerin başlıcaları (1) Della Porta ve Reiter, (2) Alan Dershowitz ve (3) Jeremy Ginges tarafından önerilmiştir. İlk olarak Della Porta ve Reiter (1998) toplumsal olaylara müdahalede; Bilgilendirici, İkna Edici ve Zorlayıcı yöntemler şeklinde üç yöntem önermektedirler. İkinci olarak Alan Dershowitz (2002) toplumsal olaylara yönelik olarak dört aşamalı müdahale tarzı benimsenmektedir. Üçüncü olarak ise Jeremy Ginges toplumsal olaylara baskıcı veya kapsayıcı olmak üzere iki farklı yöntem ile yaklaşılmasını önermektedir.

Ulusal ve Uluslararası Hukukta Toplumsal Olay Yönetimi

Toplumsal olay yönetimiyle ilgili olarak uluslararası hukuk kuralları arasında; İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi sayılabilir. Diğer taraftan ulusal hukukta ise Anayasa, İl Yönetimi Kanunu ve Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu toplumsal olayların yönetiminde kullanılan önemli argümanlardır.

Toplumsal Olay Yönetiminde Görevli Kuruluşlar

Toplumsal olayların geniş kitleleri etkilemesi ve olayların gelişmesinde farklı aktörlerin etkili olması, toplumsal olay yönetiminde de birçok kurumun görevli olmasını gerektirmektedir. Dolayısıyla toplumsal olayların yönetiminde; TBMM, Hükûmet, Mülki İdare Amirlikleri, Sivil Toplum Kuruluşları, Yargı Organları, Türk Silahlı Kuvvetleri, Basın Kuruluşları ve Kolluk Güçleri çeşitli sorumlulukları vardır.