İdari Yargıda Dava Çeşitleri -III
Tam Yargı Davaları
Tanımı ve Hukuki Niteliği
İdari dava türlerinden biri de “tam yargı davası” olarak isimlendirilmektedir. Bu dava türü ile idare hukuku alanında “ihlal” edilen bir hakkın yerine getirilmesi, ya da uğranılan zararın giderilmesi mahkemeden talep edilir.
Tam Yargı Davası ile İptal Davası Arasındaki Farklar
(a) İptal davasına yalnızca idari işlemler konu olabilirken tam yargı davasına idari işlemler, eylemler ve idari sözleşmeler konu olabilmektedir.
(b) İptal davasının konusu idari işlemin iptalinden ibaret iken, tam yargı davasının konusu ihlal edilen hakkın tazmini ya da telafisinden oluşmaktadır.
(c) İptal davasının açılabilmesi için menfaat ihlali aranırken tam yargı davasında subjektif bir hakkın ihlali aranmaktadır.
(d) İptal davası objektif mahiyettedir, ancak tam yargı davası subjektif mahiyettedir.
(e) İptal davasında verilen iptal kararını genel etkili iken, tam yargı davasında verilen karar sadece davanın tarafları üzerinde etki doğurur.
Tam Yargı Davasının Çeşitleri;
(a) Tazminat talepleri: İdarenin bir davranışından (işlem ya da eyleminden) bir zarar doğduğunda, bu zararın giderilmesi için açılan tazminat davası, tam yargı davasının konusunu oluşturur.
(b) İstirdat (geri alım) talepleri: İdare, hukuka aykırı şekilde kişilerden para veya mal alması durumunda, bunların geri alınması için yapılan başvuruya istirdat talepleri denir.
(c) Vergi uyuşmazlıkları: Vergilendirme işlemlerinden doğan uyuşmazlıklar, niteliğine göre, iptal davasına veya tam yargı davasına konu olabilir.
(d) İdari sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar: Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar idari yargıda görülür.
Tam Yargı Davasında Hak İhlali Şartı
Tam yargı davalarında da kişinin bir “hakkının ihlal” edilmiş olması gerekir. Dava, davranışı ile kişinin bir hakkını ihlal eden idareye karşı açılır.
Tam Yargı Davasında Hâkimin Yetkileri
Tam yargı davasında hâkim, davacının talebi ile bağlı olarak davacıya yapılan haksızlığın giderilmesine karar verir. Ayıca idari yargılama usulünde sadece “nakden tazmin” ilkesi geçerlidir. Yani mahkeme idareyi sadece belli bir parayı ödemeye mahkûm edebilir.
Tam Yargı Davasının Konuları
Tam yargı davaları; 1) idari işlemlerden, 2) idari eylemlerden, 3) idari sözleşmelerden doğabilir.
İdari İşlemlerden Doğan Tam Yargı Davaları: Kişilerin hakları, idari işlemlerden dolayı ihlal edilmişse, ilgililer idari işlemlerden doğan zararlarının tazmini için tam yargı davası açabilir.
İptal Davası ile Tam Yargı Davası İlişkisi: Bir idari işlemden kişi zarar görebilir. Bu durumda idari işleme karşı iptal; zararlar için de tam yargı davası açması gerekir. Böyle bir durumda kişi için farklı seçenekler sunulmaktadır.
(1) İptal davası ile tam yargı davasını birlikte açabilir.
(2) İptal davası sonuçlandıktan sonra tam yargı davası açabilir.
(3) İdari işlemden dolayı doğrudan tam yargı davası açabilir.
(4) İdari işlemin uygulanmasından doğan zararlara karşı tam yargı davası açabilir.
İdari Eylemlerden Doğan Tam Yargı Davaları
İdari eylemden doğan tam yargı davalarında idareye başvuru zorunluluğu: Bir idari eylemden zarara uğrayan kişi, doğrudan mahkemeye başvurarak tam yargı davası açamaz.
İdari Sözleşmelerden Doğan Tam Yargı Davaları
Taraflardan birisinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle bir zarar meydana gelmesi; idarenin tek taraflı kullanabildiği yetkilere dayanarak hareket etmesi gibi nedenlerle karşı taraf için bir zarar meydana gelmesi; mücbir sebep, fedüprens ve öngörülemezlik sebebiyle bir talepte bulunulması; yine taraflardan birisinin sözleşmenin feshini talep etmesi gibi durumlarda tam yargı davası açılması söz konusu olacaktır.
Tam Yargı Davasının Sonuçları
Tam Yargı Davasının Reddi
Tam yargı davası, ön incelemede ele alınan konulardan dolayı reddedilirse, her bir konuya göre etkiler de farklı olacaktır. Usul eksiklikleri, sonradan tamamlanabilir ise, sakatlık giderilerek yeniden dava açılabilir. Usul eksiklikleri sonradan giderilebilir değilse, artık yeniden dava açılamaz. Tam yargı davası esastan reddedilmiş ise, mahkemenin verdiği karar kesin hüküm teşkil eder. Bu karar tarafları bağlar. Davacı aynı sebebe dayanarak yeni bir dava açamaz.
Tam Yargı Davasının Kabulü
Tam yargı davasında mahkeme, davacıyı haklı bulursa, idareyi kural olarak belli bir miktar tazminata mahkûm eder.
Tam Yargı Kararının Uygulanması
İdare, kararda belirtilen süreler içinde ödeme yapmazsa, karar genel hükümler dairesinde infaz ve icra olunur. Burada yer alan uygulamalar ise (a) İflas uygulaması, (b) haciz uygulamasıdır.
İflas Uygulaması: Hukukumuzda devlet, il özel idaresi, belediye, köy ve kamu kurumları hakkında iflas kararı verilemeyeceği kabul edilmektedir. Dolayısıyla iflas uygulamasına gidilemez.
Haciz Uygulaması: İcra ve İflas Kanunu’nun “Haczi caiz olmayan mallar ve haklar” başlığını taşıyan 82. maddesine göre “Devlet malları ile mahsus kanunlarında haczi caiz olmadığı gösterilen mallar” haczedilemez. Bu hükümden çıkan sonuçları şu şekilde belirtebiliriz.
(1) Devlet tüzel kişisinin malları haczedilemez.
(2) Kanunlarında hüküm olan kamu tüzel kişilerinin malları haczedilemez.
(3) Kamu tüzel kişilerinin özel emlaki haczedilebilir: Kamu tüzel kişilerinin özel emlakinin haczedilebileceği, kamusal emlakin ise haczedilemeyeceği kabul edilmektedir. Sonuç olarak kamu tüzel kişilerinin ancak özel mal niteliğinde olan malları haczedilebilir.